izlandalı post rock grubu. yani sigur ros'un bir başka yansıması. izlanda'da ne veriyorlarsa çocuklara, ne yediriyorlar, ne okutuyorlarsa.. ortaya böylesine eşsiz gruplar çıkıyor, ağzımız açık izliyoruz, arkadaki televizyondan "teoman gazetecileri nasıl dövdü?! az sonraaa" sesleri yankılanırken. içim sıkışıyor.
özel bir tutku duyulur. inanılmaz tasarımlara ve renklere sahip örnekleri vardır. hatta bir çok insan bu özel tasarımları evlerinin baş köşesine koyar ve yakmak için kullanmaz.
karanlık gecelerin yoldaşı, alkollü kafaların arkadaşı, bir trilyonluk kafaların tribali, vs. vs. derken insanın kopamaz parçası haline gelmiş aparat.
elektrikler kesildiginde,
bilgisayarın başında geç saatlerde,
bilgisayarın başında * alkol alırken,
normalde ev gibimsi yerlerde alkol alırken,
ev gibimsi yerlerde sadece sigara içerken, *
ayin yaparken,
sevişirken,*
ve bunun gibi binimum durumlarda hayat kurtarmak özelliği bulunan insan keşfi obje.. *
elektrikler kesilince değeri anlaşılır bu arkadaşın. aranır. taranır. sağda solda yatak odasında salonda. yok. ulan nereye koymuştum. mutfaktaki çekmecelerin en alt gözünde. en arkada. tamam şimdi buldum. bi daha kesin daha kolay bir yere saklıycam seni. evet yalan. aslında böyle güzelmiş. loş ışık hoş ışık. bir gün reklamını yapmak isterim senin nezdinde firmanın. değerini bilemeyenleri inceden taşlamak da isterim. abartmayalım. böyle iyi. böyle güzel. bak harbiden. arada bi sönecekmiş gibi yapıp da sönmüyorsun ya. hani inceden bi gerilim yaşanıyor aramızda ya. işte bunu seviyorum. hayır mcdonalds'ı değil be yavrucum. hah elektrikler de geldi. ayağa kalkıyorum. siktir et şimdi aletiriği maletiriği. seni hemen satmaya gönlüm el vermiyor ki...bak yine yaptın. ne,deme. sönme...
izlanda mahsulü elektronik müzik icracıları. sigur rós sevenler, allah'ın emri peygamberin kavliyle kendilerini de sevecektir; kaçar yok. böyle yer yer korku filmi müziği tadında karanlık ezgiler, yer yer anime neşesinde canlı melodiler falan, tarzlarını oturtmuş mülâyim ve kendi hâlinde bi' gruptur işte. çok sever sayarız. şöyle bir şey var mesela, şüphesiz alâkalıdır:
(bkz: the ghosts you draw on my back)
Tarihi çok eskiye uzanan mum ışığının adeta büyülü bir gücü vardır. insanda romantik duygular uyandırdığı gibi, tüm dinlerde ruhani bir yeri de vardır. Ayin ve adakların vazgeçilmez malzemesidir. Mum tarihin ilk icatlarından biridir. Mısır'da ve Girit adasında milattan 3000 yıl önceden kalma mumlar bulunmuştur ama en yaygın kullanışı ortaçağda Avrupa'da olmuştur. Tarihi bu kadar eski olup da günümüzde de popülaritesini yitirmeyen ve çok yaygın olarak kullanılan başka hiçbir şey yoktur.
Aslında mumun yapısı çok basittir ama yanma mekanizması o kadar basit değildir. Mumun yapısında iki ana eleman vardır. Birincisi yakıt görevini gören, bir çeşit balmumu, ikincisi de emici özelliği olan bir çeşit sicim, yani fitil. Fitilin emici özelliği çok önemlidir. Çünkü mumun yanma sırrı burada gizlidir. Bu özellik gaz lambalarının fitillerinde de vardır ve onlar da aynı prensiple çalışırlar.
Elinize herhangi bir sicim alıp ucundan su dolu bir kaba daldırdığınızda suyun sicim tarafından emildiğini ve suyun sicim boyunca yukarı çıktığını renginin koyulaşmasından anlayabilirsiniz. işte fitil de mumun üst kısmında alevden dolayı eriyen balmumunu emerek üst kısmına taşır ve bu bölgede yanmanın devamını sağlar, yani burada asıl yanan ve ışığı veren fitil değil balmumunun kendisidir.
Parafin balmumları ham petrolden yapılır, koyu bir hidrokarbon olup iyi bir yanıcıdırlar. Çakmağı çakıp fitili tutuşturunca, mumun en üst tabakasının da erimesine ve dolayısıyla mekanizmanın çalışmaya başlamasına sebep olursunuz. Fitil, bu erimiş balmumunu yukarı aleve doğru taşır, balmumu alevin sıcaklığında buharlaşır ve tutuşur. Yanan şey aslında mumun katı kısmı olduğundan mum tümüyle yanıp bittiğinde geriye pek bir şey kalmaz.
Mum yapmada en çok arı balmumu, benzin üretiminde petrolden çıkan bir yan ürün olan parafin veya bitkisel ve hayvansal yağlardan yapılan 'stearin' kullanılır. Günümüzde en fazla kullanılan mumlar bunların karışımı ile elde edilmektedir. Mumlar çekme yöntemi ile, dökülerek veya pres edilerek yapılıyor. Her şey tamamlandıktan sonra boya banyolarına sokulurlar ve en sonunda da parlaklık kazandırmak için soğuk suya daldırılırlar.
"şarkının adı mum, mumda hep şeyi düşünmüştüm; büyük ateşler çabuk farkedilir, çabuk söndürülür. ancak mum gibi çok önemsiz bir ateş, üzerinde kimse durmaz bile, o yanar durur. elektirikler gelir, söndürmeyi bile akıl edemezsiniz. bu şarkıdaki mum da onun gibi bir mum. içimizde yanan ve farkedilmeyen şeyleri söylüyor.
' sen içimdeki küçük mum
hala sönmedin yanıyor musun?
gündüz aydınlıkta kaybolur
gece yatınca karşımdasın. ' "
múm diye yazlıan moom diye okunan 1997'den beri minimalist ve deneysel pop yapan izlandalı grup. geçen sene istanbula gelmişlerdi. çok sevimli şarkıları olan sevimli gruptur. dinleyenler sigur ros dinginliğini bulur ama kesinlikle fazladan bir minimalizm hakim.
Bir fitilin etrafına erimiş bal mumu, içyağı, stearik asit veya parafin dökülerek genellikle silindir biçiminde dondurulan ince, uzun aydınlatma aracı.