şaka bir yana notaların oluşumuna bakmak lazım öncelikle. Yani bir sesin nota olduğuna nasıl karar verilmiştir mesela.
minörler duygusallık yüklüdür. melankoli verir insana kimi zaman özlem yaratır çünkü minör tınılar bir insanın dert, hüzün, özlem, melankoli gibi duygularıyla aynı paralelde tınlar doğru armonilerin içinde. Majorler ise insanın mutlu olduğu, güçlü olduğu ve pozitif hissettiği zamanların sesleridir.
Müziğe ihtiyaç duyarız çünkü o müziğin armonileri de bizim gibi insan olan kişiler tarafından belli duygularla yazılmıştır. Kısacası müzik duygu ortağımızdır.
bilimsel olarak açıklanması gereken konu. bildiğim kadarıyla biz ritim bağımlısı bir canlı türüyüz. anne karnında onun kalp atışlarını duyarak geliştiğimiz için hep ritme hasret yaşıyoruz. bu nedenle müzik bize anne karnındaki gibi huzur veriyor.
üzgün olduğum zamanlarda kendimi kahreden şarkılar dinlemem aksine hareketli mis gibi şarkılar dinler bildiğin mutlu olurum. sonra dert falan kalmıyor bu ufak çaplı dertlerden arınmak için en iyi yöntemlerden biri. istemsiz bir şekilde ayağını oynatan şey ya çekiçtir ya da müziktir.
Dile getirilemez denilen her şey, müziğin temelini oluşturur. insanlar kendilerîni iyi veya kötü hissettiklerinde, müziğin rahatlatıcı ve coşku veren bir terapi olduğunu düşünürler. ruh; kendini ritim ve sözlerin etkisiyle rahatlatır veya bunaltır.
Normalde günde en az 30 dakikamı müzik dinleyerek gecirirken son zamanlarda buna hiç vaktim olmadı. Sonuç olarak dağa taşa depresyon sıtaylaa diye bağırasım var.
Müzik dinlemediğim zaman çok mutsuz hissediyorum çooook.
Müziğin kendisi bir ihtiyaçtır. Yalnızlığa iyi gelir. Mutlu olduğumuzda da üzgün olduğumuzda da yanımızdadır. Müzik her yerdedir. Bizi insan yapan müziktir.