30 temmuz 1943 tarihinde, van'ın özalp ilçesinde, bir olayın açığa çıkarılması amacıyla şüpheli olarak jandarma tarafından gözaltına alınan 33 köylü ibret olsun diye, hiç bir yargılama olmadan, sınırda elleri ve gözleri bağlanarak kurşuna dizilir.
ancak, öldü diye bırakılanlardan biri ağır yaralı bir şekilde sürünerek iran'a geçer. olay açığa çıkınca yapılan şikayetler dikkate alınmaz.
ancak demokrat parti'nin iktidara gelmesiyle 1949 yılında soruşturma açılır, yapılan yargılamada suçlu bulunan muğlalı paşa önce idam, sonra da 20 yıl hapse mahkum olursa da cezaevine girmeye ömrü yetmez. http://www.savaskarsitlari.org
1943'te van'ın özalp ilçesinde, 32 kürt, 3. ordu müfettişi orgeneral mustafa muğlalı'nın emriyle kaçakçılık iddiası ile kurşuna dizilmiştir.
bir süre sonra ismet inönü erzurum'da yaptığı konuşmasında
"muğlalı doğu'nun kralıdır. ben, onun burada bulunması sayesinde rahat uyuyorum."
demişti. *
ayrica belirtilmelidir ki bu sadece bir pasanin fasistligidir, okuzlugudur, bu yuzden tsk ya veya devlete dil uzatilmamalidir ama o tsk olay vuku bulur bulmaz bu adami yargilamadiysa ve o devlet yetkilileri 1997 yılında paşanın itibarını iade edip, naaşını şehitliğe naklettirerek, o fasistin heykelini diktiriyorsa ve ayni tsk o katilin ismini olayin vuku buldugu van - ozalp'ta bir tabura veriyorsa ve buna devlet kayitsiz kalabiliyorsa iste bu asamada diyebiliriz ki: devlet yetkilileri ve tsk katliami onaylamistir ve "devlet sucludur"
