O kadar basit bir eylemdir ki. Az önce temiz hava almak için cama çıktım. Rüzgar hafiften yagmur damlalarını vuruyordu. Bir adım daha ilerledim. işte tam o zaman yüzüme vuran o hafif ıslaklık ve soğuk havayla o kadar mutlu oldum ki gecenin karanlığında. Benim için çoğu zaman mutluluk tek yaşanmıştır.
Üstteki entryi okumadan girdi yaparsam böyle pişti olurmuşum. Fakat gecenin bu saatinde benimle aynı duyguları paylaşan birilerinin olması güzel.
mesela biraz önce yağmur yağarken camda sigara içiyordum, kulaklığımda en sevdiğim şarkılardan biri çalıyor, yağmuru seyrediyorum. sonra birden rüzgar döndü. yağmur içeriye yağmaya başladı neredeyse. gözlerimi kapattım ve yağmur damlaları yüzüme çarpmaya başladı, mutlu oldum. mutlu oldum lan!
şimdi anlatabilirim kimlerin yüreğinde kız kulesi gibi grev çivileri var!
sevmek, sevilmek, hayal kurmak, hayaller uğruna mücadele vermek, dertlenmek, özlemek, dudaklarda ansızın oluşan yersiz tebessüm...
sevgiliye dair hissedilen her duygu.
ne beklendiğinize elde edilen başarının ya da şeyin sizi tatmin etmesi için ne kadar zorladığınıza bağlı olarak değişir. şu aralar içinde bulunduğum halet-i ruhiyedir. evet hayat güzel kuşlar uçuyor, kediler de kaka yapıyor.
Kişinin kendisini neyle mutlu edebildiğine bağlıdır aslında.Mesela acıdan zevk alıp mutlu olabilen insanlarda vardır,onu neyle ilişkilendirdiğimize bağlıdır bir nevi , sadece yüzde tebessüm oluşturan bir his midir ,yoksa huzur sağlayan kaynakmıdır ?
aslında her zaman ki sıkıcı hayatımdan farksız bir gece ama az önce elektrikler gitti sayın sözlük.ve ben balkona çıktığımda yıldızları görebiliyorum, bu beni çok mutlu etti sözlük. çocukken köyde dışarda yattığımızda bütün galaksi tepemizde olurdu şimdi o kadar çok olmasada yıldızları görebilmek çok büyük lütufmuş be sözlük. bir de yarasaların vick vick sesleri olmasa harika bir gece...
mutlu olmak.. O kadar kolay bir eylem ki aslında. Biz insanlar kendimizi mutlu olmamaya şartlamış garip varlıklar haline geldik. Öyle ki bizi mutlu edecek tatilde bile beynin geri planında çalışmaya devam eden fitne, fesat, stres dolu düşünceler bizi hiçbir şeyden zevk alamayan iğrenç bireyler haline getirdi. Oysa hayat o kadar güzel ki. Kendini doğaya bırakmalı insan. Cırcır böceklerini sesiyle huzur bulmalı.. Yüzüne vuran güneş ışınlarının tadını çıkarmalı, kendini denize bırakmalı insan... Öyle ki hareketleri bütünleşmeli denizle. dalgaların saç diplerinin içine girişini bütün bedeninde hissetmeli. Mutluluk bazen bir çocuğun gülüşünde diye dememişler. Hayattan tat almayı bilmeli..
eski arkadaşlarla karşılaşmaktır.
ya nasıl mutluyum sözlük anlatamam teee birinci sınıfta aynı sınıfta oldugum iki arkadasimla bir mekan da karşılaştık oyle cok mutlu oldum ki onlarla oturup muhabbet edince. özlemisim kerataları.