mustang

entry120 galeri120
    101.
  1. 102.
  2. filmi izlerken sinirlendim, bu da beğenmeme yetti. filmin amacının da bu olduğunu düşünüyorum, eğer ki direkt türkiye eleştirisi yapılmışsa şu film eleştirisi ne kadar ağır da olsa bi nebze savunulabilir;

    http://nedenolmaz.com/mus...leyici-ile-butunlesemedi/

    kimisi çok kızmış, ne karadenizi ne de türkiye'yi anlatıyor bu diye. öyle olduğunu düşünmedim, senaristten de bi açıklama görmedim. ama öyleyse bile türkiye'de bunların çoğunun olduğu da bi gerçek. kimse "kızlar çok güzel seçilmiş" gibisinden absürd bi eleştiri yapamaz. ya da çok iyi anlaşan kardeşler üzerinden "hepsi birbirinin aynısı" eleştirisi de yersiz kaçar. ben beğendim yahu. böyle bi film hindistan'dan, pakistan'dan ve çıksa çıksa türkiye'den çıkar. türkiye eleştirisiyse bile beğendim kısacası.

    - hafif spoiler içerebilir -
    ayrıca kimse kızların annesini ve babasını bilmiyor. belki de o kızları "katolik" eleştirisini alıcak şekilde "rahat", türkiye'deki tabiriyle "geniş" şekilde yetiştirdiler.

    çok ince noktaları bile filmden beklemek ne kadar doğru? ya da beklenen ince noktaları da işlemiş olsaydı daha mı güzel bi film olurdu? bilemedim. ama bana kalırsa oscar için yeterli iş çıkmış. farklı bi film olmuş. illa köylü, sinmiş, ezik kız profili çizilmesine gerek yok, iyi ki de çizmemişler.
    2 ...
  3. 103.
  4. yönetmen deniz gamze ergüven bu filmde; ensest, zorla evlendirmeler, ataerkil aile ve toplum baskıları gibi cesur ve üstünde konuşulması, görmezden gelinmeye devam etmemesii gereken konuları işlemiş bu filminde. bu bakımdan takdir etmek gerekir. ancak olayların işleniş şekli, karakterlerin davranış biçimleri bakımından sınıfta kaldığını düşünüyorum. bir çok noktada diyaloglar gerçek olmaktan çok uzak ve zaman zaman cidden kulak tırmalıyor. her şeye rağmen gerek işlediği konu, gerekse yaptığı eleştiriler için izlenmesi gereken bir film olduğu kanaatindeyim.
    1 ...
  5. 104.
  6. vasat film. açık ve net. buna oscar veren kafaların da ayriyeten amk.

    eleştirdiği konular çok önemli ancak eleştirme şekli çok sikimsonik. bi kere film kastamonuda geçiyor. kastamonunun neresinde böyle mal bi sülaile?

    abi önce aile tarafından bakalım. yazan vasat kişi, babaanneyi de amcayı da hani sizin yobaz diye tabir ettiğiniz, dindar ve cahil dediğiniz kesim gibi göstermeye çalışmış ancak daha konuşma tarzlarından belli ne kadar çağdaş(!) ve moderen insanlar oldukları. giyimlerine, kadının başının açık olmasına, tv de cevat akşitten vaazlar dinleyip rakı sofraları kurmalara falan hiç değinmeye bilem gerenk yok.

    hadi yine bu iki şahsı o mal tavırlarla o mal karakterlerle kabul edelim. ya kızlar? böyle yobaz bi ailenin içinde 5 tane kız ve bu kızların hepsinin ruhları orospu? hayır bu orospu ruhlu güzel kızlarımız o kıyafetleri nasıl buluyor nasıl giyiyor?
    çizilmeye çalışılan muhafazakar kafa, o kızların yaptıklarının binde birine müsaade etmez. kaldı ki böyle bi kafa kız olsun erkek olsun evdeki çocuğu daha ufacık yaştan başlar kendi gibi eğitmeye. (ki muhafazakarlık benim gözümde kötü değildir. filmdeki gibi ahlaksız kızlarım olsun istemezdim ben de şahsen.)
    kızların ruhlarının orospu olduğu, kızlar 17-18 olunca mı farkedilmiş amk?

    hadi onu da geçtim, hangi kafayla yazılmış bu film? kızları ne kadar hapsedersen et, onlar orospuluklarını eninde sonunda yaparlar. ciddi ciddi, filmin vurgulamaya çalıştığı bu. ergen kızlar yarak peşinde koşar kafasıyla yazmış resmen yazan insan evladı.

