sıfırdır efendim evet bildiğiniz sıfır.
o beğenmedikleri cumhuriyet kazanımları olan kamu kuruluşlarını sata sata
ayakta tuttukları devlet ekonomisi
yakın zamanda satacak bir şey kalmadığı için
ellerinde patlayacaktır efendim.
10 yıllık iktidarları boyunca 10 fabrika dahi açamayıp
aksine adım başı açılan avm'ler ve ithal ürünlerle yaşayan
tüketim toplumu yaratmaları sebebi ile
yarın iktidardan devrildiklerinde arkalarında bırakacakları miras
kredi kartı borçlarına gömülmüş bir halk olacaktır.
hülasa;yol, köprü, toplu konut ve avm yaparak ekonomi geliştirilmez.
serbest piyasa düzeninde hala devletin ticari tekelciliğini savunan "bu kadar cahillik de olmaz amk" ların savunduğu safsataya rağmen ekonomiye en büyük katkıyı özelleştirme gibi akıllıca bir girişimle gerçekleştirmiş süslümanlardır.
edit: hayır yıl oldu 2013, hala "yok efenim devlet mallarını satıyorlar" diye yaygara yapan mallar var. bence en başta bu mallar satılmalı yahut derhal ülkeden kovulmalı.
edit 2: ayrıca belirtmek isterim; özelleştirmenin katkısı kısa vadede devlete ödenen para değil, uzun vadede devletin kalkınmasını gerçekleştiremediği* bu kuruluşların özel sektör yoluyla ekonomiye kazandırılması ve ürün-hizmet kalitesinin arttırılmasıdır.
cumhuriyet tarihinin en yüksek dolar seviyesi ve cumhuriyet tarihinin en yüksek iç borçlanması varken hala bazı şakirtler çıkıp 'hödödödödödö' şeklinde asılsız iddiaları ortaya kimsenin ruh sağlığına acımadan atabiliyorlar ya ona çok üzülüyorum. 'tayyip efendimis dış borcu sıfırladı' diyor bir de lavuk, vatandaşın yabancı bankalara olan kredi kartı borç miktarının 225 milyar lira olduğuna aldırış dahi etmeden.
şu aşağıdaki makaleyi okuyunca çok daha iyi anlaşılabilecek katkı. bu kaynağın kaynağı da devlet istatistik kurumudur yani tüik ha yanlış anlaşılma olmasın!
--spoiler--
2012 sonu itibarıyla kamunun toplam 563 milyar TLlik iç ve dış borcu ile özel sektörün 226 milyar dolarlık dış borcu birlikte düşünüldüğünde Türkiyenin toplam borç yükü, 1 trilyon TLye yaklaşıyor.
--spoiler--
--spoiler--
Tüketici kredileri ve bireysel kredi kartları ile yapılan borçlanma 2002-2012 döneminde tam 38 kat büyüyerek 6.4 milyar liradan 255 milyara yükseldi.
--spoiler--
kapitalist ekonomide borçlanmanın kötü birşey olduğunu sanan müslüman düşmanı insanların anlayamayacağı katkı. dünyanın en borçlu ülkeleri ile gelişmişlik düzeyi arasındaki ilişkiyi inceleyin anlarsınız.
verilen tepkilere bakılınca
ülkede sanayi devrimi olmuş haberimiz olmamış dediğim ekonomik katkı.
madem bu kadar güçlü ekonomin var
mısır darbesi sonrası darbe yönetimini tebrik eden suudi arabistan a
niye en ufak bir tepki göstermedi başbakanınız?
şimdi efendim bize yine söz hakkı doğuran katkısızlık, vitaminsizlik.
ABD : 13 trilyon 917 milyar dolar
Ingiltere : 9 trilyon 123 milyar dolar
Fransa : 5 trilyon 123 milyar dolar
Almanya : 4 trilyon 969 milyar dolar
Italya : 2 trilyon 456 milyar dolar
Hollanda : 2 trilyon 439 milyar dolar
ispanya : 2 trilyon 409 milyar dolar
irlanda : 2 trilyon 250 milyar dolar
Japonya : 2 trilyon 38 milyar dolar
efendim şu tabloyu görünce diyorlarki 'lan bütün büyük ülkelerin çok borcu var, demek ki borçlanma güzel bir şey.'
