lehçelerle birlikte 8 dilde müzik dinleyerek etnik kısmını az-çok edinmiş olduğumu sandığım olgudur.
(türkçe, azerice, fransızca, ingilizce, almanca, arapça, hintçe, japonca. bu sayı, ağız ve aksanlarla birlikte 15'i bulmaktadır.)
müzik kültürüne tam anlamıyla sahip olmak olanaksızdır. zira müzik, uçsuz bir deryadır. ne kadar büyürsek büyüyelim, hakim olabildiğimiz kısım ancak mikro boyutlarda olacaktır.
kültür insanın doğadan yararlanarak onu yeniden ürettiği, dönüştürdüğü herşeydir. müzik de doğada yer alan veya potansiyel olarak yer alan seslerin insanın akıl ve duygu süzgecinden geçerek yeni bir form bulmuş halidir. bu nedenle her türlü müzik bir kültürdür. hemen her insanoğlu da müzik dinlediği için herkesin bir müzik kültürü vardır.
akademik manada bu böyle iken popüler yaklaşım ise müzik kültürü kavramını kaliteli müzik dinleyenlerin kültürü olarak özdeşleştirme eğilimindedir.
cool insanların sahip olduğu, sosyo- kültürel düzeyle yakından alakalı olan kültür kolu. Bu konuda şahsi fikrim ise tamamen negatiftir, müzik asla bir kültür birimi olmamalı zira müzik zaten başlı başına bir kültürdür. Bunu "müzik kültürü" diye spesifikleştirmek kesinlikle yanlıştır.
