muz cumhuriyeti hukuk sistemi

entry3 galeri0
    1.
  1. kelimenin tam anlamıyla sofistikedir.

    nasıl mı? şöyle ki;

    - kanun koyucu meclis, iradesini gösterir ve der ki; "cümle aleme ayıp oluyor beyler; şu fikir suçlularına bir af çıkaralım da başımız yerden kalksın!" amanın da amanın! sen misin bunu diyen! sen misin bu kanunu çıkarmak isteyen? kodeste ne kadar it, uğursuz, esrar-eroin kaçakçısı, hırsız-yankesici-gaspçı varsa, elini kolunu sallaya sallaya çıkar da bir fikir suçluları kalır içerde ki anlaşılır gibi değildir.

    - öyle bir ülke düşünün ki millet darbelerden bıkmış-usanmış. yani nasıl desek de anlatabilsek, en azından 20 yılda bir mutat bir darbesi var ülkenin. bu arada ordu mensupları tarafından iktidara yönelik olarak, gazetelerde beyanat kabilinden verilen "ayağınızı denk alın keseriz götünüzü!" mesajları da cabası.

    hal böyle iken, millet tutuyor bir partiye itibar ediyor ve diyor ki "bu gidişi düzeltse düzeltse bu parti düzeltir" zira, esas partinin keyfi yerinde. kıvrılmış kırmızı kadife koltuğun üstüne uyuklarken götünde de pireler uçuşuyor!"

    bir-iki seçim dönemi derken milletçe bir itibar-bir itibar sorma gitsin! eh! milli gelir idare eder, ihracat da fena değil, dünya ekonomik krizi de ülkeyi teğet geçince, iktidarın biti kanlanıyor ve diyor ki

    - geçmişin hesabını soracağız!

    nereden bilsin garibim! bu muz cumhuriyeti'nde hesap sormak öyle kolay mıdır- değil midir? sonra sen, bu ülkenin yargı organlarına anlatabilir misin; kimin-neyin hesabını sormak istediğini? onların dilinden konuşabilir misin? bilmez misin ki aşmıştır onlar kendilerini? yüksek-yüksek kürsülerde oturup tepeden bakmaya alışmışlardır olaylara ve onlar hükümlerini de tepeden-tepeden verirler.

    'kuvvetler ayrılığı' prensibini 'ayrı kuvvetler' prensibi olarak yorumlamayı bir teamül gibi kabul etmişlerdir.

    muz cumhuriyeti, dünyanın en güçlü ordularından birine sahiptir lakin, o orduya komuta edecek subay bulunmasında güçlük çekilir. her zaman, komutan bol savaşacak asker azdır lakin muz cumhuriyetinde bunun tam tersi. sorun hele bir! "neden?" diye.

    efendim! tarihi eser kaçakçısının tutuksuz yargılandığı bir ülkede, nasıl olur bilinmez ama vatan savunması için ülkeyi emanet ettiğin asker tutuklu yargılanır.

    asker dediysem, öyle enti-püften asker değil! omuzu kalabalıklardan, paşalardan, orgenerallerden-oramirallerden, ordu komutanlarından-genel kurmay başkanlarından bahsediyorum.

    o muz cumhuriyeti'nin başbakanı çıkar de ki "bizler, işin bu raddeye geleceğini bilemedik."

    şimdi yeni bir kanun teklifi hazırlamakla meşgul iktidar partisi. de ki! kanunlaştı ve yürürlüğe girdi. girmeye girer de kimlere yarayacağını kimsecikler bilemez zira, o yüksek-yüksek kürsülerde oturup büyük-büyük kararlar veren yargı mensuplarının dilleri farklıdır. öylesine farklı ki;

    - meclisin 'akım' dediğini yüksek yargı 'bokum' anlar!

    evlere şenliktir bu muz cumhuriyeti'nin halleri, kelimelere sığmaz.

    edit: yazım kuralları.
    0 ...
  2. 2.
  3. 3.
© 2025 uludağ sözlük