bensiz hayatım genç yaşta kansere yakalanan bir kadının hastalığını gizleyerek hayata karşı olan mücadelesini anlatıyor.Başrolü Sarah Polleyin oynadığı film in tanıtımı gösterişsiz olsada oyuncuların performansları görülmeye değer.Ann karakterini canlandıran Polley ilk olarak hayatının geri kalan kısmında yapacaklarının listesini hazırlıyor ve duygularına yenilmeden bunları uyguluyor filmin yönetmeni ve senaristi olan Isabel Coixotfilmde acındırmaya yönelik değil Ann ın geri kalan hayatını nasıl berrak ve azimli yaşayabileceğini vurguluyor..
harikulade bir soundtrack albüme sahip film. yalnız bulmak epey bir zaman alıyor.* lee nin, ann i uyurken izlediği sahnede ve filmin son karalerinde duyulan o güzel parça için;
(bkz: sometime later)
(bkz: alpha)
aslında hiç de özgün olmayan bir konuyu,ki soz zamanlarda,bucket list filmi de buna paralel bir konuya sahipti, deli bir yaratıcılık göstermese de ince ince,naifçe,sömürü yapmadan yani efendi efendi anlatan sakin bir film.durup dururken çıkan tv sürprizlerinden.tv arada sırada böyle şeylere yarıyor.konudan saptık.sakin dedim en son,film için.ölümün soğuk yüzünü de sakin karşılıyordu esas kız.diğer hiçbir karaktere çaktırmadan hem de.böyle bir şey mümkün mü? kısa bir süre sonra öleceğini bilip de, bunu belli etmeden yaşamak,kimseyi üzmemek için?zor.herkes yapamaz.ancak filmlerde olur belki.bu da zaten bir filmdi.ve bitti.
Benim gibi, hamile kaldığından beri oğlu için günlük tutan bir anneyi sarsmış bir film. ilk defa O'nun bu defteri ve yanındaki kutuyu aldığında ne hissedeceğini düşündüm.
izlediğim en sıcak filmlerden biri.
özellikle ann ve kocasının arabaya binip giderken lee'nin onları uzaktan izleme sahnesi gözyaşlarımın sel olup gitmesine neden olmuştur.
Dün sabaha karsı tv8'de izledigim ve agladıgım filmdir. Ann'in eşini lee ile aldatması bile itici gelmemistir. Empati yapacak olursak yaptıkları, o durumda yapılacak seylerdir ve herkes yapabilir. En iç yakan kızlarının 18 yasında yasayacakları seyleri göremeyecek olmasıdır..
--spoiler--
ann'in kapı komsusu ve cocuklarına anne olması icin sectigi kadın olan adası ann'in anlattıgı hikaye de beni aglatmıstır. ann bir hemsiredir yapısık doğan ikizler onun ellerinde can vermişlerdir. hikaye bu.
--spoiler--
Küçük bir çocukken izleyip "ölmesin ölmesin" diye bağırdığım filmdir. 2 saat önce 19. izleyişimi gerçekleştirip ağlama serimi bozmadığım içinde hiç kötü insanın olmadığı herkesin sahip olmak isteyebileceği bir aileyle de içimi burkan acımı deşen klasiğimdir. Ann'in iç konuşmaları insana kendini onaylatmak için yazılmış gibidir ve filme baş karakter psikolojisiyle bakarsanız gerçekten kırılırsınız, hissedersiniz. ayrıca filmdeki donla ann'in tanışma hikayesi gördüğüm en romantik senaryodur.
film çok basit başlıyor gibi bir his uyandırıyor izlerken konusu da aynı şekilde basit duruyor ama yanıltıyor bir süre sonra, anlatım, oyunculuklar başarılı soundtrack'lar daha iyi seçilemezdi. işte o ama kısmında sıra yan unsurlar olmamış detayların pek üstünde durulmamış filmde eksik birşeyler var izlenimi yaratıyor dram ağırlıklı sonradan romantik unsurun devreye girdiği bir yapım.
An itibariyle bitirdiğim filmdir. Oyunculuklar soundtrack ler falan gerçekten iyiydi. Yerinde olduğumu düşünemedim. Sevdiğin adamı, çocuklarını,aileni bırakıp gideceğini bilmek.. Onlara söyleyememek.. Neyse ben biraz daha ağlayıp geliyorum.
2003 yapımı dram filmi. Geceleri temizlik işçiliği yapan, annesi de otel yemekhanesinde çalışan, babası 10 yıl önce hapise girmiş, 15 yaşına evlenip 17 yaşında çocuk sahibi olmuş, çok sevdiği iki kızı ve çok sevdiği kocasıyla bir karavanda yaşayan 23 yaşında ki kadına, kader son numarasını da yapar ve kanser olduğunu 2-3 ay ömrü kaldığını öğrenir. Alır eline kağıt kalemi ölmeden önce yapılacaklar listesi hazırlar.
Film buradan sizi ağır bir dram beklentisi ve merak içerisine sokuyor ve listeden yapacağı şeylere odaklanıyorsunuz. Lakin öyle olmuyor, iş neredeyse sadece ve filmin geri kalanı boyunca romantizme, çok sevdiği kocasını aldatma kısmı ile geçiyor, dram falan hak getire.
O çocuklarını bir an olsun yalnız bırakmayan, iyi kocasını çok seven, sempati ve kendisine hüzünle bağlandığımız kadın gidiyor. Başka bir adamla beraber olmak için çocuklarını komşuya bırakan, işe gidiyorum yalanıyla kocasını aldatmaya giden bir kadın geliyor. Birlikte izlediğimiz için bzimkilerin tabiri ile "azgın orospu" moduna giriyor ve filmin tadı kaçıyor.
Beklentiye girmeden izlerseniz hoşunuza gider, konuya bakarak izlerseniz hayal kırıklığına uğrarsınız. Hikaye olarak benzer ve daha iyi dramalar var.
