Hattat Mustafa Râkım Efendi'nin yazı sanatındaki önemi, celî sülüs hattı ve padişah tuğralarında, o güne kadar yapılamayanları gerçekleştirmiş olmasıdır. Yazıda belli kalınlıktan sonra, harflerin uyumunda bir türlü sağlanamayan ölçüyü bulmuş, padişah tuğralarına da hat ve şekil yönünden ideal güzelliğini vermiştir.
Hattat. Ünye de doğdu. Medrese öğrenimi gördü. istanbul a gitti. Derviş Ali ve ismail Zühtü Efendi den sülüs ve nesih yazı öğrendi. Resim dalında da çalıştı. Reis-ül Küttap Râtip Efendi aracılığıyla III.Sultan Selim e takdim edildi. Padişahın resmini yaptı ve müderrislik payesini aldı.
Daha sonra Sikke-i Hümayûn ressamlığına getirildi. Padişahın tuğrasını yapmakla görevlendirildi. Sultan Mahmud un şehzadeliğinde, yazı hocalığına atandı ve onunla ilişkilerini geliştirerek yaşamının sonuna değin korundu. izmir kadısı oldu. Sırasıyla Edirne, haremeyn, istanbul ve Anadolu kazaskerliği görevlerinde bulundu.
Sülüs, nesih ve tâlik yazıda ustalarını izledi; ancak celî sülüs ve tuğrada değişik bir tarz yarattı. Nusretiye Camisi içindeki Nebe suresiyle Fatih te Sultan Mahmud un annesinin türbesinin kubbesini dolanan Heletâ suresi, kapıların, çeşmenin ve okul kapısının üstündeki levha, Gülhane parkı karşısında sokak içinde bulunan çeşmenin yazıtı Rakım Efendi ye aittir.
