Müslümanların varoluş sorunu yaşadığını anlatan Babacandan devşirilmiş mistik lümpen serzenişidir. Müslümanlar adına bir özgürlük sorunu olduğu doğrudur ancak din kişinin inandığı değerlerle kendisi arasında kurduğu öznel bir ilişki türü olduğu için sorun kişinin kendisiyle olan bir sorundur . Din gibi dogmaların peşine takılıp sonra da sorunsuz yaşayacağız diyenlerin zihniyeti ve amacı bellidir. Din yüzyıllardan beri bir sorundur. Sorun sizde değil dindedir. Yani yadırgamamak gerekir müslümanların şeriaata dayalı bir devlet istemelerini , herkesi türban içinde görmek istemelerini . *
Kafkas Üniversitesi'nde (KAÜ) düzenlenen mezuniyet töreninde, Fen Edebiyat Fakültesi ingiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünü birincilikle bitiren ve üniversite birincisi olan öğrencinin annesinin başörtülü olduğu gerekçesiyle sahneye çıkartılmaması gibi durumlar. http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=324409
sadece türban ile üniversiteye girilemediği için mi böyle bir sorun ortaya çıktı yani.
görünürde öyle. şöyle bi bakıyorum da onun haricinde her şey serbest. camiye git, hacca git, sokakta kara çarşafla gez, oruç tut, kuzuları yatır kes.
Zihinsel özgürlük mü, bedensel özgürlük mü sorusu yankılanıyor gri hücrelerimde. bulamıyorum neyse. namaz kılarken sırtından vurulanlardan, kara çarşafla gezdiği için tutuklananlardan, baş örtüsüne kezzap dökülenlerden, boyunları usturayla doğranan hacı amcalardan, kandilde kaldıkları otelde ateistler tarafından yakılanlardan, ondört yaşında evlenmek isteyip evlendirilmeyenlerden, üç karısı olduğu için ülkeden sürülenlerden bahsediliyor sanırım. yoksa tam tersi miydi...
kim ne derse desin su dünyada müslümanlar kadar bencil bir din grubu yoktur.
daha dün arabistanda bir türk hapise atildi söz'de allah'a küfür etmis diye, muhammed karikatürü yapmislar diye baska milletlerin bayraklarini yakanlarida vardi bunlarin kac kisiye saldirildi. tamam bu yapilanlar dogru degil tabiikide ama yinede yalnis yapilanlar yüzünden siz'de üstüne yanlis yapmak zorunda degilsinizdir.
yeterince gördüm kac din hocasi* aleviler hakinda dalga gecti deli gibi benzetmeler filan ama kendilerine gelince yasayamiyoruz edemiyoruz vs vs.
Özgürlük kelimesi ne kadar kirlendiriliyor. herkesin agzinda sakiz olmus. herkes kendine göre bir oraya bir buraya cekiyor. ne kadar kötü özgürlük anlayisi var insanlarin diye düsündürüyor bu tespit.
bu olayda ab ne alaka? cok gereksiz seyler bunlar. ab g.tüyle gülüyor bize. resmen adamlari bizim hakimizda kötü konusmalari icin zorluyoruz. nereye gider bu anlamis degilim.
"malatya'da kafaları kesilenler müslümandı değil mi" yada "ibadethane açma hakkı olmadığı için evlerde ibadet edenler müslümanlardı değil mi" diye sorası geliyor insanın, işte öyle komik bir cümle.
ibadetlerini, kendi dini yükümlülüklerini kimseye zararı dokunmadan, ibadethanelerde gerçekleştirenlere, gericişeriat yanlısı olarak bakılmasının son zamanlarda artması sonucu düşünülebilecek söz. bu dediğim sadece olayın kücük bir boyutu tabi.
bir ülkede birileri hala düşünce suçundan yargılanıyorsa, dindarlığından ötürü hor görülüyorsa, gericilik-irticacılık kelimeleri dindar insanları kastediyorsa, dinci-aşırı dinci şeklinde kelimelerin üretilip topluma mal edilmeye çabası varsa, özgür düşünce ve hür iradeyle ifade etmek suç teşkil ediyorsa, var olduğunu söyleyebileceğimiz önermedir.
