Ülkede sanatçı tabirine uyan nadir insanlardan.Çok saygı duyduğum ama hala canlı dinleyemediğim adam.Hep bir işim çıktı hep bir aksilik Allah'ını seven üstüme Murat Kekilli bileti atsın.
kasetini aldığım ilk insandır. Sibel kekilliyle akrabalığı olup olmadığını merak ettiğim şarkıcıdır. Zira soyadları aynı ve saçları, yüzleri bir benzerlik göstermektedir.
2000'li yılların başında "bu akşam ölürüm" şarkısıyla Türkiye nüfusunun yarı yarıya azalmasına neden olmuş kişi.
Aslında bu şarkı ferdi tayfur'un sahibi olduğu ferdi fon müzik tarafından 2 yıl önce piyasaya sürülmüş fakat bu kadar bunalım bir şarkıya cayır çimende klip çekilince e haliyle elde patlamıştır. Bir şarkı için klibin ne denli önemi olduğunu kanıtlamıştır.
Ayrıca Reha muhtar'ın ana haber bülteninde kendisine ayar verme çabaları da unutulmazlar arasındadır.
7-8 yıl önce bir tartışma programına telefonla konuk edilerek müzik konusunda bir soru sordular, 'Bu konular önemli değil, bunlar küçük konular, ben insanlık istiyorum, ben eğitim istiyorum, ben insanımın mutluluğunu istiyorum' diye durduk yere atarlanmıştı. Konuşması bitince adamlar normal konuya kaldıkları yerden devam etmişlerdi.
Şimdi Oylum Talu'nun 'burası haftasonu' programına konuk. Dur bakayım gençliğimizin fenomeni murat neler anlatacak diye izlemeye başladım.
Az önce 'bizim dünya çapında bir sanatçımız var mı, sporcumuz var mı?! Var mı Oylum sana soruyorum? Yok' dedi. Dumur...
Sonra başladı, ateşli ateşli 'mehter marşı da bizim, onuncu yıl marşı da bizim, Diyarbakır da bizim, istanbul da bizim' falan yardırdı...
Anladım ki bu akşam ölürüm şarkısını söylediği zamanla şimdi arasında hiç fark yok.
On yıldan uzun süre tek şarkının ekmeğini yemiş, ortaya doğru düzgün bir eser koymadığı gibi kendine de bir şey katamamış. An itibariyle Kahvehane köşelerinde dönen ne kadar klişe geyik varsa hepsini sıralıyor.
Tam da şimdi hiç duyulmamış bir şey gibi 'ilk taşı günahsız olanınız atsın' hikayesini anlattı.
Oylum Talu: 'hmmmm'.
Karacaoğlanlar, barış mançolar, mevlanalar, Yunus emreleri yadsıyamayız.