1868-1959 yılları arasında yaşamış tiyatro oyunu yazarı, 1908 yılında meşrutiyet'in ilanı ile yüzünü batıya dönen türk sanatçısının, ibnürrefik ahmet bey ile birlikte tiyatro eserleri alanındaki ilk iki örneğinden birisidir. ahmet bey, daha ziyade sosyolojik konuları irdelerken müsahipzade celal, günlük hayata yönelmeyi tercih etmiştir. özellikle, 1900'lü yılların başında yazdığı eserlerle tiyatronun halk için bir vakit geçirme ve eğlence mekanı olmaktan ziyade seyrederken düşünme, eğitim ve bilinçlenme ortamı olarak değer kazanmasına katkı sağlamıştır.
eserleri arasında yer alan, istanbul efendisi (1913), aynaroz kadısı (1927), pazartesi-perşembe (1931), lale devri, kaşıkçılar, balaban ağa (1936) çeşitli kentlerdeki devlet tiyatroları sahnelerinde sergilenmekte ve halen büyük seyirci kitlelelerini tiyatrolara çekebilmektedir.