tesettür,kendini ifade,memuriyette namaz gibi meseleleri olmayanların "böyle bir özgürlük sorunu yok" demelerinin çok da yadırganmamasını gerektiren cümledir.
islam hakkında kendi zanları ötesinde bilgiye sahip olmayanlar,islam hakkında "budur,şudur" ahkamı kesmekten vazgeçtiği taktirde,kısacası emanet ehline verilince her mesele hallolacaktır.saat tamircisi olan biri neden kasaplık yapamıyor?çünkü pratiği ya da eğitimi o yönde değil.
dinimiz elbette anlaşılması kolay ve açık hükümlere sahiptir.ancak öyle meseleler vardır ki,adına alim denilen insanlar(islam'da alim olabilmenin kriteri de Kur'an-ı Kerim ve Hz.Peygamber'in sünneti minvalinde konuşmaktır) birtakım içtihatlar ortaya koymadan o mesele havada kalır.
şunu söylemek hiç de yanlış olmayacaktır;türkiye'de Müslümanlığını önemseyen,benimseyen,hükümlerini yerine getirmek isteyen,islami bir meselede konuşan bir kişi "kartel baskısı"na,bazen üniversitede hoca baskısına,bazen işyerinde patron baskısına maruz kalmaktadır.orduda görevli bir kişinin eşinin başörtülü olması,o kişinin "irtica sebebiyle ordudan atılması" için yeterli sebep olabiliyorsa,bu ülkede Müslümanca yaşamak isteyenlerin ciddi bir özgürlük sorunu vardır.
10.cumhurbaşkanı,diplomatlığa atayacağı kişinin eşinin örtüsü yüzünden atamayı yapmıyorsa bu ülkede Müslümanların özgürlük sorunu vardır.
ruhban okulu açılsın diye feveran edenler,başörtüsü sorununda olmadık bahaneleri bin dereden getiriyor iseler,bu ülkede Müslümanların özgürlük sorunu vardır.
bir futbolcu derbi öncesi gergin ortamı yumuşatmak için "kutlu doğum haftasına yakışır bir derbi olsun"dediğinde taşlanıyorsa,bu ülkede Müslümanların özgürlük sorunu vardır.
bu sorunları tek tek saymanın çok da gerekli olduğu kanaatinde değilim.bu sorunun,"Müslümanlar Dini özgürlük sorunu yaşıyor"ifadesindeki kelimelerin teker teker incelenmesi yoluyla çözülebileceğini düşünüyorum.
kelime 1-Müslüman kimdir?
kelime 2-din nedir?
kelime 3-özgürlük sorunu yaşamak nedir?
kelime 4-"öz"gürlük nedir?
"öz"lerini "gür"leştirmek,en çok Müslümanlara yakışıyor...
çocuklarını 12 yasından önce dini kitaplarını okutamayan bir çogunluktan bahsediyoruz, başörtüsünü engelleyen yasa olmadıgı için çözmek içinde yasa yaptırmıyorlar, hatta ugrasırsan partini kapatırım diyorlar.yasa olmadan yasak uygulayan bir ülke konumu nasıl bir konum, siz nasıl buyururdunuz denilesi hadise.
islamiyeti sadece 4 kadınla evlenmek olarak anlayanların bulunduğu,hacca gideceğini bir milletvekiline anlatan amcanın gidip araplara paranı mı kaptıracan diye cevaplayan milletvekilerinin bulunduğu,aynı zekaya ve bilgiye sahip olanlardan bası kapalı olanın aynı fakülteye giremediği, hayatı boyunca su nedir burda ne demek istiyolar diye arastırmayıp kaba etinden konusanların bulunduğu,dindar insanların alt kültürle yetişmiş olarak tanımlayanların bulunduğu, laikliğin din ve devlet işlerinin ayrılması olarak bilen fakat uygulamada laikliği dinden intikam alma aracı olarak kullananların bulunduğu,uygarlığı dekolte zannedenlerin bulunduğu, atatürkü kendine kalkan olarak kullanan fakat asıl amacının düşüncesinin paradan baska bişey olmayanların bulunduğu, ergenkoncular bulunduğu bir ülkede tabiki müslümanlar dini özgürlük sorunu yaşıyor.
