bir okula adı verilecek kimselerin ya topluma önemli hizmetlerde bulunmuş ve büyük eserler bırakmış kimseler olması ya da adının sürekli hatırlanmasını ve yaşatılmasını gerektirecek bir konumunun olması gerekir.
bu zavallı maktul bakımından her ikisi de söz konusu değil.
hatta mümkünse adını artık unutalım. bu vahşi cinayeti sürekli hatırlamanın kime ne faydası olacak?
bu olayın aydınlatılması safhasında medyanın rolü, olayı sürekli gündemde tutarak, delillerin karartılmasını ve olayın bir biçimde sümenaltı edilmesini önlemekti. kimi zaman dozunu ayarlamakta zorlansak da bu konuda başarılı olunmuştur. olay aydınlatılmış ve suçlular yakalanmıştır.
bundan sonra bu olayın toplumda uyandırdığı merak duygusunu istismar ederek atılacak her adım ahlaksız bir ticarete alet olmaktan başka bir işe yaramaz.
hele de adını okula vermek gibi, olayı sürekli hafızalarda tutma gayretinde olan girişimler toplumsal kaygı ve korkularımızın da devamlı surette diri tutulmasına sebep olur. bu durum olsa olsa toplum içinde bir gerilim atmosferi yaratmaya yarar.
"seni öldürür adına da okul yaparım." mantığının en azından eğitimden elini çekmesi gerekir. zaten okullara adı verilecek binlerce insanımız var. ayrıca okul adının yaptığı çağrışım, okulun öğrencilerinin bütün yaşamını etkilediği bilinen bir gerçektir. lütfen sınırları zorlamayalım.