"mısır unuyla yapılmış bir yemeği ekmek banarak yemek" şeklinde açılımı yapılmaktadır. kesin kilo aldırabilir. "muhlama" da denebilir. çok severim şahsen ve de her fırsatta yaparım. resimleri görünce canım çekti. sonuçta laz'ım bende.
uşaklar, tereyağını eritiyoruz, hafif yakıyoruz. mısır ununu ekleyip, kavuruyoruz, rengi dönene kadar.
2 bardak sıcak suyumuzu, yavaş yavaş ekliyoruz, mısır ununa yedire yedire.
su bittikten sonra liğme liğme* ettiğimiz tel peyniri ilave ediyoruz yavaş yavaş karıştırıyoruz.
malzemeler homojen hale geldiğinde mıhlama tamamdır. 2-3 dakika karıştırmadan ateşte tutuyoruz ki dibine yapışsın, dibi için kavga çıksın*
yapımı çok kolay olsa da bir kaç hayati püf nokta vardır;
- kaşardan mıhlama olmaz, denemeyin bile poponuzu keserim. mıhlama trabzon imansız peynirden olur. bulunamama halinde*telli peynir'den olur. o da yoksa son durak çeçil peyniridir. ama çeçili de alırken hatay çeçili falan almayın, tel tel olabilen taze karadeniz çeçili alın.
- peyniri, tavaya dökerken yoğurt döker gibi dökmeyin, telleri yavaş yavaş yedirin. fazla peynir göz çıkarmaz ama sadece ağırlaştırır. tadını bozmayın.
- mıhlama esasen, bakır tavada yapılır, dibine de yapışması sağlanır ki, dibi kazınsın yenilsin. bakır yoksa teflonda da yapılır, lezzete pek zeval gelmez.
- mısır unu, bulunabiliyorsa karadenizden gelen kalın değirmen unu olmalıdır ama yoksa süper marketlerde satılan bağdat'ın mısır unu da olur. denenmiştir, lezzete pek zeval gelmez.
- mıhlama ateşten alınır alınmaz, hemen tüketilir soğutulmaz. ayrıca sert ekmekle yenir. ekmek çatala batırılır, çatal beraber tavaya daldırılır, şöyle bir tutam çevrilir, yukarı çekilir peynir uzar da uzar.. diğer uşak da çatalla o uzayan peynire dolanıp bağını koparır, tavaya öyle dalar, döngü devam eder.
- içine cins cins başka malzemeler katmayın, sıcak tüketin. poponuzu keserim.
kaşarı, peyniri, yağı karstan elde edilen sadece mısır unu karadenize ait olan sözde karaniz yemeği. mıhlama, kuymak doğu anadolu da da eskiden beri yapılmaktadır. karadenizliler 1-2 inekle nerden yapabilecekler tereyağlı mıhlamayı. işleri güçleri kendilerine ait olmayan şeyleri kendilerine mal etmek...
karadeniz kökenli ailelerin her pazar sabahı aile kahvaltısını renklendiren yiyecek ayrıca evde hazırda yemek yoksa pratik ve doyurucu birşeyler yemek için harikadır. karadeniz insanı hareketlidir ve bana göre bunun nedeni yemek kültürümüz. peynir, tereyağ kısaca süt ürünleri, balık, kırmızı et, mısır, patates yemeklerimiz temel öğeleri. bunlar gerçekten enteresan şekilde enerji veriyor.
not: nasıl söylendiği yazıldığı değişiyor söyleyene göre. annem mıhlama olarak söyler, ne tam mıhlama ne tam muhlamadır. gürcüler istanbul türkçesiyle konuşsa bile mıuhlama gibi tuhaf telaffuz eder. lazlar muıhlama gibi söylüyor.
Annemin geçende gel sana da öğreticem diyip zorla öğrettiği, mısır unu, tereyağ, ve trabzon peynir üçlüsünden oluşan mükemmel yemek. Biz hep "kuymak" olarak biliriz, herhalde yöreye göre değişen birşey. çok kişiyle aynı tavadan ve tahta kaşıkla yendiğinde tadına doyum olmaz. Tereyağı üzerinde hala kızgınken ortaya getirilir o sırada zaten herkes masanın etrafında elinde tahta kaşıklarla beklemektedir. Ağzın yana yana yersin. Tokken bile karşı koyamayacağın mükemmel tad.