açıklama tam olarak evrensel normlarda evrensel bir platform çatısı altında yapıldığı için tepki gösterenlere oturma organımla güldüğümü belirtmek isterim. dünyanın her yerinde dini kısıtlayıcı tutum ve davranışlar, devlet kademelerinde mevcut yapıyı korumak için yapıldığını sanırım bilmeyen yoktur. beyanatta ülkenin var olan bir sorununa devlet adamlığı ekseninde bir bakış açısıdır ve haklıdır. olayı parti ve din tüccarlığı konusuna getiren çevrelerin anlamsız tutum ve davranışları sadece demogojiden öteye gidemiyor belirtim. modern dünyanın temel sorunu olan din ile sosyal yaşamın çakıştığı her noktada demokrasi her zaman işlemiyor malesef.
yılmaz özdil'in bugün yayınlanan yazısında olaya başka açıdan bakıldığında gerçekten sorun yaşandığı ortaya çıkıyor. ne yazık ki artık başında türban veya takke varsa müslümansın ve bu koşullar altında istediğin her şeyi yapma hakkına sahip oluyorsunuz.
bahsi geçen yazının linki: http://www.hurriyet.com.t...9&gid=61&sz=79896
alt kültürle yetişmiş insanların düşüncelerindeki sığlığın dışa vurumudur. politikadan, siyasetten anlamayan damdan düşme atanmış sözde politikacıların bulundukları mevkilerin üzerlerinde eğreti durduğunun kanıtlarından sadece biri. kompleksi hesaba katarsak vay hallerine denir.
tüm ülkenin dışişleri bakanına çemkirmesine sebebiyet veren, objektif duygularla söylendiğini öngördüğüm cümle. nedir arkadaş dini özgürlüklerde sorun yaşamak? biraz karışık değil mi? ana haberlerde sokak röportajları yayınlayarak çözülür mü? hayır. "yok arkadaş ben süper yaşıyorum dinimi, bak bugün de çılgınlar gibi cuma namazımı kıldım." diyenleri yayınlayarak halkın aklı rahatlatılabilir mi? hayır. herkes dinini sorunsuz yaşıyor bu ülkede. lan ne çabuk unuttunuz, türban olaylarını. türkiye kavruldu, 1 ay olmadı daha.
herkes dinini sorunsuz yaşıyor değil mi? o zaman benim fakültedeki arkadaşlarım kapıda neden türbanlarını çıkarmak zorunda kalıyorlar? çok ilginç şeyler bunlar be.
türkiye'deki yargıdan, devletin organlarından ümidi kesen ve dermanını avrupa yollarında kendi ülkesinden
yakınarak bulmaya çalışan akp hükümetinin müthiş ve ultra süper ılık bir bakanı olan ali bebecan'ın o yakınmalara örnek bir açıklaması.
bundan birkaç hafta önce, avrupa konseyi parlementerler meclisinden, akpnin kapatılmaması yönünde açıklama yapması için
bir zamanlar gavur dedikleri avrupalıların karşısında takla atan akpli milletvekilleri geldi de aklıma, bunlardan köy de kasaba da gazoz da olmaz.
müslümanların yaşadığı dini özgürlük sorunu ise, açıkça söyleyeyim, 4 karı alamamaktır.
yeter artık 4 avrat istiyük.
provokatif eylemin, şekilci bakış açısının tavan yaptığını, bu insanların demokrasi değil teokrasi istediğini bir kez daha göz önüne seren beyan-at.
çok büyük bir yüzdesi müslüman olan bu ülke, bu güne dek yaşamadı da neden siz gelince sorun yaşıyor diye sorarlar adama. ve muhtemelen cevab veremeyeceksiniz, yine aynı yılana* sarılacaksınız ondan sonra. neyse kıssadan hisse: