en sıkıntılı anlarda onun sesiyle huzur bulduğum, iğrenç bir esprisinde bile ağzımı kulaklarımda yakalamama neden olan radyo programcısı. ayrıca hayvanseverliği de onun muşahhas özelliğini ortaya koyuyor.
ilk gençliğimin beyazlar, cem yılmazlar olmadan önce yegane kahkaha atarak kendinden geçme kaynağı. internetin, stand upların, showların hayatımıza henüz girmediği dönemlerden bahsediyorum. radyo en büyük eğlencemizdi, ne de güzeldi şarkı beklemek, sevdicek için sıradaki şarkı ona gitsin demek. tüm kuzenler radyonun etrafına toplanır yerlere yatardık muzonun gak demesine bile. o zamanlar herşey o kadar kirlenmemişti; belden aşağı espriler olağanüstü bir olaymış gibi gelirdi hepimize. kızara bozara gülerdik hep beraber. bazen aramaya yeltenir sonra ulan şimdi bu herif göt eder hepimizi der vazgeçer dinlemeye devam ederdik. heyy gidi günler heyyy
özü sözü bir ,lafını hiç sakınmayan , inanılmaz komik bir radyocu.programı genellikle günün analizi ve dinleyici telefonları olmak üzere iki kısımdan oluşurdu , ve tabi asıl bombalar* telefon konuşmalarında yaşanırdı..benim bu adamı öğrenmem ne arkadaş tavsiyesi ne de reklamla oldu, hiç unutmam bir gece uyumaya hazırlanırken walkmanimin radyo frekanslarında şuursuzca geziyorum ta ki \"kerhaneye kaç kişi gidiyordunuz?\" sözünü işitene kadar , yüzümde yaptığı soğuk su etkisiyle programı sonuna kadar dinlemiştim. benim için 4 yıl boyunca radyonun tv\'ye galip gelmesinde başrol oynamış şahsiyettir.
9 yıldır dinledigim bi çoklarının sıkıldığı ama hale dinlerken beni ders calıştıran radyocudur. ilk defa gecen gün aradım ve 5 dakika muhabbet ettik. Benim kadar muzo dinleyenler kendisinin muhabbettinin değiştigini görmüşlerdir. Bulvar gazetesini okuyup gülerken şimdi mankenleri anlatarak güldüyor
katıLıp konuşmuşLuğum var...muhabbetini anLadığın an seninLe daLga geçmek yerine miLLetLe daLga geçmeye başLıyor...üst komşusunada Laf attık beraber...ayrıca aLdığı bir don benim bir ayLık maaşım kadardır...*
aa bana baksana seen diye başladığı bi cümlenin gerisini genelde duyamadığınız,kendi dediği şeyleri biplemek zorunda kaldığı için acınası ama bu kdr sevimli olduğu içinde sevilesi insan.
türkiye'de ilk defa rtük'e takılıp, radyo kapattıran insan.
bu olaydan sonra kendisi bir sistem geliştirerek, küfür edeceği zamanlar parmağının altında buluna tuşa basarak biip biiip sesi çıkarttırmaktadır..
radyoya bağlananların küfür etme olasılığına karşın bir sistem daha geliştiren radyocu.. sisteme göre konuşulanlar, canlı yayına 7-8 saniye geç gitmektedir. bu süre içinde olası bir küfürde radyoya bağlananın sesi yayına verilmemekte ve bu şekilde küfürler önlenmektedir.
programı dinlendiginde ilk zamanlar iyi gelen ancak zamanla insanı sıkmaya başlayan biri.radyo d'deydi eskiden,hatta yayın yönetmeniydi orasının.yalnız kalınca insanı mutlu eder böyle programlar.(r.karaagaclı,zeki...)ne yazık ki sonra sıkıyor.bu arada m.güsar zeki olduguna inandgım bir insandır.sadece gerksiz yere kufurlu soylemi abartıyor.