    hani vurgulamaya çalıştığın şeyi, doğru karakter seçimi yaparak vurgula ki bi boka benzesin. mesela bak takvaya.

    bu arada dolap açılıp içindeki yazı kameraya yansıyınca zaten anlaşıldı nasıl gerzek kafalardan çıktığı. bu ülkenin kızların problemlerini anlatmak, yüzümüze çarpmak falan değil senin derdin. senin derdin sapıklıklarını film yapmak. kızları don paça filme alıp, masumca oynuyor göstererek içindeki gizli lezbiyeni günyüzüne çıkarmaya başladın belki de. belki de içindeki arabada sex hayallerini yansıttın filmine. az gerçekçi ol be. hangi mal erkek bi kızın amcası arabayı terkettiği anda içindeki kızı sikmeye kalkar? hayır kızların cinsel dürtülerini doğal birşey, ne kadan masumane diye göstermeye çalışıp, erkeğinkileri abazalık olarak vurgulayan beyinler de bu mal kafaların içinde işte.
    1 ...
  7. 105.
  8. teoride güzel film. çekilmemiş olsa senaryosu üstün körü anlatılsa insanı merak ettirebilirdi, daha doğrusu türkiyede birilerinin olası hayat öyküsü olabilirdi. fakat şuan sadece avrupada, avrupalı gözüyle izlenebilecek bir filmdir. türkiyede yaşamamış ve kültürünü bilmeyen bir insanı bu filmle kandırabilirsiniz, tıpkı orhan pamuk romanları gibi.

    yani demek istediğm bu filmde ya da orhan pamuk romanlarında geçenler bizim kültürümüzde ne arar falan değil. ensest tabii ki yıllardır var ve hala da devam eden bir olay fakat bir şeyler eksik bu filmde. bu film bir türk için fazla yanılsamacı özellik sergiliyor, gösterimci değil. bu da bizi tatmin etmiyor.

    orhan pamuk romanları da böyle. mesela masumiyet müzesi. bildiğin klişe türk filmi senaryosu ve fazla yanılsamacı yine.

    bilmiyorum anlatabildim mi ama en azından ben de pek bir yeni his uyandırmıyorlar, yeni bir şey düşünmeme de sebep olmuyorlar ve bu ikisini avrupada çektikleri ilgi nedeniyle çok benzetiyorum.

    edit: bir de bir şeyler hep abartılı abartılı veriliyor ya ondan da olabilir. arabadaki sevişme sahnesi vs.
    3 ...
  9. 106.
  10. Hayalimdeki araba. Kirmizi olanindan.*
    2 ...
  11. 107.
  12. izledikten sonraki ilk 1 saat bayağı güzel geldi bu film bana. sonrasında yavaş yavaş filmin eksiklikleri ve yanlışlıkları kafaya dank ettikçe vasat ve hatta kötü gelmeye başladı. saçma sapan bir özgürlük anlayışı, saçma sapan bir baskı anlayışı, saçma sapan ergen kız replikleri dolu.

    --spoiler--
    -özgürlük anlayışı kızların erkeklerle ilişkilerine indirgenmiş. hem sosyal hem cinsel manada. muhtemelen bu yavanlığı fark eden senarist maça gitme sahnesi falan eklemiş ama o da apayrı bir yavan olmuş.

    -niye olduğunu tam anlayamadım ama kızlar bir anda aile baskısına maruz kalıyorlar. öncesinde gayet normal takılan 5 kız kardeş bir anda nazi kampı gibi bir ortamda buluyorlar kendilerini. yavaş yavaş işleyen bi süreç veya doğuştan gelen bir baskı değil yani. aniden oluşuyor.

    -doğu illerinde bu tarz konuları işlemenin klişe olduğunu düşündükleri -ve haklı oldukları- için kastamonu'da geçmiş hikaye ama çok yanlış seçim.

    -kızlar kendi aralarında cinsellik dışında bir şey konuşmadılar neredeyse. gerçekte de hep böyle olabilir mi ya, hiç sanmıyorum.. hep seks hep seks *
    -siyasi göndermeler yerinde ve mantıklı olmuş ama abartmışlar. bülent arınç'ın konuşmasını 1 dk'ya yakın bir süre vermişler. gerek yok. gönderme dediğin tadında yapılır. ama yine de bu konuda benden geçer not aldı. bi gezi parkı göndermesi vardı, alakasız.

    -filmin bir yerinde bir teyze kızlara çorba yapmayı öğretiyordu. şöyle bir şey dedi: "çorbaya x koyarsanız besin değeri artar" asfdkgjnsdfkjg iyi güldüm orada.

