hani böyle kışlık elbiseler kokmasın diye aralarına konur ya. sonra o elbiseler çıkarılır, müferreh bir lavanta kokusu sarar etrafı. o koku artık kışın geldiğini, sobaların yakılacağını, yanan sobadan arasıra çıkan odun dumanını, aileyle oturulan uzun kış gecelerini, akşam gelen babanın bir elinde mandalina bir elinde portakal poşeti olacağını, yenen mandalina ve portakalların sobanın üstüne konan kabuklarını, ekmek teknesinde bir sobanın etrafında toplanmış kahve milletinin insanlarını, yanlarında olmasak da öyleymişcesine hissettiğimiz çaylarının kokusunu, ve daha birçok mutluluk veren anıyı hatırlatır.
salt lavanta kokusu sadece müferreh bir koku olsa da 80 ler çocukları için şahane bir kokudur. binlerce anı gizlidir.
oje kokusu. not: hatun kişinin el ve ayaklarına çok iyi oje sürülür.
puding kokusu. not: çok iyi puding yaparım. hayır sanki dr oetker im arkadaş, altı üstü süt döküp karıştırıyorum tencereye. *