kurum ve kuruluşların başlarında bulunan yöneticidir. genel özellikleri sevilmemeleri, üst yönetime karşı yalaka olmaları, sabah geç gelip herkesten önce çıkmaları, yüksek maaş almaları, şirket arabası ile eve gitmeleri, uzun hikaye içerikli toplantılar düzenlemeleri ve kötü espriler yapmalarıdır.
ne zaman izin isteseniz vermeleri, avans isteseniz cebini boşaltıp size takdim etmeleri, üşüseniz paltosunu ceketini çıkarıp sizin üzerinizi örtmeleri, can olmaları can.
yazılanlarla uzaktan yakından ilgisi yoktur müdürler gayet işinde gücünde insanlardır hep çalışanlarını düşünürler kendilerinden bile çok hatta öyle ki dün gece bir proje yetişmek zorunda idi sevdiğim kıza masal bile okuyamadım. ben istemez miyim sevdiklerimle buluşayım ama yok.
eğer büyük bir şirkette çalışan bir müdürden bahsediyorsanız; sorumlulukları oldukça fazladır. patronla birebir ilişkide oldukları için sürekli stres altında çalışırlar. yeri gelir patronun kaprislerini çekerler. kriz zamanlarında fazla mesai yapıp; toplantılar, çözüm masaları derken birkaç saat uyku için evlerine giderler. ülke mi kurtarıyorlar tabi ki hayır ama büyük şirket patronları, şirketlerini birer ülkecik gibi görürler.
ama küçük bir ofisteki müdür+patron oluşumundan bahsediyorsanız; hepsi birer ego abidesidir. elemana para vermek zor gelir, bir kişi iki kişilik çalışma performansı sergilemek zorundadır. en çok kullandıkları cümle "halledin bunları" dır. ne zaman samimi olup ne zaman resmi olacağınızı şaşırırsınız. bazen biz bir aileyiz edasıyla yaklaşırken; bazen de patron damarı tutup esip gürler hatta küser bile. ve kendi hatasını asla kabul etmedikleri gibi "ben öyle bir şey demedim" yalanına da çok kolay yatarlar.
müdürlerin büyük çoğunluğunun sahip oldukları ortak özelliklerdir. bir iş başarıldığında personele teşekkür etme, özel günlerde personele sürpriz yapma, toplantı koordinasyon vs gibi herkesin bildiği ideal lider özelliklerini bir kenara bırakırsak kendi gözlemlerime göre olumsuz özellikleri;
- başarıların kendilerinden (iyi yönetici) fakat her türlü olumsuzluğun personelin yetersizliğinden kaynaklandığını düşünürler.
- sonuca bakarlar, mevzuat ve kişilerden kaynaklanan sıkıntılarla ilgilenmezler.
- ortaya çıkan herhangi bir sorunu çalışanlardan birisi çözerse kendi içlerinde rol çatışması yaşarlar (alfa erkeği). sorunu çözen kişiyi ezmeye çalışırlar.
- şirket ister özel olsun ister kamu olsun bunlar kendi malıymış gibi kullanırlar ve kullanmakta kendilerini haklı görürler.
- kendi işe gelmez amk, personel 5 dk geç kalsa odasına çağırır savunmasını ister.
- kandilde ararsın, bayramda mesaj atarsın cevap vermez hayatta aramaz ama personelin özel günlerde kendisini hep aramasını ve bayramlarda ziyaret etmesini ister.
- mevzuat, kanun bilmez şu işi yapın çözün der.
liste uzayarak devam eder lakin şimdilik aklıma gelenler bunlardan ibaret.
hiçbir işe yaramamalarıdır. işe yarasalar kesinlikle evrakların arasında kaybolup giderlerdi. işe il girdiklerinden beri hep bir mazereti olan, çocuğu hastalanan, amca oğlunun düğünü için izin alan, psikolojisi bozulup rapor alanlar müdür olur. çalışan adam, verilen işe ses çıkarmayan adam müdür falan olamaz.
türkiye'nin kanunudur bu.
- bu memlekette zevk ile iş yapanı şevk ile sikerler.
