Sayın Genel Başkanım, Aksekili Ali Çavuş haklı, sizin işiniz zor. Otuz beş yıldır siyasettesiniz, bir tane yolsuzluk dosyanız yok, 60 bin dolarlık saatiniz yok, oğlunuzun gemisi yok! Siz, 12 Eylülden sonra Zincirbozan'da hapse girersiniz ama halkı kin ve nefrete sürükleyen şiirler okumazsınız! Çocuklarınıza burs verecek tanıdık iş adamı arkadaşlarınız da yok! Vallahi işiniz zor sizin Genel Başkanım!
konuşmasının sonlarında, bu cümlelerle yalanmadık yerini bırakmadığı sayın(!) genel başkanı, ''28 Şubat, bin yıl sürecektir'' diyen zihniyetin getirdiği katsayı engeli'nin en ateşli savunucusu, bayraktarı değil mi?
halbuki bizzat kendi kaleminden çıkan özgeçmişine göz atalım: '' (...) yalova endüstri meslek lisesi torna-tesviye bölümü'ne girdi. (...)''.
bundan çok değil, yalnızca ''1999-günümüz'' süre diliminde öss'ye girmiş olsaydı, fizik öğretmenliği bölümünden mezun olabilecek miydi? bırakın mezun olmayı, türkiye çapında derece yapmış olsa bile fizik öğretmenliği bölümüne yerleşebilecek miydi?
oysa şimdi kendisi katsayı adaletsizliğinin, safsatasının önündeki en büyük engel olan partinin üyesi, milletvekili değil mi?
ortağı olduğu dersaneye devam eden meslek lisesi öğrencileri ve mezunlarına nasıl anlatıyor acaba bu durumu? bir taraftan onların küçücük umutlarını paraya çevirip, yüzlerine gülerken diğer taraftan sahip olduğu siyasi görüşünün apayrı istikamette olması riyakarlıktan başka nedir? insanları kandırmak, insanları aptal yerine koymak değil midir? ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. tribünlere oynamakla olmuyor. saman alevi misali birkaç gün ayarmatör deyü zikrediliyor, sonra unutulup gidiyor sizin gibi nice insanlar.
güzel ayar vermiş. sonunda deniz baykal'ı karıştırmasa daha güzel olurmuş. olsun ama yine de, akp iktidarının 7 yılda yaptıklarını 10 dakikada öyle güzel özetledi ki helal olsun.
muharrem ince konuşmasını yaparken bir ara başbakan bülent arınç'a dönerek bi'şeyler söylüyor. umarım 1-2 hafta içinde muharrem ince ergenekondan yargılanmaz.
baykalın on yılda yapamadığını on dakika da yapmış, dediklerimin aksini ispat ederseniz özür dileyeceğim diyerek söylediklerinin arkasında durmuştur. akplilere de sadece homurdanmak kalmıştır.
son dakikaya sıkıştırdığı methiye konuşmada abes dursa da, bu kısım haricinde gerek homurtulardan etkilenmeyip ayara devam etmesi, gerek bir anlık iniltiye dönüşen isyanın gelişine yapıştırdığı "sen git devlet hastanesinin röntgen cihazını boz, senin hastanene gelsinler" şeklindeki volesiyle "muhalefet nasıl yapılmalıdır" sorusuna güzel bir cevap veren 22. ve 23. dönem CHP yalova milletvekili.
7 yılın vermiş olduğu hazımsızlığı 12 dakikada kusarak rahatlamış chp yalova milletvekili.
tbmm'deki konuşmasını facebook'ta "aslanım benim" başlığıyla yayınlayanlar da muharrem ince'nin yaşamış olduğu rahatlığı tatmasa da bir nebze karınlarındaki şişliği 2011 genel seçimlerine kadar gidermişlerdir.
gelelim konuşmasına; chp yalova milletvekili muharrem ince, konuşmasına iyi hazırlanmış ancak planlama da bir yanlışlık vardı. konuşmasının başında padişahım çok yaşa demese de, zamanında türk lirasından şimdilerde istismarını yaptıkları atatürk'ün resimini kaldırıp kendi resmini koyduran, atatürk'ün silah arkadaşı olduğu kadar rakibi de olan ismet inönü'ye çok yaşa demiştir. aslında padişahtır ismet inönü. yeni tahta çıkan padişahların hutbe okutup adına para bastırdıklarını tarih ders kitaplarında okuduk, okuyoruz. sayın milletvekilimiz gazetelerin 3.sayfa haberlerinden birer derleme yaparak, 7 yıl içinde ölen, sakat kalmış, tecavüze uğramış, kansere yakalanmış, götünde basur çıkmış, midesi ağrımış, dişi ağrımış, ayak baş parmak tırnağı etine batmışların hepsini son 7 yıla dayandırarak, 2002 yılına kadar kimsenin bu hastalıklara yakalanmadığını vurgusunu yapmıştır.
bir chp geleneği olan ajitasyonu kullanma sanatını çok iyi yapabildiğini gördüğümüz sayın milletvekili; dalında bir yaprak görmedim usta misali çiftçiyi, memuru, emekliyi, doktoru, eczacıyı, biçkiciyi, işçiyi, dişçiyi kullanarak şovuna renk katmıştır. akp iktidarı dönemine kadar çiftçi altında mercedesle gezerken, memur residencelarda kalır, işçi tatil köylerinden çıkmazdı. emekli de ibiza adalarından aldığı villada emekliliğin tadını çıkarırdı.
