muvazaa

    9.
  1. Kyk bursuna başvurmadan önce ailesi veya kendi üzerine kayitli mallari bir başkasına devretmek suretiyle kendini fakir göstermesi ve sonuclar aciklaninca o zengin orospu kişiye burs cikmasi bir muvazaa örneğidir. Yetimin hakkını yiyenlerin topunun Allah belasını versin.
    4 ...
  2. 1.
  3. bir akitte muvazaa, tarafların, yaptıkları akdin hic hukum dogurmaması veya gorunusteki akitten baska bir akdin hukumlerini dogurması hususundaki anlasmalarıdır.
    3 ...
  4. 7.
  5. borçlar hukukunda alacaklı ile borçlu arasında 3. şahsı yanıltma amaçlı yapılan iş.
    3 ...
  6. 3.
  7. tarafların 3. kişileri aldatmak amacı ile aralarında bir sonuç ve ya hüküm doğurmayan bir görünüş yaratmak üzere anlaşmalarıdır.

    (bkz: danışıklı dövüş)
    2 ...
  8. 4.
  9. danışıklılık.Eğer sözleşme yapan 2 kişi kendi aralarında sözleşmenin asıl sözleşme olmadıgını 3.kişilere beyan etmeden yapar ise o sözleşme sakattır.yani muvazaalı bir sözleşmedir.
    2 ...
  10. 6.
  11. Gerçek ismi ve niteliği saklanarak, başka bir isim altında üçüncü kişileri aldatmak için göstermelik olarak yapılan işlemdir.
    2 ...
  12. 8.
  13. beyanın karşı tarafın da bilgisiyle yalnız görünürde yapılması, yani beyan edilen şeyin istenilen şey olmadığı hususunda tarafların uyuşmuş bulunmaları durumudur.

    örneğin bir gayrimenkul satışında vergi ödemekten tasarruf etmek için karşı tarafın bilgisi dahilinde satış bedelini düşük göstermek gibi.
    3 ...
  14. 2.
  15. danışıklı hareket, gizli antlasma.
    1 ...
  16. 5.
  17. irade ile beyan arasında istenilerek yaratılan uygunsuzluk manasına gelen hukuki terimdir. üçüncü kişileri yanıltma amacı söz konusudur.

    (bkz: mutlak muvazaa)

    (bkz: nisbi muvazaa)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük