müzik endüstrisi şöyle beslenir; bir takım uzun saçlı sakallı adamlar birleşip adına 'grup' denilen formları oluştururlar; biri şarkı söyler, biri gitar çalar, bir diğeri arkada burnunu karıştırır falan. neyse, daha sonra bu koca koca insanlar ağlak aşk şarkıları yazar, 'yitip gidenin' ardından ağıtlar yakarlar. her duygu durumuna uygun şarkıyı hazırladıktan sonra albümlerini çıkarıp birilerinin üzülmesini beklerler, başarılı olurlarsa cepleri dolar, olamazlarsa 'grup' formunu bozar ve yeni sulara yelken açarlar. üçgen çalmaya başlamak bu durumda atılacak en uygun adımdır.
ulusa özgü duyguları yansıtma olanağına sahip olması ve garip bir şekilde, herkesin tadabileceği bir yakınlıkta olması açısından insanın en büyük başarısıdır. bazen öyle kıymetlenir ki, bir an olsun fazladan yaşamak için yeterli sebep halini alabilir.
insan beyni harmonik çalışır, bilgiler bağlantılar ile sağlanır. beynin, karmaşaya pek tahammül ettiği söylenemez. düzenli ve kendini tekrar eden yapılar daha çok hoşuna gider, zira akılda kalması ve sınıflandırması kolaydır. az enerji harcayacağından daha bir huzur dolu olur beyin bu tip harmonik salınımlı nesnelere. zira hareketin sadece bir periyodunun akılda tutulması yeterlidir, diğerleri nasılsa aynı şekilde devam ediyor.
örneğin canınız sıkıldığı zaman bacaklarınızı yukarı aşağıya düzenli bir periyotta sallarsınız, yanağınıza koyduğunuz avuç içiniz zaten bir sıkıntı göstergesi iken işaret parmağınız periyodik olarak kaşınızın yanına vurursunuz. bu düzenli titreşimi alan beyin biraz daha sakinleşir.
müzik ise sözcük kökenini yunan mitosundaki musa'lardan (muse), yani ilham perilerinden alır. müzikteki harmonik, periyodik değişim beyni rahatlatır, beynin gıdası olması bundandır. her zaman bacağınızı yukarı aşağıya sağlayamazsınız ama bir yerlerde müzik çalıyorsa dinleyebilirsiniz.
tanımı sonda verip kaçayım; doğal biyotik, huzur hapı, beyin taamı.
insanların hissetiği her türlü duyguya anında cevap verebilecek tek sanat dalıdır.ne hissedilirse hissedilsin, ne yaşanırsa yaşansın bir müzik eseri ile bu duygular pekiştirilir.
öyle bir sanat dalıdır ki müzik, sizin her durumunuzda yanınızda olur. ağlarken de yanınızdadır, gülerken de, severken de... insanın ruhuna işleyen notalardır.
Shawn Fanning adında bir faninin, bilgisayar başında uyuklarken aklına gelen pier-to-pier (akran-akran) modeli ile satışı düşen - paylaşımı artan ruhun gıdası...
nota denen harflerle yazdığımız, kulaklarımızdan aldığımız nefestir.
yaşadığını bilmek, an'ı yaşanmış sayabilmek için gereklidir. kalbinde çalan şarkı sustuğunda dünya değiştirmiş olduğunu anlarsın. belki de o zaman melekler bir melodi fısıldar kulağımıza... müzik hiç susmaz...
içindekilerini yetenekle birleştirenlerin ortaya çıkaracakları -şu an için aklıma gelen- üç kanal vardır. birisi edebiyat birisi sanat diğeri ise müziktir.
insanın duygularını çok etkileyen güzel seslerden oluşan sanat eseri. duygularda bozulma, kayma, tanıyamama varsa güzel müzik yardımcı olabilir. ayrıca, herkese en açık sanat dalı.
ünlü filozof nietzsche'nin şu şekilde tanımladığıdır;
Müzik temelde bizde belli bir oranda güç kazanan yaşam duygusunun özünde gizli olan acıyı anlatır; müziğin verdiği heyecanın yapısındada bu acıdan uzaklaşıp onu uzaktan izleme düşüncesi vardır. *
müziksiz bir hayat hatadır. *
