insanlar olarak anlayış göstermeyi beceremediğimiz bir psikoloji. midyelerin söz konusu günlerinde bazen tam birer hayvan gibi davrandıklarının ben de farkındayım ancak biraz daha anlayışlı olabileceğimizi düşünüyorum. her gün olan bir şey değil bu sonuçta. çektikleri acıyı bir tek onlar biliyor. peki iç dünyaları hakkında çok az şey bildiğimiz midyelere muayyen günlerinde nasıl yaklaşacağız?
öncelikle midyelerin kabuklu olmaları bizi yanıltmamalı. o sert kabuklarında gözle görülemeyecek boyutlardaki reseptörler bulunduruyorlar. bu reseptörler aracılığıyla kabuğun dışında olup bitenden haberdar oluyorlar. bu yüzden muayyen günündeki bir midyeye iştihayla yaklaşmamak, yanında tava, tarator, rakı gibi şeylerden bahsetmemek gerekiyor. bunun yanında inatçı kabukları çok zorlamamak, olup biteni akışına bırakmak en mantıklısı. zaten fiziksel ve psikolojik bir çöküş yaşayan midyeyle arayı limoni tutmamak da önemli bir nokta. zira her iki tarafta da kalıcı hasarlar oluşmasını istemeyiz.
gördüğünüz gibi midyeleri anlamak aslında hiç zor değil. biraz empati yetiyor.