Gözün gördüğü ve farkında bile olmadığımız saniyelik görüntüleri bile Beynimizin derleyip toparlayıp kurguladığı rüyalara verilmiş zekice bir örnek. hem rahatsızlık duyduğunuz hem de bakmaktan kendinizi alamadığınız sokaktaki bir hayvan leşi gibi, duvarın ardından aniden çıkıveren çirkin görüntü. izlenmemesi kayıp degil.
Bir David Lynch filmidir. Beyin yakar neyin ne olduğunu anlayamazsınız 2 kere izlemek hatta bulunabilirse izleyenlerin yorumlarını, detaylı incelemelerini okumak gerekebilir. filmde sahnede yere düşen kadının söylediği şarkıya da buradan ulaşabilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=xrC3Bf-CvHU
Bir diğer kafa yakan David Lynch filmi için (bkz: Lost Highway)
Şişirilmiş balon bir film. Sırf Sonunu görebilmek için sıkıla sıkıla izledim. Film hiç de akıcı değil. Sanrılar, yanılgılar ve kadınların iç dünyasındaki lezbiyenlik konusunu işliyor. Heba edecek vaktiniz varsa izleyin.
Böyle bir filme nasıl bu kadar az entry girilir? Belki başka başlıkları vardır bilemiyorum. ama ne de olsa aramaya inanmak diye bir şey de var.
bu filmi nasıl tanımlamam gerektiğine emin değilim. şunu söyleyebilirim ki izlediğim en başarılı filmlerden. filmin etkisinden halen kurtulabilmiş değilim. çünkü film beyninizi ciddi beceriyor. parçaları birleştirdiğimde bu entry'e devam edeceğim.
david lynch deyince ilk akla gelen film olmasına rağmen benim nazarımda the straight story nin tırnağı olamayacak bir simsegesel ve imgesel düzüşmesi filmi.