Ne Mudanya'da ne de başka bir yerde kürtle Türklerle beraber savaşmamıştır. "Kürt Hasan" gibi deyişlerin olması hiçbir şeyi değiştirmez. Büyük ihtimalle güneydoğudan geldiği için kürt zannedilen birisinin o zaman soyadı kanunu olmadığı için lakabıyla birlikte yazılmasından ibarettir. Yoksa kürtlerle türklerin kardeşliği palavrasını bu saate kimse yutmaz.
haa ayrıca evet kürtlerin mudanya ile alakası yoktur. kendileri diyarbakırda, muş ta vs... mezopotamya izbe şehirlerinde görmek isteriz.
yıldıztepe'ye gitmeden, o güzelliği görmeden dönülmemesi gereken güzel bursa ilçesi. istanbul'a ulaşım da feribotla daha kolay artık. aynı zamanda havası tescillidir. astım hastalarına önerilir.
imralı ayısı'na ulaşımı sağlayan iskeleyi barındırır. eskiden insanların balık tutup çay kahve içtiği o güzel iskele sivillere kapatılmıştır. bebek katiline tahsis edilmiş o adaya ulaşmak için...
Bir bursa ilçesi. Şehir merkezine 45 dakika uzaklıkta bulunan bir balıkçı kasabasıdır. eskiden ido* iskelesi burada bulunmaktaydı. fakat şu anda kendisinden 15 dakika uzaklıkta olan*güzelyalı ya taşındı. sabahları imbat* ile uyanabilmeniz muhtemel olan şirin ufak kasaba. yazları izzet kaptan mehtap turları düzenlenir. mütareke müzesi meşhurdur. lider kokoreç ve plajıyla da ayrıca ünlüdür.
hayatım boyunca unutamayacağım anılarımı bana kazandıran, gecenin bir vakti allahın soğuğunda sahile inip yürüdüğüm, ev arkadaşımla sahilde banklara oturup kırmızı tuborg eşliğinde memleketi kurtardığım, sevgiliyle, eşle dostla evde toplanıp müstakil evin bahçesinde mangal yaptığım, sabahın beşinde evde tek başıma gitar tıngırdatırken karşı sokaktan polis çağrılmasına tanık olduğum, limanda balıkçı tuna abinin teknesiyle denize açılıp kafa dinlediğim, sınav zamanları can sıkıntısından evden çıkıp mevlana kebapta pide yediğim, tarihi yaşayanlar börekçisinden o inanılmaz lezzetteki böreklerden alabilmek için pazar sabahları erkenden kalkıp sıraya girdiğim, tekel bayi hakan abiden veresiye 5 litrelik fıçı bira aldığım, dostoyevski'nin romanlarının geçtiği yerlerin köhneliğini, orhan veli'nin istanbul hasretini ve özlemini, andy warhol'un eserlerindeki fetişizmi, özgürlüğü, tutsaklığı, aidiyeti, sorumluluk çerçevesinde yaptığım sorumsuzlukları, asla pişmanlık duymadığım ve hep sıcak bir tebessümle anımsayacağım aşklarımı bana yaşatan, öğrenciliğimin son yılını yaşadığım yer.
sahilinde şarap içilesi yer.
ama şarap şişeden içilecek,içilen şarabın için de tıpa olacak ve arabada içilecek,arkadaşlar olacak hepsi birbirinden sarhoş olacak *
yazları harika olan, insana moral veren; kışları ise insana kuru gelen ve mutsuzluğa sürükleyen bir ilçe..
kışı mevsiminin mudanya'da 1,5- 2 ay olduğu da unutulmamalıdır.
mudanya'da yağmur altında ıslanmanın da tadı başkadır.
en çok ölü veren ilçelerden biridir. emekli amcalar ve teyzeler emeklililiklerini yaşamaya mudanya'ya gelirler ve mudanya'da ölürler. ne de olsa havası güzeldir.
