sıcacık, sevgi pıtırcığı, ilgi manyağı hayvanlardır. zorla kendilerini sevdirirler. gel gelelim, ileride akciğerlere verdiği zarar söylentisiyle korka korka seviyorum sapık herifi.
insanların zevk uğruna alıp kafeslere tıktığı zavallı hayvanlar. kendi anavatanlarında arkadaşlarıyla özgürce uçması, yaşaması gereken hayvanlar ticari kaygılarla neden kilometrelerce uzaklarda bir kafeste yaşamak zorunda bırakılır ki? insanoğlu ne kadar vicdansız!...
bir dönem neredeyse her evde olmazsa olmaz canlılardı. tetris kadar vazgeçilmezdi. ilginç bir durum aslında. hayvan beslemenin modasının da olduğuna tanık oldu bir nesil. ballı yemler, balık kemikleri, çıngıraklı aynalar asılırdı kafeslerin içine. sonra "bunların tüyleri ciğerlere yapışıp kistlere neden oluyormuş" sözleri yayıldı etrafa. kimileri bu yüzden vazgeçti kuş beslemekten. kimileri kuş öldükten sonra bir daha üzülmemek için kafesleri çürümeye terk etti. öyle yada böyle artık muhabbet kuşları evlerden uzaklaştı.
alpay'ın '97 tarihli güzel bir albümü. albümün kapağında bir kafes, kızıl bir gözkyüzü, uçuşan kuşlar ve bir alpay silüeti vardı hatta. şarkılar da en az albümün kapağı kadar güzeldi. hani kapağına bakılıp alınacak albümlerden.