insanlara zulmeden ve hak olanı gizleyen tüm yüksek ego sahiplerinde, dikdatörlerde, yaptıklarından dolayı çeşitli hastalıklar meydana gelir. bu durum Firavunlaşmanın sonuçlarındandır. "o"ndan izinsiz kimse iman edemez, fikir belirtemez, eleştiremez.
"Ben sizin en yüce Rabbinizim!" dedi. (naziat/24)
ortada bir firavun var ise onun yanında onu haklı çıkaracak ve nemalanacak büyücüler (yandaşlar/çanak yalayıcılar) da vardır.
bu çanak yalayıcıların tek isteği firavundan faydalanmaktır;
"Büyücüler dört bir yandan toplanıp gelince, Firavun'a: “Eğer biz üstün gelirsek, doğrusu bize mükafat var mıdır?” dediler."
"Firavun, “Evet, hem o takdirde mutlaka bana yakın kimselerden olacaksınız” dedi."
(şu'ara/41/42)
Cumhurbaşkanına hakaret, halkı kin ve nefrete yöneltmek gibi ucu açık suçlamalarla yazdıklarından dolayı çok kolay bir şekilde tutuklanan, ceza alan insanları görmemizin bir sonucudur.
Kimliğimizin ancak polis istemiyle açığa çıktığı bir ortamda bile içimizden geçenleri dile getiremiyoruz. Kendi adıma girdiğim muhalif entryleri isim şahıs ismi kullanmayarak, hedef göstermemeyerek ironilerle yazıyorum.
insanların kendi tüzel kimlikleriyle paylaşımlar yaptığı facebook ve twitterda eskiden çok rahat bir şekilde akp yi eleştiren insanların artık cesur olamadıklarını görüyoruz.
Bu durum ülkede ifade özgürlüğünün nasıl bir noktaya geldiğini çok güzel bir şekilde açıklıyor aslında.
