devletin yapamadığını vatandaşın kendisinin yaptığı eylem. bir yerde bir gösteri varsa, olacaksa oradaki vatandaşın güvenliğini sağlamak devletin görevidir. ekmek kavgası, ekmeğine saldırı yapılamsı senin yumuşak kıçının üstüne oturup olayları yorumlamana hiç benzemez. orada yapılan gösteri falan değildir. bu taşkınlıktır, sen yürüyüşünü yap esnafa saldırmanın mantığı ne? senin orada o gösteriyi yapma amacınla esnafın ekmeğinin bağlantısı ne? insanın en doğal hakkıdır, kendisini, ekmeğini koruması. entel dantel konuşup bıdı bıdı yapayın evladım.
ayrıca literatüre götüne kalaşnikof giren yazar deyimini kazandıracak eylemdir. hayat beyninin üstüne oturup kıçınla yorumlayacak kadar basit değildir.
kardeşliğe kurşun sıkılmışmış. tamam onlar bizim kardeşimiz burda sorun yok. peki biz niye onların kardeşi değiliz? kardeşliğe kurşun sıkma suçta, kardeşilğe moltof atmak niye suç değil. he pardon onlarınki demoğratik haktı değil mi? yemin ediyorum gerizekalı bile değilsiniz.
üç beş çapulcu öldürmekle iç savaş çıkmayacağının farkında olan esnaf abimizdir, kendisine sonsuz saygılarımızı iletiyoruz.
şimdi sözlük ahalisi demiş ki "bre melun sen nasıl bu adamı desteklersin savaş çıkar kaos olur pkk nın işine yarar"
oha lan! polis zaten birşey yapmıyor adamlara, iş vatandaşa düşüyor, adamlar istedikleri gibi cam kırıyor, etrafa zarar veriyor ama milletin sabrı taştı, bak artık masum halk sessiz kalkmıyor, canını ve malını koruyor!
götlek dtp'liler şünun farkında artık, istedikleri gibi cam kırıp ortalığı birbirine katamayacaklar, vatandaş onlara tahammül etmiyor artık.
böyle iki olay daha yaşansın göt korkusundan cam kıramazlar daha.
protestolara katılmadı ve dükkanını kapatmadı diye saldırılar başladığında, kendini müdafaa etmek için ruhsatlı silahıyla ateş açtığını söylemiş kişidir. dtp yandaşlarının provakasyonuna alet olduğu doğrudur. Haddini aşan bir harekette bulunduğu doğrudur. Kaos a bir tugla da onun koydugu dogrudur. Diger yandan Apo itini göz bebeği gibi koruyan devletin oradaki vatandaşın camı çerçevesi inerken koruyamaması sonucunda ne yapmasını bekliyorduk acaba ?
vay anası ya dedirten esnaftır, harbi vay anasını.
bir sokakta gösteri yapılsın, o sokaktaki tek bir dükkan olsun kepenk kapatmayan, işe bak ki o dükkanın sahibinde de kalaşnikof olsun, bizim saf halkımızda bunu ekmeğinin derdindeki sıradan bir esnaf sansın, yaptığı şeyi doğal saysın.
bizde bu akıl olduğu sürece daha çok birilerinin elinde oyuncak oluruz.
dünyada tarihinden ders almayan yegane millet bizim türk milleti. helal olsun.
gözü dönmüş kalabalık bir adamın üstüne yürürse, varsa silahı çeker. ölmeyi mi bekleseydi ?
şimdi bir de "iç savaş çıkarsa bu herif yüzünden çıkacak, tüüüüü" diyenler vardır ki, onları anlamak güçtür. bu adam getirmedi sonuçta bizi buralara. bu noktaya getirenleri görmezden mi gelelim yani? yıkalım hepsini bu adamın üstüne, günah keçisi yapalım. milletin amına koyan bu süreci de unutalım. ohhh, ne güzel değil mi.
