dini kaideler bütününe saygı duymak başlıca şarttır.
ancak dünya koşulları incelendiğinde demokratların, özgürlükçü ve yeniliklere açık, muhafazakarların ise ortaçağdaki kilise yetkilerinin muhafazası düşüncesiyle (muhafazakar adı üstünde) bağnaz, tutucu, yeniliklere kapalı olduğunu görmekle beraber, ülkemizde bunun tam tersidir. sosyal demokratlar ülkemizde maalesef otokrasiyi, demokrasi diye yemiş yutmuşlardır. baskıcı, dayatmacı, elitisttirler. kendilerini aydın sanırlar. bu sanrı, kendileri gibi düşünmeyenleri, aptal, cahil yobaz diye isimlendirebilmeleri için bir hak olarak görürler. izledikleri bağnaz ve tutucu politika ile 1939 model beyinlerinde hala tek partili milli şef döneminin elitist ve otokratik düzeninin özlemiyle yanıp tutuşmaktadırlar. muhafazakar diye isimlendirilen dinine daha bağlı kesim ise yılardır dayatmacı ve baskıcı sistem altında ezilmenin verdiği içgüdüyle daha demokrat, daha özgürlükçü, dah ayeniliklere açık, ülkenin büyük yüzdesini oluşturan lokomotif gücüdürler. elitist çakma demokrat safrası, ağırlık yapıp, "top geçer adam geçmez.", "onlar ne diyorlarsa bizden hayır." anlayışlı muhalefet tutumu olmasa ülkenin gelişmesinin itici güüc olacaklardır. gel gör kü durum böyle dğeildir.
özetle muhafazakar ama neye göre kime göre hangi ülkede?
