“Komünist Partisi Reisi Suphi Bey, Bakü’de aleyhimde bulunduğu için biçareyi Trabzon’da evvelâ karla, tükürükle hamallar epeyce ıslattıktan sonra bir motorbotla Batum’a iade etmek üzere yola çıkarmışlar. Halbuki yanında yüz yirmi bin Rus altını olduğundan kendisini zanlarınca yolda öldürmüşler paralarını almışlar. Mamafih bunu benim için yaptıklarından memnun olduğumu ve başkasına söylememelerini tembih ettim. Bence düşman da olsa, madem ki Müslüman, böyle olmamalıydı. Fakat ne çare, yazılan çekilirmiş.”
- enver paşa
(Murat Bardakçı, Enver, Türkiye iş Bankası Yayınları, istanbul, 2018, s.241)
edit: yukarıdaki alıntıda hamal kelimesi büyük ihtimal argodaki anlamıyla kullanılıyor yani "kaçakçı" demek. selam ve dua ile.
