davaro'da geçiyor bu isim. sülo'nun memo'yu çarşaflı börek numarasıyla karı kılığına sokup, kaçırmaya çalıştığı hapishane sahnesi...
önce bi', kadın sesiyle yalandan gardiyanlara şöyle diyaloglar atılır;
memo: muştu, muştu? neredesin ha gözü kör olmayasıca?
sülo: gel kardeş, erkek milleti değil mi? bırak gidelim.
m: ah muştu! boynun altında kalsın emi pezevenk!
birden erkek sesine geçilir;
s: yeter lo! bokunu çıkarma!
m: yaa, öyle mi?
gardiyan: şimdi anlaşıldı adamın neden dama düştüğü.
"Bir muştu gibi iniyor gün
aydınlık ve anlaşılır
bir çocuk saflığıyla
bir gülüş gibi
terli çarşaflara sıkıntılara
geceden kalma karanlıklara
meraklı ve çiçeklerle örülmüş
bir muştu gibi gün." *