türk sinemasının en iyisi denilebilecek bir yavuz turgul filmidir. hüzünle birlikte tebessüm ettiren sahneleri mevcuttur. ahanda bir örnek:
muhsin bey'in külüstür arabasının içinde gidilmektedir...
muhsin bey'in yavuklusu kadın: sarımsak kokuyor bu araba. birisi sarımsak yemiş. hiç de sevmem sarımsak kokusunu.
muhsin bey: ben de.
ali nazik: ben de. (ulan sen yemişsin sarımsağı!)
çiçekler ölmüş... hepsi... eskiden bir yer ayarlardın güneşi iyiyse, yerini de sevdiyse ne biçim açardı. şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı... suni gübre istiyorlar. bir iki gram potas koyunca bir coşuyor namussuzlar ama sonra... ölüyorlar !!
Sinema tarihinin en iyi filmlerindendir. 80 sonrası toplumda yanlış şekilde tesmiye olunarak arabesk kültürü diye bilinen pop (günlük tüketim) kültürünün bizdeki tahribatı üzerine derin bir taşlamadır. Yavuz Turgul ve Şener Şen aynı kabusu görmüşler galiba yoksa bu başarı nedendir diye iç geçirdiğim bu kadar uyum ve böyle bir oyunculuk olamaz arkadaş diye diye günlerce kendimi ikna etmeye çalıştığım bir başyapıt.
katılabilmiş olsa, dönemin tüm oscar ödüllerini toplayacak başyapıt.
en iyi erkek oyuncu: şener şen
en iyi yardımcı oyuncu: uğur yücel ve sönmez yıkılmaz
.................
.................
.................
liste böyle uzar giderdi.
--spoiler--
çiçekler ölmüş... hepsi... eskiden bir yer ayarlardın güneşi iyiyse yerini de sevdiyse ne biçim açardı. şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı... suni gübre istiyorlar. bir iki gr potas koyunca bir coşuyor namussuzlar ama sonra... ölüyorlar...
--spoiler--
hapisten çıktıktan sonra tekrar eve dönünce muhsin bey yine çiçekleriyle konuşur. günümüz dünyası ancak bu kadar güzel betimlenebilir.
izlediğim en güzel türk filmlerinin başında gelir muhsin bey.*
şener şen'in deyimiyle;
"muhsin beyler her zaman var olacak. dünyanın her yerinde, her kentinde, her dönemde. kendi değerlerine saygılı, sıkı sıkıya bağlı olup da zamana ayak uyduramayan, biraz da geride kalmış bir adamın zamanın değerleriyle mücadelesidir muhsin bey."
filmin hikayesini anlatan şöyle bir şey var bir de:
Yavuz Turgul sinema eleştirmenlerince ilk filmi Fahriye Abla’dan (1984) sonra; daha başarılı bir film, oturmuş bir sinema dili ile yani Muhsin Bey’le (1986) geri dönmüş oluyor.
Muhsin Bey en başarılı filmlerinden birisidir Turgul’un. Turgul’un müthiş senaryo ve yönetimi, Şener Şen’in oyunculuğu ile birleşince ortaya böyle güzel bir seyirlik çıkmış oluyor.
Her karesinde samimiyet, insancıl bakış acısı, yitip giden değerlere, bizden olan değerlere özlem, aşk ve umut vardır özetle. Film, 1987’de Antalya Altın Portakal’da En iyi Film ödülünü alarak da taçlandırır bu başarısını; ama asıl başarı zaten yakalanmış, halka mesaj iletilmiştir…
gündüz t.v. karşında uyukuyadalarken bu filmdi vardı, uyandım yine aynı film, aynı sahne. allahım hiç zaman geçmemiş gibi. cine5 in aynı günde iki kez izleyicelere sunduğu film.
çok geç izleme şerefine nail olduğum film. tadı damağımda kalan izlediğim en iyi türk filmi. şener şen ve uğur yücel muazzam oyunculukları ile adeta baş döndürüyor. sevda hanım* kendine aşık ediyor.
kısaca muhsin bey arabesk müziğe karşı savaş verir ali nazik'i arabesk müziğe kaptırmamak ister.
hapisten çıkan muhsin bey evinde solmuş çiçeklerini bulduğunda;
çiçekler ölmüş. hepsi. eskiden bir yer ayarlardın, güneşi iyiyse yerini de sevdiyse ne biçim açardı. şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı. suni gübre istiyorlar, 1-2 gram potas koyunca bir coşuyor namussuzlar ama sonra. ölüyorlar
ali nazik'i pavyonda arabesk söylerken gördüğünde ki sahne efsanedir. kulise girdiğinde şöyle bir konuşma geçiyor aralarında.
muhsin bey: arabeske başlamışsın...
ali nazik: ee istiyiler. türkü, arabesk.
muhsin bey: ibrahim gibi!
..
..
..
muhsin bey: bu çocuğa yazık değil mi sevda hanım?
ali nazik: agam kusura bakma kendimi kurtarmam lazım.
(muhsin bey sağına soluna bakar, ortamı süzer ve hafif bir tebessümle)
muhsin bey: kurtardın mı bari?
(arkasını döner ve gider.)
dışarıda arabasının başında ağlarken sevda hanımın sesini duyar hemen göz yaşlarını siler.
sevda hanım: bizde gelebilir miyiz?
muhsin bey: önce o kafandaki şeyi çıkar.
sırf bu saate şu entryi girmek için yataktan kalktım. ulan şu film ki türkiye sinema sektörünün en güzel filmi. adam akıllı kalite de hiç mi bir yere koyulmaz lan. bu interneti ne s.kime kullanıyoruz biz o zaman.kiminin sesi önden geliyor, kimini hesap makinesi ile çekmişler, para verip alayım desen dışarıda da bulamazsın. ne biçim insanlarız anlamak mümkün değil, milli servet lan bu, bu kadar köşeye atılamaz.anca televizyonda kıytırık bir kanalda denk gelince mi adam gibi izlemek zorundayız.
az önce izlediğim ve gerçekten çok kral bir filmdir.
Arabesk'in yükselen trendine karşılık türkü nota ve eğitimli sesi savunan muhsin bey , bunu urfadan istanbula gelen ali nazik üzerinde de uygulamak istemiştir.
Hatta bunun için hapse bile düşmüştür.
Ama sonunda kaybeden yine muhsin bey olmuştur.
film Muhsin bey'in dramını aynı zamanda arabeskin türküye galip gelişini dramatik bir biçimde işlemiştir.
bu aralar akbank reklamlarında da bahsi geçen, yeşilçamın en güzide karakterlerinden, her şarkıcının nota bilmesi gerektiğini savunan çiçeklere düşkün menajer.
