eğer türkiye sınırları içerisinde bir muhabbet kuşuysan özellikle rakip takıma küfür ettirilmeye çalışılan, boncuk, cicikuş vs. gibi standart isimlere sahip olan ve cinsel hayatı pek de parlak olmayan bir muhabbet kuşusundur. ülkenin boktan koşulları muhabbet kuşlarını bile etkileyebiliyor.
-haftada bir kez değiştirilen bayat ve yosun tutmuş su içmek zorunda kalmak
- yem kabuklarının yemin içine karışması ve sahibinizin bunları yem zannedip o yemi günlerce değiştirmemesi, aç kalmak...
-eve misafir gelen küçük yaştaki gerizekalı çocukların gereğinden fazla ilgisi, sizi avuçlaması.
-sahibinizin yatmak bilmemesi, ışığı kapatmaması. en azından kafesinizin üstünü örtmeyi akıl edememesi sonucunda uykusuzluk çekmek.
-açık ve kalitesiz yem yemek zorunda kalmak.
-sahibinizin otu boku önünüze dayaması.
-sahibinizin sizi banyo yaptırmak için musluğun altına dayaması, avuçları arasında yaşam mücadelesi vermek.
senin boyutunda bir ağzı ve neredeyse kafan kadar dişleri olan bir sahibinin olması ve bu da yetmezmiş gibi sürekli seni o dev parmağının üzerine alıp aynı kelimeyi söylemesi.
24 saat babacım diye cıyaklamak, sahip ne duymak istiyorsa düzenli aralıklarla söyleyip onu mutlu etmek, ikide bir eve gelen misafirlerin aptal çocuklarının kafesin parmaklıklarından usanmadan sokulan parmaklarını tek tek didiklemek.
efendim günlerden bir gün fatma abla yine bizim evi derler toparlar annem ise muhtelif altın günlerinden birinde gezmektedir. gel zaman git zaman bizim fatma abla bakar ki çimen'in _kendisi muhabbet kuşumuz olur_ kafesi pek bir kirlenmiş. iyi niyet göstergesi olarak başlar kafesi temizlemeye. hızını alamamış olacak ki bu kuş bu kabın içinde yıkanmıyor diyerek önce hayvancağızı duşun altına sokar. sonra da aman hasta olur endişesi ile fönü dayar zavallının kafasına. biz ise bunlardan habersiz akşam çimen'de olan farklılığı sezer ancak bir mana veremeyiz ta ki veterinere gösterene kadar. zavvallı kuş şoka girmiş. tabi bu durum üzerine fatma abla bu akıllara durgunluk veren sahneyi bir bir anlatır bize. kendisinin yaratıcılığına(!)inanamazken sevgili çimen'de 3 4 gün içinde mevlasına kavuşur.
-sürekli olarak sahibinin parmağında ya da omzunda gezinmek.
-karşıda sürekli ayna olması ve aynalara küsememek.
-tırnakların ve gaganın başkası tarafından kesilmesi, bazen canın çok yanması.
-evde sürekli sigara içilmesi, dumandan boğulmak ve gıkını çıkarınca ''anaa öttü lan bu'' tepkisinde maruz kalıp daha da sevilmek. buna rağmen 4 s kuralını yürürlüğe koyamamak.
- tüm hayatını bir kafes içindeki iki çubuğun arasında hoplayarak geçirmek.
- karşı cins sanarak bir aynaya bakarak bir ömrü heba etmek
- zorla küfür ettirilmeye çalışmak ...