    -kızların normal kıyafetlerini bir anda çıkartılıp orta çağ ingiliz hizmetçileri gibi giydiriyorlar. kim giyiniyor böyle?

    -okulu bir anda nasıl bıraktırıyorlar? ilkokul 4 talebesi yaşta kız bile gidemiyor. onu okula göndermemek yasak ama sanki türkiye'de doğal bir şeymiş gibi vermiş bu durumu.

    -kız neden rastgele gördüğü bir adamla arabada sevişiyor?

    --spoiler--

    ha tüm bu yanlışlara rağmen ben anlatımını beğendim filmin. dandik bir konu sanki yeni bir şeymiş gibi verilmiş ve kötü örnekler üzerinden gidilmiş tamam ama bunları güzel anlatabilmiş. gidişattan puan veriyorum sadece. 4/10
    1 ...
  13. 108.
  14. Orta karadeniz'in küçük bir köyünde Türbanlı bacılar konsorsiyumunun kokuşmuş ahlak normlarını dayatmak suretiyle genç ve özgür hanımlara hayatı nasıl zehir ettiğini ortaya koyan film. Ürpertiyle izledim.

    Kadın meselesi memleket meselesidir. Asil türk kadınını hayattan koparıp s2k skolastiğinizde boğmanıza izin vermeyeceğiz.
    6 ...
  15. 109.
  16. kazakları gerçekten harika olan marka. böyle giyip aynada bakınca insana bir özgüven getiriyor. fiyatları pahalı olsa da değiyor parasına. kesimleri falan harika.
    1 ...
  17. 110.
  18. 2015 yapimi film. Cocuk gelin temasini isliyor. Yonetmeni (bkz: deniz gamze ergüven)
    3 ...
  19. 111.
  20. Aslinda bircok kusuru bulunsa da izlenmesi gereken bir film. Cok kopuk. yer yer tutarsiz ve gerceklikten uzak ama aktarmak istedigi ileti anlamli. Aglayarak izledigim sahneler oldu, belki de cok benzer bir aile yapisinda bulunuyor oldugum icin.
    4 ...
  21. 112.
  22. ah ineboluyu "il" sanıp teşekkür eden bir yapımdan ne beklenirse o kadar bir film "mustang".
    buram buram aşağılama, kötüleme, kaka, bok.. iğrenç ötesi bir sunum ve zamanında oscar adaylığı.. zaten bu yabancılar ne zaman bişeye bizimle ilgili aday gösterse izleme yada okuma yani onu.. fransız filmi lafta ama, lafta sadece, yoksa über fransızlara laf atan yok..

    zaten benimde suphelerim böyle baslamisti, filme elim gitmedi.. izleyince anladım ki arkadaş bu topraklarda bu ajitasyon bitmez..

    birbirinden sevimsiz ve paris kaçkını 5 kızın akla mantığa uymayan replikleri ve davranışları..

    "üzerlerinde çok baskı var avrupalı hemcinsleri gibi sevişemiyorlar rahat rahat" temalı filmin katacağı hiçbirşey yok..

    filme dair tek üzüldüğüm nokta, saf inebolu halkının bu film bizim burada çekildi diye destek olması. gerçi izledikten sonra rezilliği görmüşlerdir ama maalesef bizim yörenin insanı sanılanın aksine kırıcı olmamak için birşey de diyememişlerdir..

    işin tuhafı o 5 "anormal" kıza belki de en az baskıyı görebilecekleri türkiye taşrasından bir yer olan
    güzelim inebolunun bu rezilliğe alet edilmesi... bu durum insanın çok sinirini bozuyor..

    yönetmenede son bir notum var, elinde mezura varsa inebolu trabzon arasını bir ölçsün... herşeyde bol palavra sıkarken bari mesafelerde dürüst olsaydınız..

    filmde sevimsiz kızlardan birininde sürekli söylediği gibi "bok renkli elbise" işte bu da "bok" gibi bir film..
    2 ...
  23. 113.
  24. berbat ötesi bir film. ülkemin kanayan yarası ancak bu kadar kötü ve yanlı bir biçimde ele alınabilirdi. kızların anlamsız, itici tavırlarından, algılarının yalnızca cinselliğe açık olmasından fırsat bulup da diğer meselelere odaklanıp ah vah edemiyor insan. mahallenin orta yerinde arabada tanımadığın biriyle sevişmek, arkadan veriyorum böylece hamile kalmıyorum gibi leş sözler, yolda rastladığın elin herifine güvenip her haltta peşine takılmak, okul formasıyla denizde erkeklerin omzuna çıkıp güya oyun oynamak, ne kadar çok soyunabilir ve oraya buraya gidebilirsek o kadar özgürüz havaları, kendi düğününün orta yerinde tabiri caizse damatla resmen oynaşmak... sahiden bir türk filmi değil bu. kızları avrupa'dan getirip taşranın göbeğine bırakmışlar da orada elin avrupalısına zulmediyorlar gibi bir şey olmuş.
    2 ...
  25. 114.
  26. Başlarda konu olarak zorlama olduğunu düşünsem de ilerledikçe "hakikaten ha, ülkedeki ahlak anlayışı tam da bu" dedirtti. her yurdum ailesinde mevcut olan düşünceyi sadece uç şekliyle izledik. Ailenizde veya çevrenizde böyle olaylarla karşılaşmıyor olmanız, bunun olmadığını ispatlamaz ve filmi de kötülemenize hak tanımaz.