öldürmek tasvip edilemez. ama hırsızın hiç mi suçu yok? yıllardır pkklılar ne zaman gösteri yapacak olsalar önce esnafı kepenk kapatmak üzere tehdit ediyorlar olmadı kapıyı pencereyi indiriyorlar. bu ne kadar tasvip edilebilir? hayatı sürekli diken üstünde yaşamak elbette insanların sinirlerini bozuyor.
kafamda hesapladım durdum ve bu kalaşnikofla* göstericilerin üzerine ateş açan kişinin gerçekten esnaf olma ihtimalini %4.3 olarak hesapladım. şimdi adama denmiş ki "aile babasıdır, evine ekmek götürüyordur". ben bu ülkede ortalamanın üstünde düşündüğüne inanan bir vatandaş olarak bunun altında bit yeniği ararım. evine sırf ekmek götürme derdinde olan bir "esnaf" kişisinin olay çıkacağı ve itlerin sağa sola saldıracağı çok belli olmasına rağmen ısrarla kepenk kapatmayıp da "ekmek" derdinde olması açıkçası bana hiç mi hiç inandırıcı gelmiyor, geçtiğimiz 20 yılda yaşanan bu tip vakalar da ortada. yani diyorlar ki "ekmeğinin peşinde", yok "çocuğuna kitap alacak" vs., pardon da bu adam o pkk yandaşı köpeklerden gelir mi beklemektedir, para mı kazanacağını sanmaktadır ki o dükkan açıktır? herkes kapatmış gitmiş dükkanını, ama bu şahıs çocuğuna kitap alma derdiyle dükkanını açık bırakmış, kim yer bunu? ayrıca o silahı yasal olarak bulundurabilmesi için korucu olması lazım aksi takdirde ruhsatlı falan olduğu da koca bir yalandır. dolayısıyla olay çıkacağını bildiği halde dükkanının kepenklerini indirmeyen, "yasal" olarak da kalaşnikof bulunduran bir adamdan bahsediyoruz, yani muhtemelen korucu ki bu adam daha sonra pkk militanı çıksa bile ben şaşırmam. yani resmen "olay çıksın da birilerini indireyim" mantığıyla mı bekliyor bu arkadaş?
sonra bir de alkış tutulmuş buna, dükkanına saldıran kalabalığı havaya ateş açarak da dağıtabilirdi. sıradan bir "aile babası esnaf" böyle bir hareketi siksen yapmaz dostlar, anlıyor musunuz? ben dünyada karşısında kalaşnikofla havaya yağdıran bir insan görüp de ters yöne topuklamayacak silahsız birini hatırlamıyorum, bu adamsa kalabalığın üzerine ateş açıyor, yetmiyor, yüzlerce kişi içerisinde ölenlerden birisi de muhtar oluyor. ne kadar doğal bir tepki değil mi? birileri her zamanki gibi* sistemli olarak sokakları savaş alanına çevirme planını başarıyla uyguluyor, bunlarda haberi olmayan ve piyon olmaya mahkum cahil vatandaşımızsa kafasına göre tarafları alkışlamayı sürdürüyor. bu ülkeye demokrasi fazla...
edit: vali bey demiş ki tüfek ruhsatlı ama adam korucu değil, güldürme adamı, ne zamandan beri siviller için tam otomatik saldırı tüfeklerine ruhsat çıkartmaktadır bu devlet? manifaturacı olduğu söylenen mazlum bir "esnafın" yasal yoldan çat diye kalaşnikof alması mordor'da olur, %1 ihtimal de türkiye'de olur. halkı ayakta sikmeye lüzum yok.
dükkanı hem taşlanmış hemde molotof kokteylleriyle kül edilmeye çalışılan adamın yiğitçe tepkisidir. mal canın yongasıdır. babanın eşşeğimi var ulan yakmaya çalışıyorsun adamın ekmek teknesini. kim olsa aynı şeyi yapardı diye düşünüyorum. ziraat banlkasınıda kül etmişlerdi. inanılmaz bir zayiat açmışlar.
ama yazıklar olsun adamaki sadece 2 tanesini gebertebilmiş. ben ilk duyduğumda buruk bir sevinç yaşadım açıkçası. şöyle bir 70 80 kişi gebertseydi daha şahane olabilirdi.
ısrarla bazı sözlük yazarları tarafından köy korucusuymuş gibi gösterilmeye çalışılan kişidir. fakat dün ntv'de canlı yayına katılan muş valisi; bu kişinin köy korucusu olmadığını belirtmiştir. 90lı yıllarda devletin her türlü silaha -menşeine bakmadan- ruhsat verdiğini de banu güven hanıma açıklamıştır. ama herkes kendi işine nasıl geliyorsa öyle algılıyor. ve buradan bile pay çıkarıp; "işte biz bu yüzden istemiyoruz köy korucularını!" diyebiliyorlar. ne diyelim helal olsun!