ayrıca 4-10 ağustos 2008 haftası 7 gün 7 gece festivalin olacağı ilçedir. mudanyalı olmamdan mütevelli bir kaç şebnem ferah dedikodusu duydum. bir de tiesto diyolar sözlük hadi bakalım inşallah...
bursa'nin şirin bir deniz kasabası. içinde tarih, kültür ve doğa barındıran yer. en güzel osmanlı evlerinin örneklerini görebileceğiniz bir ilçedir. bu evlerden en önemlisi mudanya mütareke evi müzesidir.
sahil yolunda gezerken bir yanınız çeşitli restoranlar, çay bahçeleri, bir yanınız da denizdir. zamanın durduğu anlar vardır ya, işte öyle bir yerdir mudanya.
Anlamadığım şekilde neredeyse herkesin kötülediği fakat gelmekten vazgeçemediği memleketim.Yazları nufusu 200bine ulaşır.Kışları 30bini bulmaz.Geçim kaynağı da zannedildiği gibi zeytin ya da balıkçılık değildir.Nufus yaşlı olduğundan emekli maaşları en önemli geçim kaynağıdır.Denizi kirlidir,bunu bilen yerli halk sadece güneşlenir.Kızları da türkiyenin en güzellerindendir.(zorla yazdım,başınızda bekleyen varsa sizde yazarsınız)
'halk plajı' olarak bilinen yeri, denize girilecek en son yerdir.*Petrol Ofisi Dolum Tesisleri sınırına 10 adım uzaklıktadir.üzerine bir de girişte 1 TL alınır.
edit: 1 ytl demişim zamanında, 3 ytl olmuş şimdi!!!
"ilçenin tarihi milattan önce 7. yüzyıla dayanır. ilk adının MYRLEA olduğu bilinmektedir. 12 iyon şehir devletinden olan Gemlik ve Erdekin de kurucusu Kolofonlular tarafından kurulmuştur. Zaman zaman işgale uğrayan şehir, Makedonya Hükümdarı 5. Filip (PHLIPOSS) tarafından yıkılmış ve yerine, APAMEIA adı ile yeni bir şehir inşa edilmiştir. Bu şehir de işgale uğramış ve imar edilerek MONTANIA adını almıştır. Şimdiki adı olan MUDANYAnın buradan geldiği sanılmaktadır.
Mudanya, 1321 yılında Orhan Bey tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Mudanya Kasabası, Mondros Mütarekesinden sonra, önce ingiliz istilasına uğramıştır. Fakat Jandarma Onbaşısı ŞÜKRÜ ÇAVUŞun ingiliz Deniz Piyadesinin çıkartma yaptığı iskelede ingiliz Ordusundan bir binbaşı bile bir eri öldürmesi üzerine bu işgal bir gün bile sürmemiştir. 25 Haziran 1920de gerçekleşen bu olaydan 11 gün sonra ingiliz ordusunun yerini Yunanlılar almıştır. Düşman işgali altında 2 yıldan uzun süre kalan Mudanya, 12 Eylül 1922 günü Yunan işgalinden kurtulmuştur.
Türk Kurtuluş Savaşını sona erdiren anlaşma 3- 11 Ekim 1922 tarihleri arasında yapılan konferans sonucunda Mudanyada imzalanmış ve Mudanya Mütarekesi adını almıştır."
yaz da kış da bir başka olur mudanya'da.. o buz gibi poyrazı bile sevdirir insana, sakin bir akşam sahilde, giritli mahallesinde amaçsızca dolaşmak her zaman özlenir..
mudanyadan yola devam edilip kumyaka (eski adı siye), trilye (yeni adı zeytinbağı ama yörede kimse zeytinbağı demez) ve hatta yalıçiftlik'in (eski bir rum köyüdür) de görülmesi, gezilmesi tavsiye edilir, hem buralara giderken izlenecek yol da insana müthiş huzur veren bir tarafı yemyeşil ağaçlarla kaplı tepeler bir tarafı da masmavi deniz olan güzel bir yoldur..