somut ve soyut olarak ikiye ayrıldığı düşünülse de aşamalıdır. "somutla başlanıp soyutla bitirilmelidir." fakat aksini düşünen çoğunluk somutla başlar ama somutla bitiremez. çünkü somut kısır ve kördür başa döner. bu yüzdendir ki mutsuz bir dünyada yaşıyoruz.
Valla bu dünya 350 milyon euro servetinin 60 milyonunu 2008 krizinde kaybettiği için cebinde hala 290 milyon euro parası olduğu halde intihar eden adam görmüşse. ..
mutlulugun formülü yoktur.
Olsa olsa anın keyfini çıkarmaktır mutluluğun formülü. Şu andan hoşlanabiliyosan mutlusundur -şu an sana alelade geliyosa diğer bütün anlar da sana alelade geleceğinden ne kadar paran ne kadar güzel bir karın olsa bile sen mutlu olamazsın.
Sonuçta hayat arka arkaya eklenmiş anlar bütünüdür.
hakkında herkesin bir fikri olduğu ama neredeyse hiç kimsenin uygulayamadığı formüldür.
bana kalırsa mutluluk aranacak bir şey değildir. zamanı geldiğinde o gelip sizi bulur. mesele, uğranacak listesinde sonlarda yer almanızdır.
öte yandan insanın üzerine düşen yegane vazife -schopenhaur'ın da dediği gibi- kahramanca, onurlu bir yaşam sürmektir.
tabi bunun yanında insanın huzuru aramasında bir beis bulunmaz. ki en kolayı da budur aslında.
maddeye önem vermeden, çok sayıda ilişki sahibi olmadan, mümkün olduğunca "iyi" kalarak huzura erişilebilir.
bir jeep hayal etmezseniz, az sayıda ama sağlam dostluklarınız olursa, bir köpeği besleyecek, bir yaşlıya yardım edecek vaktiniz varsa büyük oranda huzurlu bir hayata sahipsinizdir.
hergeleyiz, kıroyuz falan ama tecrübeye saygı duyun derim.
bir sürü şeyler var eminim ki ama içinde kesinlikle bebek olan formüldür.
mutluluğa mutluluk katar. hale hazırda nutellalı dilim ekmeğin üzerine bir kat daha geçmek gibi, buzdolabına elinizi attığınızda sonradan yemek üzere bıraktığınız o son pasta dilimini bulmak gibi.