tatlı para, rahat hayat ve güzel kızlar arayanların uğramaması gereken meslek dalıdır.
e bunlar yoksa ben niye bu mesleği seçeyim diye sormayın. sizi zorluklara karşı öyle bir hazırlar ki, dış dünyaya açıldığınızda karşılaştığınız problemler size diğer insanlara nispeten çok daha kolay gelir.
üniversitedeki kız sayısı yüzünden hüzün veren meslektir. tamam hayat karı kız demek değildir. lakin üniversiten de sınıfına gittiğinde de koğuş havası içermesi kötü bir durumdur. devlet mühendisliklerde parası neyse verip kız okutmalıdır. başka bölümden elemanlar anlatırken senin "ulan ben ne anlatsam acaba; geçen kızın eli deydi otobüste..yok lan bu olmaz" diye düşünmendir.
dallarından biri olan elektronik mühendisliğinin yata yata bitirmek mümkün. böyle de acayip bir iş dalı. üniversiteye henüz başlamamış olanlar gözünde çok büyütmesin şu okulları. benim gibi tembelin önde gideni bir adam bile bu okulu bu kadar rahat bitirdiyse rahat olun siz de biraz. sonra gençliğinizi yaşayamadan bitiriyorsunuz okulu, "gençliğim heba oldu" diye ağlayıp zırlıyorsunuz.
yüzüklerin efendisindeki mordor desek abartısız olmayacağı yerde okuyan insanlar. özellikle elektirik, makina, madenciler...
tsk bünyesine, diyanette falan dahi mühendisliğe oranla daha fazla kadın bulunur. kantinleri ekseri boştur. sürekli ibf, eğitim gibi yerlerin kantinine asker yollarlar. diğer fakültelerde gençelr birbirleriyle püskevit yiyişirlerken, bir kıza selam verilmesi büyük olaydır buranın gençleri arasında.
hele bi mühendis olun kızlar püff yalanlarıyla avutulurlar. es kaza buraya gelen kızlar, son sene che tarzı saçlar, sakallarla etraftaki parlak sözelcilere korku salarlar.
bilgiyi ve deneyimi kullanan alandır. fen ve matematik alanlarında yapılan buluşları fonksiyonel hale getirip hayatı daha kolay yaşanabilir hale getiren teknik alandır.
alınan eğitim ve deneyim sayesinde olaylara farklı gözlerden bakıp optimal sonucu bulup bunu uygulamaya sokmaktır. bugünkü derste bunu daha iyi anladım.
yüksek öğretimde yapılan yanlışlar nedeniyle son 10-12 yılda dramatik bir şekilde baş aşağı olmuş meslek disiplini.
kontenjanların aşırı artışına tmmob ses çıkarmamış, ardından teknik eğitim fakülteleri teknoloji fakültelerine dönüştürülmüş, buradaki bölümler de mühendislik olarak değiştirilmişti. zaten sürekli artan kontenjanlar ile istihdam arasında paralellik olmadığından eskiye göre cazibesini kaybetmiş olan bu mesleğe yeni bir darbenin daha geleceği geçtiğimiz günlerde hakan şükür tarafından müjde olarak açıklanmıştı. açıklamaya göre teknik öğretmenleri mühendis yapma planları var. sırf etiketi mühendis olacak olan bu nesilden bakalım hükümetimiz nasıl yararlanmayı düşünüyor. yıllar önce iibf'ye yapılanlar şimdi mühendislik fakültesi'ne yapılmaktadır.
analitik düşünme yeteneğine sahip insanlar yetiştiren bölüm olması gerekendir. tüketime dayalı toplumda ve kopyala yapıştır mantığıyla çalışan sanayide mühendise olan ihtiyaç yıllar geötikçe azalması normaldir ve bu yetmezmiş gibi kontejan artımları ile ayağa düşen bölüm.
eskiden mühendisim denince millet saygı gösterirdi. şimdi ise mühendisin karizması bir doktor, bir avukat yanında solda sıfır misalidir. bizi bu durumlara düşürenler utansın diyeceğim de iş işten geçti artık.
devleti yönetenler enerjiye milyarlar akıtırken, iş adamlarımız itahalat yaparken harcadığı paracıkların sebebini sormadıkça mühendisler akıllarına gelmeyecek ve bu düzen böyle devam edecektir.
uludağ üniversitesinde okunmaması gereken mesleki bir branş. Elektronik (yeni adıyla elektrik elektronik), Makine, Çevre, inşaat, Tekstil, Gıda vs. hepsi de dahildir buna.
tamamen kendini ne kadar doldurduğun ve eğittiğinle ilgili olan bir alan. üniversite meselesine gelince, "çok da iyi sayılmayan" bir üniversiteden mezun iki arkadaşım, şu an Boğaziçi'nde yüksek lisans yapıyorlar. çünkü kendilerini donatmış insanlardı, Boğaziçi de kaptı onları.