yeri geldiğinde inancıma karışılıyor diye bağrınan insanların karşı tarafın inançlarına karışarak kendisiyle çelişmesi durumudur.Allah ile kul arasına girmemek gerekir.
evet, namaz kılmak müslümanlığın şartlarından biridir, inanan her insanın da yapması gerekir. lakin, bir adama 'sen müslümansın, niye namaz kılmıyorsun' diye soramazsınız. teşvik edebilirsiniz, ama zorlayamazsınız. Allah ile kul arasındadır çünkü. yaptığı/yapmadığı şeylerin cezasını/mükafatını zaten kendi alacaktır, karışmamak lazımdır...
müslümanım deyip ,namaz kılan , inancı adına türbanını bağlayan , allah'ın adını ağzından düşürmeyenlerin bile yaptığı bazı şeyler insanlık dışı iken ; namaz kılmamış , dinin gerektirdiklerini tam anlamı ile yerine getirmemiş yada getirememiş ama insanlığın gerektirdiktirlerini yerine getirmiş olan kişi/ler karşılaştırılmalı ve ondan sonra buraya gelip gazel okunmalı.
Her koyunun kendi bacağından asılacağını bilmeden, tehdit eder gibi uyarmak ile din kardeşi olarak tavsiye etmek arasındaki ince çizgiyi bilmeyenlerin ağzına sakız olmuş cümledir.
Müslümanım, diyerek bize oy vermeyen cennete giremez vaatleriyle oy toplayanları mı görmedik?
islam dininde faiz haram olduğu için yeşil sermayecilerin "kar payı verecez, haram değil helaldir" vaadiyle para toplayanlarını mı görmedik?
embesillerin "bak faiz değil, kar payı veriyorlar, haram değil diyerek, 1 koyup 3 alma hevesiyle parasını bu bezirganlara yatırıp 3 ün birini aldıktan sonra zır zır ağlayan müslümanları mı görmedik?
Müridlerine denize bile girmeyi yasaklayıp, kendisi plazma tv'li havuzlu villalarda yaşayıp, malta'larda tatil yapan şeyh, şıh hocaları mı görmedik?
Ben sadece namaz kılmıyorum hemşerim. Öldükten sonra görecez yüce adaleti. Belki karşılaşırız bir yerlerde.
(bkz: sevgi emek ister) ancak; neslimizin üzerine kimyasal bir bomba gibi bırakılan ve istinasız hepimizin üzerinde görece olarak etkisi olan, "emeksiz kazanç, aşksız seks" popüler kültürünün yansımasını ifade eden doğal bir sonucudur bu durum. bu konuda yapılabilecek bir eleştiri ya da kendini belli bir kimlik sahibi sayan ancak bunun gereğini yerine getirmeyen bir kişinin eksiğini yüzüne vurduğunuzda normal olarak tepki toplar. tabii ki bu çelişki kimseyi ilgilendirmez. ve bu duruma benzer biçimde, dinin tanrı ile kul arasında olması gerekirken, bunun toplumsal, ekonomik, siyasal bir yaşam biçimi olarak bir seçenekmiş gibi propagandasını yapan, bu yönde bir düzenleme yapmak isteyen yeşil devrimcilerin büyük çelişkisi gibi, ancak diğer durumun aksine bu çelişki herkesi ilgilendirir ve ilgilendirmelidir..
normal bir durum. herkes müslümanım der müslümanlığı savunur ancak ne gereklerini yerine getirir ne de inandıkları kitap da neler yazdığını bilir, kendi kafasına göre bir yorum ile kendi istediği ve kafasına uyduğu şekilde yapar. yani ülkemiz insanı hatta islamiyetin çıktığı yer olan suudi arabistan da bile farklı yorumlanarak inanıldığı söylenen kuran ı kerim e ve onun dediklerine sadece geçmişten gelen bir kültür inancı olarak inanıldığı açıkça ortada. hayır şimdi bu yanlış diyenler ise : eee madem ki müslümanım diyorsun ve senin gibi milyonlarca insan var. sen neden onlar gibi olmuyorsun? onlar gibi namaz kılmıyorsun? cevabını sen çok iyi biliyorsun. zaten sen 11 ay içki içki içip ramazan geldiğinde 30 gün oruç tutmasını da çok iyi biliyorsun. sen herşeyi biliyorsun...
islam'ın reşit olan herkese farz olarak sunduğunu namaz ibadetini yerine getirmemektir. olayın insanların / allah'ın işine karışmakla bi alakası yoktur, sadece yapılan bir yanlışın insanlara hatırlatılmasıdır. elbette ki herkes hür iradesini kullanmakta özgürdür. ayrıca insanların bu cümleden sonra niye üzerlerine alınıp hemen ters cevaplar verdiği de merak konusudur.
bir düşünceyi yansıtmayan, kişisel yargılama içermeyen bir başlık açılmasına sebebiyet vermiş eylem. yargılama islam dinine göre yapılmaktadır. zamansal, mekansal çelişkilerle açıklanmayacak durumdur ayrıca. ne alakası var yaşla, hacla, namazın.. isteyen kılar, istemeyen kılmaz elbette, herkesin düşüncesi böyle zaten.. anlatılmak istenen bu eylemin islam'a göre yanlış olduğudur. allah - kul arasındaki ilişkiden bahsedenlere, " sana ne " yargısını da o ilişki içerisinde söylemeleri tavsiye edilir.
elbette tanrı ile kul arasına girmek hiç kimsenin haddi degildir.
benim dikkatimi çeken nokta din konusunda gayet rahat oldugunu savunan tiplerin bu kadar celallenip adama hakarete varacak boyutlarda laflar etmesi.eger "namaz kılmamak" dan bir yaranız varsa elbette yaranızı deşen bu arkadaşa kin kusmanız dogaldır.yok "ben rahatım herkes işine baksın" mantalitesindeyseniz ne bu şiddet bu celal? adam inançlarına göre düşüncesini yazmış , tepki sınırlarını aşan bir üslupla cevap verilmiş.
mesala vücudunun bir yerinden kompleksi olan bir zat dışarda birinden bu özelligini vurgulayan bir cümle duydugunda o kadar rahatsız olur o kadar rahatsız olur ki adamı öldüresi gelir.farz-ı misal kepçe kulaklıgından utanıyorsa ve karşı taraf "kepçe kulak" demişse volkanik patlama moduna girmesi gayet dogaldır.boyle bir kompleksi yoksa zaten tınlamayıp işine bakacaktır.
herkesin ibadeti kendinedir. namaz kılmak, oruç tutmak...vb gibi şeyleri yapmak ya da yapmamak kulun elindedir. sana ne denilesi başlıktır açıkcası. "kendi namazını kıl, gerisine karışma" dır.