Başaramıyoruz, beceremiyoruz. Görseldeki gibi bir engel bağlı bize, koşarken zincirleri unutuyoruz. Tam varacakken, mutlu olacakken zincir geriliyor ve düşüyoruz.
kimseyi gözümüzde büyütmeyerek. bizden, çoğu anlamda yukarıda, her şartta bizden iyi olan insanlara çok takılmayarak, senin yerinde olmak isteyecek insanların var olduğunu düşünerek ve şükretmeyi öğrenerek. çünkü mutlu olmamız gereken zamanlarda, bu gibi kriterlere, düşüncelere dalarsak, hiç bir zaman mutlu olamayız.
Şöyle; şimdi o uyuyor eh malum 36 saat nöbet çıkışı. Ben onu hayal ediyorum kitap okurken mutlu oluyorum. O da ;psikolojisi bozuk veya canı sıkkın olduğunda sözlüğe girer bilirim ilk benim entrylerime bakacaktır bundan sonra ve onu her daim hatırladığım için "o" mutlu olacaktır. Kıps*
Tamam kardeşim iyi hoş yazmışın çevrendekileri mutlu et sende mutlu olursun diyede bütün gün tırdayım kimse yok yanımda çok yalnızım mutlu edebileceğim kimse yok.
Mutlu değilim ama kendimi çok iyi kandırabiliyorum mesela kitap okumaktan zevk alıyorum diyorum okuyunca hakikaten mutlu oluyorum ya da yemek yemek bana mutluluk veriyor diyorum yemek yiyince mutlu oluyorum veyahut kahve varsa bana yeter diyorum ve böyle böyle mutlu oluyorum.
mutluluğu büyütmemek gerek bence. En mutlu olduğun an mutsuz olmadığın andır diye düşünürseniz mutluluğu az da olsa yakalarsınız. Elinizdekilerin kıymetini bilin, henüz onlar da sizinleyken.