canına malına zarar gelmesini istemeyen yurdum insanıdır. iki dogu insanı arasında ki fark ortada sanırım. can damarına tak etmiş bir esnaftır. iş yeri sigortası yoktur , geçim kaynagıdır, ailesinin ekmegini ordan kazanan namusu ile çalışmak isteyen esnafın son çırpınış hareketidir. kim olursa olsun canına malına zarar vermek isteyen insana mücadele eder. ortada kan davası dönüşümü olabilir ama yinede ölümler kötü ve sebepsiz yere daha kötü. üç günlük ömür de pek gerekli olaylar degil.
etiketleme uğruna boş tartışmalara kurban giden "esnaf"tır, insandır. bu olayı hemen iç savaş, kürt-türk ayrımı diyerek etiketlemeden önce, bir-iki saniye soluklanıp değerlendirmek olayı daha net anlamamıza yardımcı olacaktır. bu esnafın verdiği tepki " kahrolsun bölücüler " şeklinde değil, malına, dükkanına ve hatta canına zarar vermek isteyen kalabalığa karşı verilmiş bir tepkidir. Yani yarın bir gün sizin arabanızı yakmış, dükkanınızın etrafını sarmış kin dolu bir insan sürüsü sarsa kardeşliğe zarar vermeyeyim, provokasyonlara kapılmayayım diye mi düşünürsünüz, yoksa canınızın derdine düşüp silaha mı sarılırsınız? tabi tabi, eminim silaha sarılmazsınız.. Evet bir süredir devam eden olaylar bu gerginliğe neden olmuştur, suçu bulunan kesimler de bellidir ancak 102. entry' de yazar arkadaşımızın belirttiği sitede yer alan haber gibi barışa kurşun sıktı, kardeşliğe silah çekti vs. etiketlemelerden önce bir kere de kendinizi aynı kişinin yerine koyun. Bu esnafa sıra gelene kadar huzurumuza müdahale eden kimler var, bir düşünün, onlarla uğraşın.
olaydan bir gün önce dükkanının kepenklerini indirmeyi kabul ettiği halde sırf mhp kökenli olduğu için kapalı dükkanı yağmalanmaya kalkılan ve gözü dönmüş, ağzından salyalar saçan bu demokratik tepkicilere ne yapsa yaranamayacağını anladığı için üzerlerine ateş açan kişidir. az bile yapmıştır, bu sözlük ortamında ya da başka bir yerde evine, dükkanına yani namusuna saldırı olduğu halde "aman kardeşliğe zarar gelmesin" deyip sessiz kalacak insanımsının adamlığından ve tıynetinden şüphe ederim.
ziya paşa'nın söylediği değerli bir söz aklıma geldi nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir. günümüz versiyonu; türkiye cumhuriyeti'ni bölmeye çalışanları etmeli tekdir, uslanmazlarsa hakları g3 mermisidir.
edit:ancak bunu sivil bir vatandaşın yapması düşündürücüdür. açıkçaı pek tasvip edilmez. bu ülkenin asker güçleri vardır. bu konuda gereğini onlar, diğer devlet güçleriyle beraber yapmalıdırlar.
edit:imla
büyük bir çoğunluğa göre kendini soysuzlara karşı koruyan kahraman *, medyaya göre tü kaka insan... öyle bir anlatıyolar ki adamı, sanki keyfi için sokağa çıkıp adam vurdu! *.
kendini savunmak durumunda kalmış helal olsun denilecek insandır. ulan seninde karşına yüzlerce hayvan dikilse arabanı iş yerini başına yıkmaya kalksa sen ne yapardın acaba. ölen kişileri savunanlar, üzülenler bilin ki o cenazelerde kalkan zafer işareti yapan parmaklar birgün o g.tlere girecek.. ve kimse üzülmeyecek..
demokratik açılımdan yana ve akp'yi her platformda doğruluğuna inandığım için destekleyen biri olarak söylüyorum. seçimler zamanında dtp'lilerin ak parti adaylarını arkadan takip edip, destekleyenleri, fişler tarzda gözdağı verdiklerini gördük. hatta akp yeri geldi sırf "tansiyon yükselmesin" diye doğru dürüst propagandasını yapamadı, adayları sesini yükseltemedi, adam gibi miting yapamadı. sırf tansiyon yükselmesin diye... dtp'liler zorla dükkanları sürekli kapattırdı. çoğu insan kapatmayı istemediğini söylese de kendini koruyacak bir devlet göremedi. doğu ve güneydoğu sanki dtp'lilere terk edilmiş bir bölge.
