islam coğrafyası bugün emperyal güçlerin, onların uşağı olmuş yöneticilerin, cehaletin esiri olmuşsa da geçmişte ibni sina, piri reis, kaşgarlı mahmut, ömer hayyam gibi edebiyat ve bilimde önemli eserler vermiş, geleceğe ışık tutmuş düşünce ve
bilimadamlarını yetiştirmiştir. bu toptancı, yok sayan yaklaşım doğru değil.
ibn-i Haldun
Ömer Hayyam
Mevlana
Yunus Emre
Cahit Arf
Muhammed Ali
Uluğ Bey
Ali Kuşçu
Farabi
El Buruni
El cezeri
Mimar Sinan
Katip Çelebi
Hezarfen Ahmet Çelebi
Kindi
ibn-i sina
Kaşgarlı Mahmut
Piri Reis
Battani
.....
"yoktur" demek haksızlıktır, inkardır. bu başlık altında müslüman bilimadamlarının geçmişte bilime kazandırdıklarını okuyabilirsiniz.
geçmişte diyoruz; çünkü bugün islam coğrafyası dogmaların esiri olmuş halklarıyla, savaşla, kanla, vahşetle anılıyor. bu cahil halkların ortak kaderidir. bilimle, sanatla ilişkini keser, hakkını hukukunu savunamazsan bugün ki gibi emperyal güçlerin oyuncağı olur, topraklarında terör örgütleri cirit atar, dünyanın gerisinde kalırsın.
terörün her türlüsünü tatırdılar insanlığa, bir anda nerden geldiği belli olmayan bir bombayla cesetlerin nasıl havada parçalandığını da bize gösterdiler. kan içmeyi, et yemeyi de gösterdiler, müslümanlar insanların kimyasını da bozdular. her yere dinlerini dayatmak için var gücüyle kan döküp ölmeyi öldürmeyi kutsadılar. buna din dediler, kabul etmeyene dinsiz. işte bu yüzden dinsizlik bir nevi onların zulmüne direnmektir, kan içme arzularına boyun eğmemektir. beni din düşmanlarına emanet edin!
Bekaret ve kadına değer vermek.. Kadını el üstünde tutmak..
Kadınlar müslüman olmalı ama nankörler işte.. Diri diri gömülmekten kurtaran dine sırt çevirirler..