afrika'da birçok bölgede temel besin kaynağıdır ancak dünyanın çoğu yerinde lükstür. yararlı olduğu kadar tadı da güzeldir. fazlası zarar olmasa en çok sevineceğim meyvedir muhtemelen. tabii biraz da ucuz olursa.
benim için globalleşen ve kapital sitemin ne kadar etkili olduğunu gösteren meyvedir. Lakin ekvatordan gelen muzlar için ne kadar fakir çalışanın nasıl çalıştığı aklıma dahi getiremiyorum.
yerli muz, ithal muza göre daha küçük ve daha kara olur. o muzun rengini tam olarak yakalayamamıştır. ya biraz daha koyu, yada biraz daha açık olur. ki genelde biraz daha koyudur.
çoğu manav ve büyük süpermarketler bile bu oyunu yapmaktadır. yerli muzun fiyatı daha ucuz olduğundan, etikete sadece muz yazıp kakalamaktadır. kipa bunun en güzel örneğidir. yerli muza; muz yazar, basar etikete 1,5 lira, çikita zannedip alırsın. iki raf arkada ise ithal muz karşına çıktığında şok olursun.
evvelsi gün migrosun satış arttırıcı politikasından nasibini almış meyvedir. 1 liraydı. evet yanlış duymadınız sadece 1 lira. lakin bir koşul mu söz konusu? doğrudur. yoksa 1 liraya muz mu verilir.50 liralık alışveriş sonrasında bu 1 lira geçerliymiş. eğer 49 liralık satış yaparsan muzun kilogramını 3.99 tlden ödeyeceksin migrosa söverek. al diyor yani adam. alışveriş yap çılgın ol. limit yükselsin ki daha fazla kazanılsın. muz ise maşa. maşa 1 meyve.
üstelik çok yeşil gözüktüler gözüme. evet evet bu meyvecikleri bir oda da kükürt yakaraktan zorla sarartıyorlar. zorlama var doğallık yok. muzun dili beni alma diyor. muz müşteri memnuniyeti hiçe saymıyor bazıları gibi. alırsan beni tatmin edemem seni dedi şimdi de. lezzetli değil çünkü. zorlamışlar doğal koşullarını beklememişler olgunlaşması için. muz bile halinden memnun değil.
umut sarıkayanın mükemmel bir çizimi. Buzdolabında çabuk biten yiyeceklerle alakalı yapılan bir çizimde pinki pink tşörtlü bir çocuğun ordan oraya koşturarak muz bitiyor acilen stoklarda yerine alması lazım diye paniklemesi okunmaya değerdir.
