şair mi daha kudretli, padişah mı? muhibbi mi daha muhteşem, süleyman mı?
süleyman ne vakit kanunî oluyordu, ne vakit muhibbi?
bir aşk ve iktidar adamı.
bir bilek, bir cihan, bir padişah.
kalbiyle şair, aklı ve zekâsıyla hükümdar!
osmanlı'nın en haşmetli padişahı, sultanlar sultanı, akdeniz, karadeniz, anadolu ve rum ülkesinin sahibi.
üstünde yükseldiği mülkü şiirle taçlandıran eşsiz insan.
ve o bir şair...
osmanlı'nın en "muhteşem" hükümdarıdır o.
46 yıl boyunca dünyanın en büyük iparatorluğunu yönetmiş, bunun on yılı aşkın bölümünü istanbul'dan uzakta, seferlerde geçirmiş ve nihayet yine bir sefer esnasında vefat etmiş, ömrünü ekseriya at sırtında, karargâh otağında, yolda, muhasarada ve savaşta geçirmiştir.
bu sürede, elbette çok şiir yazmıştır.
şiir yazmıştır, çünkü sözü şiir biçiminde söylemeyi üstün tutmuştur.
şiir yazmıştır, çünkü doğu medeniyetinin hükümdarları kılıç kadar söz ile de birbirlerine üstün gelmek istemişlerdir.
şiir yazmıştır, çünkü çevresindeki insanların kaç kırat söz söylediklerini anlamak istemiştir.
şiir yazmıştır, çünkü meclisinde zihinleri mest eden bade şiir olmuştur.
şiir yazmıştır, çünkü şairleri himaye etmeyi hz. peygamber sünneti bilmiştir.
ve nihayet şiir yazmıştır, çünkü âşıktır.
üzülürken, severken, ağlarken şiire sığınmak istemiştir.
şiirdeki adı muhibbi'dir.
ve muhibbi, yirmi altı şair hükümdarın en "muhteşem" olanıdır.
halk ozanları hariç (türkçe yazmışlardır) tüm padişahlar ve divan şairlerinin gözümde zerre değeri yoktur. fars ve arap ülkelerinde dahi bu kadarı olmadı. osmanlı işte, ilginç.