    "Sağ salim evlendirip baş göz edelim, kızın başına bir şey gelmeden elden çıkaralım, gözü açılıp hayatı keşfetmeden koca evine sokalım" endişesi ve telaşı çoğu türk aile yapısında var.

    the virgin suicides tarzında buldum biraz. Baskıcı ailedeki 5 kız kardeşin esaretiyle; evlilik, ölüm veya evden kaçma gibi aileden uzaklaşma yolları bulmaları gibi.
    0 ...
  27. 115.
  28. Fenderin gt100'üne sahip olduğum bir amfi modeli.
    0 ...
  29. 116.
  30. Yerli ve milli (katar sponsorlu,fransiz kabartmali) 1.3 milyon € bütçeli sjw filmimiz sayilabilir. Filmde sjwlige dair bulamayacaginiz bazi detaylar var (hic zenci karakter yok,escinsel gonderme yok) bu bakimdan sayilabilir diyorum. Sjwleri de filmi irkcilik ve homofobiklikle taslamaya cagiriyorum. Linc firsatini kacirmayin. Herneyse filme gecelim.
    Senaryo halktan kopuk birisince yazilmis. Benim zenginler hakkinda tek bildigim ben dolmus duraginda beklerken porsche ile hizla yanimdan gecip gitmelerinden ibaret. Ben zenginlerle alakali bi film cekebilirmiyim hayir egrelti durur. Bu filmde o porsche ile yanimizdan gecip giden kisi tarafindan bizi anlatmak uzere yazilmis ve egrelti. O yuzden kultur karmasasi butun filmi sarmis.
    -spoiler-
    Madem kultur karmasasina bogdunuz filmi ana temasi soyle olsaydi harika bi film ortaya cikabilirdi.
    Etilerde yasayan kolejli para babasi kizlar bianda köylerine donmek zorunda kalirlar. Babaneleri ve köy halkiyla aralarinda kultur catismasi baslar. Kizlarimiz yeni hayatlarina adapte olabileceklermidir? Turkiyenin icindeki sosyoekonomik ve kulturel ucurumu gozler onune sererdiniz ne guzel. Hemde kizlarin anadan uryan gezmelerine de bi kilif bulurdunuz. Anadan uryan kizi gorunce kahvede biyik burkan amca felan eklerdiniz( illa fransizlara begendirmek icin Turkiyeyi karalayacaksaniz yani) kizlarin, sanki hala kolejin dans kursundaki efecanla, kantinde tost yedigi berkeyle berabermis gibi köyün kahvede pispirik oynayan abazan genclerine de sevecen ve samimi yaklasmasi sonucu abazanlar tarafindan kotuye kullanilip oldurulmesini felan ekleyebilirdiniz yada fransizlar severdi belki. Boylece her sakalliyi deden sanma hayatin boyle kotu yanlarida vardir mesaji da verebilirdiniz.
    Komik bi detay Pınar hanım diye seslendikleri kadini istanbul hanimefendisi saniyorsunuz eli posetli feraceli teyze cikiveriyor. Ayni teyze corba tarifi verirken besin degeri artar diyerek konusuyor. Canan karatay mubarek. Cok basarisiz karakter.

    Özet
    -spoiler- herkesin paso duzustugu film. Bi cocuk arabada oturan kiza laf atiyor ve hemen sevismeye basliyolar. (bkz: oha) -spoiler-

    Vakit kaybı.
    1 ...
  31. 117.
  32. 118.
  33. ok gibi konusu çalıntı olan film.

    1964 yılında başlayan bir efsane 70 lerin ortasında 90 ların sonuna doğru kötü arabalar üretmiş olsalar da en ikonik arabadır.
    0 ...
  34. 119.
  35. 120.
  36. Ford mustang radioda gözüm uzun zamandır .. doğum günü hediyesi olarak kendime alırım umarım .
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük