o yüzdendir ki almanlar, hıristiyan rus, polonyalı ve diğer milletlerden kişiler alman vatandaşlıgı aldıkları zaman "alman oldular" derler ama müslüman olan türkler almanya vatandaşı olunca kesinlikle alman demezler, müslüman oldukları için türk demeye devam ederler.
o kadar komik bir söz ki, örneklerle nereden çürütmeye başlasak.
türklerin müslüman olmaya başladığı çağdan, türk milliyetçiliğinin başladığı jön türklere kadar olan zaman diliminde, kendini türk olarak tanıtan, bildiğim kadarıyla 5 türk lideri var. bunlar; alpaslan , celaleddin harzemşah, emir timur, babür şah, ve hüseyin baykara' dır. alpaslan'ı saymazsak diğer 4'ü aşırı dindar insanlar değildirler. hatta osmanlı padişahlarının çoğunluğunun yanında mesela ii. bayezid'in falan yanında düpedüz gavur kalmaktadırlar. amin maalouf denen yazarı ciddiye alırsak alpaslan'ı da diğer dördü ile yakınlaştırabiliriz.
evet, gerçekten de müslümanlık ve türklük arasında bir bağ var. ama bu doğru orantılı değil ters orantılı. müslümanlık azaldıkça türklük artıyor. türkiye cumhuriyeti tarihinin en koyu milliyetçilerine bakalım; mustafa kemal atatürk, yusuf akçura, mahmut esat bozkurt, hüseyin nihal atsız. bunların hiçbiri müslüman değildir. ve bunun gibi şeyler.
birilerinin ne kadar zoruna gitse de durum budur. dünyanın şahit olduğu ve kabul ettiği realite. bazıları hayallerine göre fantastik fikirler üretmeye devam edebilir, sıkıntı yok.. ama dünya üzerinde yaşanan zamanın algıları bunu belirler, kasmayın boşuna.
türk olmadan müslüman olunmaz, değil müslüman olunmadan türk olunmaz demiş ismet özel. aptallaşmamak lazım. türklük ile müslümanlığın bütünleştiğini belirtmiş.
müslümanlık arap yarımadasında doğmuş ve arap örfüyle yoğurulmuş bir felsefedir ama türklük orta asya dan anadoluya uzanan şerefli bir yolculuktur bu herkese kısmet olmaz. müslümandan bir türk çıkmaz, müslüman olanın türklüğü tartışılır hale gelir denilebilir.