şimdi bu mantıksızlığı anlamak gerçekten zor. şu listenen 9 ülkenin 8i g8 ülkelerinden. irlanda bir tek malum yanardağ faciasından battı gitti.
diğerleri neden bu kadar borca sahip olabilir?
tembellik yapıp tabloya baktıktan sonra 'demek ki borçlanma güzel bir şey hüloğğ' diyip işin içinden çıkmak kolay.
aslında neden bu kadar borca sahip olup da nasıl g8 ülkeleri arasına girebiliyorlar ve dünya'ya yön veriyorlar şeklinde sormak daha doğru olacak.
çok basit anlatacağım:
ABD, malum bizi ve dünya'yı yöneten ülke.
ingiltere, malum petrol reservlerinin sahibesi, eski dünya'nın yöneticisi ve sömürgecilik kralı ve dünya'nın en çok bilgi ve teknoloji üreten ülkelerinden birisidir. zaten dilinin 6.5 milyar kişi tarafıldan konuşulduğunu saymıyorum.
Fransa, uydularımızı üreten ülke ve hala sömürgeye sahip tek ülke. opec'in de yöneticisidir, total sağolsun.
Almanya, arabalarımızı aldığımız ülke. zaten almanya'nın iki kere savaşla yıkılan ülkeyi yeniden ayağa kaldırması yeter. anlatılacak bir şey yok.
Japonya, japonlar yapmış abi.
Holanda, bankacılığı yönlendiren, it ve servis sektörünün lider ülkesi ve shell petrollerinin varlığı. ve dünya'nın tartışmasız en büyük tüccar milletidir. görünmez el hollanda.
italya, petrokimyada ve motor üretiminde bir numara. bütün dünya adamların yaptığı yemeği yiyor. diyeceksin ne alaka: kültür mirası.
ispanya, Real Madrid ve Barcelona'yı bu kadar konuşuyoruz ya işte o.
şimdi şu tabloya bakalım:
1 tl - 2 dolar
1 tl - 3 sterlin
1 tl - 2.5 avro
1 tl - 2 yen
şimdi tekrar borç tablosuna baktığımızda adamların borcunun aslında kat be kat karşılığının hazır olduğunu görüyoruz.
şimdi bizim ülkemizin varlıklarına bakalım: 404 not found
ultra edit: önce 'tayyip efendimis imf'ye borcu sıfırladı' diyip övüneceksin, gerileceksin sonra çıkıp dağ gibi borcu görünce 'borçlanma güzel bir şey aslında lan.' diyeceksin.
bana cevap vermene gerek yok. ben seni her tartışmada köşeye sıkıştırıp titretirim.
ama sen allah'a ne cevap vereceksin? onu düşün derim.
abd'nin, fransa'nın, ingiltere'nin, almanya'nın, japonya'nın bu günlere nasıl geldiğini bilemeyecek kadar ilkokul düzeyinde ekonomi bilgisine sahip andavalların kabul etmediği katkılardır ayrıca.
yaklaşık 100-150 yıldır ekonomik, teknolojik gelişme ve büyüme içerisinde olan bu ülkeleri yaklaşık 10 yıldır gelişmeye çalışan türkiye ile kıyaslayıp mal davarı sonuçlara varmak ve kendini olduğundan fazla zeki zannetmek bu güruhun medeniyetsiz bir huyu olmuştur.
koskocaman bi " 0 " evet sagın solun satilsin sesini cikarma. satis paralarini car cur et. git onu arap ulkelerine peskes cek. zengin gorun onlara. zenginlere devletin malini peskes cektirt. liberal bir devlet yapisi olussun. ve buna ragmen dunyada ilk 15 e gireme. sonra buyuyoruz soyle boyle ufak atsinlarda sende ye.
tamda ahmak insanlarin inanacagi sey. satarak ulke kurtarmak ha ? ancak bu zamanlar icin gecerli o. ilerde ulke batacak buraya yaziyorum. yunanistan kadar bile olamayacagiz.
edit: ve buna da encok suslumanlar inanir. hristiyanlar yahudiler dindar kimselerin yalan laflarina inanacak kadar ahmak degil.
Müslüman olmak kötü bir şeymiş gibi algılatılmaya çalışılınca bu tarz başlıklar da döt kılı olmayı ibadet sayabilen şakirtlere de gün doğuyor ne yazık ki...
Ülke ekonomisinin durumlarını belgelerle açıklayıp yorumu sözlük yazarlarına bırakmak yerine bir dini (islamiyet) ve buna inanan insanları (Müslümanlar) töhmet altında bırakmak hiç yakışmadı, yakışmıyor ve de yakışmayacak nokta.
