sevdikleri zaman eşlerini ölümüne severler eğer bir muhabbet kuşunun eşi ölür ise depresyona girer yemeden içmeden kesilirler ve sonunda hastalanıp ölürler eşleri olmadan yaşayamazlar.
balkona çıkardım hava alsın ben de o ara duşa gireyim dedim, orospu evladı kedinin biri kafese vura vura yere düşürmüş açılan kapaktan da kuş kaçmış. nerede sokak kedisi var anasını sikeyim.
Muhabbet kuşları
Muhabbet kuşları değil mi bu öten
Kızılcıklar oldu Bu kaçıncı tren
Sezen aksu'nun "muhabbet kuşları" şarkısında da adı geçen, muhabbet kuşunun, Sadece erkeklerinin konuştuğu sanılsada, dişisi de konuşurmuş, aslında. Böyle sanılmasının sebebi, konuşanların genelde, erkek olmalarıymış. Bununda sebebi, erkeklerin kur yaptıklarından, daha yatkın olmalarıymış konuşmaya, aslında.
Bu hayvan en tatlı şey olabilir
Eskiden vardı kuşumuz
En çok bi parmagimdayken diğer elimin parmağını bi ayağının önüne atıp merhaba yapmayı tokalasmayi seviyordum.
tüyleri yolunup içi temizlendikten sonra şişlere 4er tane takılıp üzerine ayçiçek yağı kekik pulbiber tuz karışımı sürülür. 8 10 dakika mangalda pişince tamamdır.
Benim de vardı bir tane. Evlenmeden önce almıştım. Şu an babamda.
“Onu ben getirdim, evlenirken de götürürüm.” Dedim , babam “soluğu mahkemede alırsın.” Dedi . swhdüşünün ne kadar çok seviyoruz.
Abartmıyorum, bizimle yemek yer, kahvaltı yapar, hatta çay içer. Fotoğrafını bulursam ekleyeceğim. Hayvan çay içiyor çay!! Sabahları masaya bizden önce geçiyor.
oğlum bu kuş konuşuyor lan! hem de bayağı bildiğin düzgün türkçe konuşuyor. gagası var, diğer kuşlar gibi uçuyor da ama konuşabiliyor. nasıl duyup, hafızasına atıyor da konuşuyor gerçekten ibretlik. bu vesileyle dünyadaki bütün muhabbet kuşlarını tebrik ederim bu özelliklerinden dolayı. diğer kuşlar da bu kuşu örnek almalı. adam kendini geliştirmiş, sökmüş konuşmayı. helal olsun ne diyeyim.
Bizimkisinin adı turşu,
Corona yüzünden öksürükten korktuğumuzu anladı ve sinsice öksürüyor odada.
*bir de kafesin kapısı açıldığında öncelikle “çav bella”yı söylüyor sonra çıkıyor. Tuhaf bir ritüel. Kanına işlemiş.
şu hayatta en sevdiğim canlılardır. kuş beyinli derler birde ama geneli çok zekidir bu hayvanların. her sabah kahvaltıdan sonra ağzımdaki kırıntıları çıkarıp ona veririm. ınhh diye seslenince anında kırıntı vereceğimi anlar ve kafesin en kenarına kadar gelir. eğer vermezsem cak cak cak diye sinirli sinirli bağırır. bunalımda iseniz böyle güzel bir kuş edinin en kısa sürede.
iki kuşum vardı.
iki kişi oldukları, insan sevgisine ihtiyaç duymadıkları için bizi hiç sevmiyorlardı, dokunmamıza, öpmemize hiç izin vermiyorlardı, ele gelme gibi huyları hiç yoktu, iki kuş olduğundan konuşmayı da öğretememiştik ama biz onları yine de seviyorduk be. Tüm yabaniliklerine rağmen seviyorduk. Ötüşleri bile sessiz eve neşe katıyordu, daha ne olsun?Üç hafta önce birini gece yarısı ölü bulduk kafesinde. Diğer kuşumuz hastaydı ama ölen kuşumuz sağlıklı ve mutlu kuşumuz olmuştu. Çok şaşırmıştık, hiç beklemiyorduk ondan bunu. Biraz ağladım, o gece çok zor uyudum. iki saate yakın gözümü kırpamadım sanırım, aklımda hep o vardı. Sonra zaman akıyor, insan o anki hüznünü unutuyor. Şimdi zaten hasta olan kuşumuz çok ağırlaştı, çok kötüleşti. Çok uğraştık onu iyileştirmek için, antibiotik kullandık, vitamin kullandık, devasa kafesimizden çıkarıp dinlenmesi için minik bir kafese aldık. Ama yetmedi. Bugün dayanamadım artık onu o halde görmeye. Adeta kafeste yerde yatıyordu en son, kafasını oynatıp duruyordu, sanki aklını kaçırmıştı, korkunç bir haldeydi. Bakmaya dayanamıyordum, bakınca kahroluyordum. Bugün en son gitti evimizden, belki iyileşir emanet ettiğimiz yerde ama doğrusu çok da umudum yok benim. Ben en çok onun o haline dayanamadığım için bugün onu bırakmak zorunda kaldım.
Çok üzüldüm. Çok üzüldüm. Çünkü acı çekti, hem de çok. Diğer kuşumuz gibi aniden ölseydi bu kadar burulmazdı içim, bu kadar yanmazdı vicdanım.
Korkunç bir şeye tanıklık ettim aslında. O kadar minicik bir hayvanın çok acı çekmesine şahit oldum. Ama buna rağmen eğer bu kuşum ölürse(ki öleceğini düşünüyorum dediğim gibi. Çünkü çok kötüydü;Allah'ım, çok kötüydü.)tekrar kuş almam diyemiyorum. Diyemiyorum. Hayvanlar çok güzel çünkü, çok güzel.
Keşke sevgileri kadar çok olmasa acıları