sırrı sakık diyor ki dükkanını açık tutarak provoke etmiştir. bundan önce de aynını yamıştır. bir insanın kendi dükkanını açıp açmaması kendi tercihidir. provoke olanların akılsızlığı bu kişiye yüklenemez. hem demokratikleşme diye bas bas yaygara koparıp hem dükkanını kapatmayıp demokratik tercihini gösterenin dükkanını taşlayıp arabasını yakacaksın. sırrı sakık'ın bir çok konuda destekliyor da olsam kusura bakmasın demokratikleşme sadece kendine istenmez. tüm insanlara istenir. bana istediğim hak verilsin, ben istediğimi yapayım demek faşizmin ta kendisidir. ahmet türk'te aynı adamı milliyetçi, jitemci diye fişliyor. varsayalım öyle olsun. o insan öyle diye dükkanını açık tuttu diye saldırıyı hak mı ediyor.
işin özü aslında bunca zaman "sırf olaylar büyümesin" diye devletin ve gelmiş geçmiş hükümetlerin bu tür baskılara boyun eğip demokrasiyi kendi elleriyle katletmesidir. demokrasi isteyenler önce başkasının haklarına saygı duymayı en iyi bilen olmak zorundadır. dtp'nin kapatılmasına veya kürt hakları konusunda ne kadar destek verdiğim bellidir. ama demokratikleşmeyi kendi davaları için bir silah gibi kullananları,aynı zamanda başkasının baskı ve silah ile haklarını gaspetmeyi demokratik görmek mümkün değildir.
burda suç yine de bu dtp ve taraflarının değil uzun süredir devletin korumakla yükümlü olduğu ortamı korumamasının sonucudur.
oy hakkı kutsal değil midir?
seçilmek için düşüncelerini yaymak dtp'li dışındaki politikacıların hakkı değil midir?
baçbakanı ne kadar desteklediğim bilinir. ama diğer siyasi liderlere sivas'ın ötesine gidemezsiniz ne demek? ağzı ile kendi itiraf ediyor. oraya gitseniz sizi öldürürler diye...
korkusuzca dükkanını açmak hak değil midir?
eylemlere katılmamak kişisel hak değil midir?
bunların hepsi hak, ama devlet ve gelip geçen hükümetler buna yıllardır müdahale etmiyor. kaos dediğimiz hukuksuzluktan doğar. devlet insanlarını korumaz ise insanlar kendilerini korumaya kalkar. geçici koruculuk sisteminin faydası da bu. insanlar pkklılara karşı kendilerini koruyacak kadar kalabalıksa korucu sistemine girip üzerlerine gelenleri kovabiliyor. şimdi bazıları buna dayanıp akp'yi suçlar, ama bu akp ile ilgili değil uzun yıllardır böyleydi. gazetelerin yazmayıp tv'lerin göstermediğine bakmayın. dtp olaylarını tv'lere taşıyalım diye orada tesadüfen bulunan insanlar çekti ve gözler önüne geldi. buna benzer olaylar sürekli yaşanıyor. birileri çıkıp pkk'lı gördüğü insanları da öldürüyor. geçici koruculara ne kadar muhalefet ediyorlar görüyorsunuz. onlar çıkıp pkklı protestocu-eylemcilerin bazılarını indirmemiş olsa kafalarına göre çok işler yaparlardı. pkklıların yoğun olduğu bölgelerde devletine bağlı insanlar azınlıkta kalıp seslerini yükseltemiyor. ama bu manifaturacı gibi daşşaklı birinin de canına tak edip eline silah alması normaldir.
tayyip erdoğan ne demişti; "sayın başkan siz mi susturacaksınız ben mi susturayım". bu vatandaş da "beni siz mi koruyacaksınız ben mi kendimi koruyayım" demiştir.
böyle olaylara bir örnek vereyim.
"ŞIRNAK - Şırnak'ta Hançer Timi olarak bilinen kontra bir grubun Gabar'dan sonra Cudi Dağı'nda ve çevre köylerde gerilla kıyafetleri ile dolaştığı belirtiliyor.
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi'nde 2 DTP' linin öldürülmesiyle gündeme gelen Hançer Timi'nin köylerdeki ve kentlerdeki faaliyetlerini sürdürdüğü belirtildi. Hançer Timi olarak adlandırılan koruculardan oluşan grubun özellikle son zamanlarda Cudi dağında Avcı elbiselerle ayrıca gerilla kıyafetleri ile görüldüğü kaydedildi." alıntı anf
