geberdi hala ortalığı karıştırıyolar belkı bişeylerden pay çıkarırız diye. sivas katlıamında bu orospu çoçuğu varmıydı vardı ölüsünü siktiğim piçi şimdi cehennemde sonsuza kadar yan.
5 sene önce kafalarda soru işaretleri bırakarak, bir helikopter kazasında hayatını kaybeden eski bbp genel başkanıdır. gülen cemaatinin parmağı olduğu yönünde iddialar vardır.
hiç kimseyi öldürmemiş , yalan dolan fırıldak çevirmemiş, maraş ve sivas olayları ile alakası bulunmayan adam gibi adam. mekanı cennet ruhu şad olsun... bilip bilmeden konuşan dallamaların çamur atmasıyla kirlenmeyecek kadar temizdir reis. Ona laf atan diller kopsun...
Elinde silah, Komünist avına çıktığın ta o ilk günlerden beri seni tanıyordum.
Önce Ankara'da sonra istanbul'da ve tüm bir ülkede kana bulamadığın sokak, kahvehane, okul avlusu, fabrika önü kalmamıştı.
...
Ev baskınları yaptın, kör karanlıklarda.
Boğarak öldürdüğün arkadaşlarımın üstüne, kurşun yağdırmak marifetlerin arasındaydı.
Bahçelievler'de yedi canıma sen kıydın.
Ellerine bulaşmış insan kanıyla, yüzünü yıkıyordun her sabah.
Sarkık bıyıkların, yaz kış üstünden çıkarmadığın kara ceketin, korkak - hain sinsi, kan oturmuş bakışların, gözümün önünden hiç gitmedi.
16 Mart katliamında kardeşlerimin üstüne kurşun yağdıranların başında sen vardın.
1979 kışında, Ankara Ziraat Fakültesi öğrencisi, kayınbiraderim Sabit Torun’u Balgat'da evinin önünde pusu kurup, yaylım ateşine tutanların başında sen vardın.
Kalbura çevirdiğiniz o körpe bedendeki, yirmi bir kurşunun dört adedi, senin cinayet aletinden çıkmıştı.
Maraş’ı kana sen buladın.
Annelerimizin karnındaki bebeklerimizi katlettin.
Bir değil, beş değil, on değil yüzlerle canımızı ateşe verdin.
Yozgat, Çorum ve 93'te Sivas'da yine sen vardın.
Bir dağ başında, elinde silahın uluyan resimlerini anımsıyorum,
Madımak ateşe verildiğinde, “tahrik var” diyen yine senin ölüm kokulu sesindi.
Korkağın tekiydin.
Uçan kuştan, akan sudan, kararmış geceden, gündüz güneşten ve insan sesinden ödün patlardı.
Bu yüzden olsa gerek seni yalnız başına kimse görmedi!
sağ iken kendisine yüzde 1,5-2 civarında oy atılan ölünce herkes tarafından sanki yaşasa başbakan seçilecekmiş gibi davranılan parti lideridir. adamlığına diyecek tek bir kelam yoktur fakat birisi ölünce yalandan ona bir kıymet bir kutsallık bindirenlere diyecek çok laf var.
Ülkedeki sağ sol olaylarının alevi-sunni çatışmalarının günah keçisi ilan edilmek istenen asil şahsiyet. Ona korkak diyenler ankara üniversitesinde yürürken yüzüne bile bakamazdı. Asaleti ortalığı kavururdu. asker,polis vatandaş katili sözde halkçı özde eli kanlı komun terörisler sütten çıkma akkaşık gibi Muhsin Başkana laf atıyor. Güldürmeyin kendinize defolup gidin kendi çöplüğünüze.
sivasta, maraşta, çorumda yaktığı canların aksine, dağ başında buz tutarak gebermiştir. eceliyle ölmediğine sevindiğim nadir insanlardan biridir. mekanı cennet falan olmasın. neden bu kadar sevildiğine de anlam veremediğim biridir de ayrıca.
5,5 yılı hücrede olmak üzere 7,5 yıl hapis hayatı yaşamış ancak devletine tek bir kem söz etmemiş birisinin devlet sevgisini ve saygısını, aynı devlet dondurucu soğukta tekrar sınamıştır. ancak bu sefer sabır taşı çatlamadan kalp durmuş dil susmuştur. fakat o kalp durmasa o dil susmasa yine isyan olmayacağı hakikattir. kendisindeki bu duruş, vefatından sonra da kendisini örnek alanlarca korunmuştur.
vefatı ile birlikte ismi hep istismar konusu edilmiştir. kimi hükümet üyeleri kendi politikalarına meşruiyet kazandırmak için onu kullanmış kimi partili-ocaklı onun isminin arkasına sığınarak nam yürütmüştür.
ismi o kadar büyüktür ki herkes o isimden bir nebze pay sahibi olabilmektedir.
ancak muhsin başkanı siyasette öksüz bırakan kendisini ve düşüncelerini iyi bir şekilde tanıtabileceği yazılı-görsel medyaya sahip olamaması ve kendi kadrolarında da onu takdim edecek meziyette insanların çok az olmasıdır. işte bu da tam bir kader mahkumluğudur. öyle ki 7,5 yıllık mamak mahkumluğunu da aşan derecede bir durumdur.
medya kendisini sadece menfi durumlarda ya da kendi değirmenine su taşıması şartı ile takdim etmiştir. bütün bu sebeplerden dolayı da o anlaşılmaya muhtaçtır. türkinsanı onu tanımaya muhtaçtır. araştırmaya,çözümlemeye,tartışmaya muhtaçtır. zira o bu anadolu toprağının çocuğudur. bir partinin bir ocağın değil.
ismi şu an dahi hükümet-cemaatkavgasında geçen,video-kaset ha yayınlandı ha yayınlanacak diyerek siyasete malzeme edinen kişidir. yetmez mi bu kadar istismar? yetmez mi artık?
yazdıkça yazası geliyor insanın fakat parmaklarım tuşları ezse de ekran kelimeler ile dolup taşsa da yetmiyor hiçbir şey...
inşallah cennettesindir başkanım şu an.. o gülüşün ile dinleniyorsundur inşallah ağaçların altında,suların şırıltısında...
Gençliğinde afilli bir delikanlı olan siyaseten hataları olmuş olsa da samimi ve temiz bir anadolu insanı intibası uyandırmış şaibeli bir ölümle sonsuzluğu uzanmış mümtaz şahsiyet.