özelleştirmenin adını babalar gibi sattınız diye değiştiren çok değerli(!) milletvekilimiz, her zaman çağdaşlıktan yana olan partisinin, çağdışı devirlerde kalan; fabrikatör devlet anlayışından bir türlü kurtulamamıştır. gericiler diyeceğim telif hakkı isteyeceksiniz. devlet özelleştirme yaptıysa kendi cebine atmadıya parayı. yine devletin kasasına, hazinesine, bankasına, yatırımcısına, ihracatçısına gitti bu para. değerinin altında sattınız dese yanında olacam olmasına da, tamamen kapalı devre muhalefet yapan bir milletvekilinin yanında olmak da işime gelmiyor açıkcası.
girişimci bakan çocuklarından bahseden sayın ince, milletvekili sıfatını kullanarak acaba kaç ihaleye adını koyup, kimleri hangi işlere soktu, hangi bağlantılara aracı olmuştur.
bu kadar konuşmayı birazda yalakalıkla soslandırıp genel başkanım çok yaşa diye bağıran sayın milletvekili artık tüm türkiye tarafından artık tanınmış, yetenek sizsiniz türkiye yarışmasından dereceye kalmıştır. artık parti içinde hangi görevlere yükseltilir, sonra ne zaman ayağı kaydırılır bilinmez. türkiye yeni şovmenini bulmuştur. kemal kılıçdaroğlu'la potaya girer, sonucu fotofiniş belirler.
bütçe görüşmelerinde yaptığı alehte konuşmasında bizlere uluyan akp lilerin olduğunu da gösteren milletvekili. her zaman düşündüğümü mecliste söylemesi çok güzeldi. iktidardan inince yüce divana meclisin önünden otobüsler kalkıp gidecek. toplama kampına gider gibi. bu yakışır zaten o topluluğa.
1 mart tezkeresi için chp'nin yaptığı konuşmadan sonra izlediğim en etkili konuşmaydı. evet konular bilindik şeyler, ama bilindik olmasına rağmen halkın ses çıkarmadığı şeyler.
1 mart tezkeresi demişken ne günlerdi ama . rte abd askeri ülkeye girsin diye, türk askeri ırak'ta savaşsın diye ne uğraşmıştı. gidip abd'de bunun için alacağımız paranın pazarlığını bile yapmıştı ( yalansa söyleyin )ama meclisten onay alamamıştı. 94 akp millet vekili red oyu vermişti. red oyu verenlerin çoğu artık milletvekili değil ama eminim huzurludurlar. işte bu arada muharrem ince'nin dediği gerçek ortaya çıkıyor. (bkz: amerika dan korktuğu kadar allah tan korkmayan akp)
çok yerinde tespitler yapabilen, herkesin görüp duyup nedense anlatamadığı derdini bütün vekil ve başanlara söyleyen, parti başkanı olsa oylarını bu tarz konuşmasıyla ikiye katlayabilecek başarılı bir vekildir.
tam da "ben bu partinin yeni lideri olacağım" diye mesajlar verecekken deniz baykal dan gelen "sakın!" el hareketinden sonra "hayatım boyunca bu partinin 2. adamı dahi olamamaya razıyım" tarzı yalakalıkla, ilk 11 dakikada yaptıgı muhteşem konuşmayı, özetlemeyi, ayarı kişisel artı ya çevirememiş milletvekili. böylelerini mecliste görmek güzel.
mecliste ne meclisti ama, aynısını ilkokulda biz hocalarımıza yapsak, dinlemiyoruz diye 1 verirdi karnemize. bi susun amına koyim de bi dinleyin, bi dinlemesi bilin.
bilinen en fakir milletvekilidir sanırım.* son yaptığı konuşmasıyla gündem oldu, iyi hoş söyledi de deniz baykal yalapşaplığı olmadı. hayır 35 yılda antalya'nın yarısına sahip olan bi adamdan bahsediyoruz. neyse konudan uzaklaşmayalım, yeni çığırtkanımız diyebilir miyiz? chp konuşmaktan bıkmadı. hayır bugün seçim olsa yine akp alıcak, neden ? adamlar konuşmuyor, yapıyor arkadaş. sessiz sedasız , iyi ve ya kötü tabiri caizse kafalarına göre al-sat falan filan yapıyorlar yani. bağrındıkları kadar iş güç yapsalar, çalışsalar hiç böyle olmaz, biliyorum.
yalovanın yüz akı eski bir eğitimcidir.deniz baykal'a yağcılık yapmasa daha da güzel bir adam olacak aslında.Gerçi deniz baykal akıllı adam yakında muharrem hocayı da harcar.
başarılı bir muhalif konuşmaydı.
aslında fazla bir şeye gerek yok işte. sokaktaki adam da, kadın da aynı şeyleri söylüyor. öyle afili cümleler beklemiyoruz mecliste. bu bile mutlu ediyor bizleri. değişik bir şeyler söyleniyor hükümet için. yoksa bir milletvekili olmuş adamın daha nitelikli altyapılı konuşması gerek ama biz bu küçük tavırlara bile razıyız şimdilik.
deniz baykal yalaklığı kısmı ise gereksiz. olmamış. büyüyü biraz bozdu ama gemicik hatırına şimdilik ve bir kerelik katlanılabilir gibi.