işin anca bok atma tarafındasınız diyorum. o sekreter olmasa senin o muayene sıran saat kaçları bulur ? eğitimsiz cahil kişilik dediginiz sekreterler bu işin eğitimini alıp, hemoroidini o bilgisayara işleyip sana ilaç yazmada yardımcı personeldir. o olmasa vay efendim bi hastaneye gittim amk akşama kadar bi götüme baktıramadım vay efenim böyle sistem olmaz yok bilmem ne.
bu bölümde okuyan kişiler sadece on parmak yazı yazma, arşivleme gibi şeyler değil, aynı zamanda anatomi, hastalıklar bilgisi, meslek etiği, sağlık psikolojisi ve tıbbi terminoloji dersleri almaktadırlar. mezun olduklarında ise bu alan ile ilgili verilerin toplanması, yorumlanması, uygulanması ve sonuçların duyurulması aşamalarında toplumsal, bilimsel, kültürel ve etik değerlere uygun olarak hareket ederler.
tıbbi sekreterler orada o işi yapmasa, bütün bu iş yükü hekime kalır hale gelecektir. tanıların girilmesi, ilaçların yazılması vs.
hemen örnek vereyim; mitral kapak prolapsusu hastasıyım. arada bir eko çektirmem gerekiyor. kardiyologum bir yandan ultrasonu kalbime koyuyor, bir yandan da en uygun açıları bulmak için cihazın parametreleri ile uğraşıyor. perde arkasında bir tıbbi sekreter var, hekimim ölçtüğü değerleri sesli bir şekilde sekretere iletiyor ve sekreter bu verileri sisteme kaydediyor. aksi takdirde hekimin bunların hepsini teker teker aklında tutması yahut her ölçümde bir yere kaydedip daha sonra işleme devam etmesi gibi bir olasılık tarih öncesinde kaldı.
hem böyle atarlanıyorsunuz, sonra da vay efendim kuyruk bekledim, neden sıra bana gelmedi, nasıl doktorsun sen bi hastaya ne kadar vakit ayırıyorsun, acelem var, ocakta yemeğim var, arabayı kötü yere park ettim gibi saçma sapan sorular sorup/cümleler kurup ottan boktan sebeplerle doktora şiddete başvuruyorsunuz.
bu arada bu işi neden hemşireler yapmıyor dediğinizi de duyar gibiyim. onu da ben anlatmayayım, iyice gerizekalı yerine koymayayım sizi.
bir de bunların psikiyatri kliniğinde seans sırasında içeri de oturanları da vardır. küfür ettireceksiniz, edeyim o halde. be amına koduklarım, be sistemini siktiklerim. hadi dahiliye kliniğinde bu boku yiyorsun. bari psikiyatrinin içine etme. adı üstünde lan psikiyatri bu. götte çıkan çıbanı sıkmayacaksın adam sana kendini açacak, anlatacak. belki de ailesine açamadığını açacak.
oraya gelen kimse, belki de tecavüze uğruyan bir kız, belki de erkek. tam konuşacak, bir bakıyor ki karşı da soliterden gözlerini yeni kaldırmış o içine sıçtığım barkodlarını yapıştıran evde kalmış bir sekreter var ve kimi yavşak psikiyatrlar, o gelmişini geçmişini, ona tıp fakültesi okutanı siktiğim doktorları da hastayı tersliyorlar.
insanların kafasında şu düşünce yeni yeni yer ediyor özellikle psikolojik rahatsızlıklar da. psikiyatr her şeyimi rahatça anlatabileceğim tek kişi. ne kadar güzel değil mi? bu bir bilinçlenmenin göstergesidir. ama içeri bir giriyor ki kırmızı nescafe bardağını önüne almış bir sekreter ve bir doktor bozuntusu suratının olağanca memurvari çirkefliği ile hastaya bakıyor.
ben, bildiğiniz Histrionik kişilik bozukluğu olduğuna inandığım ve bundan emin de olduğum bir adamın psikiyatr olduğunu biliyorum hatta bu molozu yakinen tanıyorum da. yani iş sekreterden önce daha nerelere varıyor da diyecek söz yok.
ulan; cerrahpaşa tıp fakültesinin göğüs hastalıkları servisinin aylardır mr makinesi bozuk. dijital sisteme geçeceklermişmiş hahaha * lan siz kimi kandırıyorsunuz? burası üniversite hastanesi. üniversite hastanesi ne demek? semt polikliniği mi orası?
iki ucundan tut ahanda iki tarafı da boklu değnek.
özellikle psikiyatra falan gitmeyin, alın metamfetamini daha iyi.
------------------------------------------
ekleme yapalım, bir de sekreterden kasıt tıbbi dökümantasyon ve sekreterlik bölümü mezunu olanlar değildir. onlar olsa ne ala. gerçi psikiyatri de ne iş yapacak her durumda olmaması gerekir ama diğer birimler için bu adamlara ihtiyaç var ve devlet atamalarını yapmıyor.
bizim sekreterden kastımız;
--spoiler--
kız ayten ssk okmeydanına sekreterler alcaklarmış, barkod vercen zor iş değil, lise mezunu olduğun için aklıma geldi yol var yemek var sigorta var gir çalış sigortan işlesin bari çeyizi de yaparsın hem
--spoiler--
referanslı sekreterler bunlar. yani bildiğiniz sekreter. iş yerinde elinde avon katoloğu ile hastalar beklerken herkese, hemşirelere bir şeyler koklatan cinste bunlar. yemekhaneye kısır getiren tipler. hasta nedir, hasta pskilojisi nedir bilmez, aldığı uyduruk ''oryantasyon'' eğitimi ile firma tarafından hastaneye gönderilen kimseler.
ekmeklerini kazanıyorlar eyvallah, başım üstüme. amma bu iş böyle olmuyor...
Yaşı doktordan büyük olanların doktora fırça attığına şahit olunabilmektedir. Örnek:
-Günaydın nazan hanım,alalım ilk hastayı
-ilk hasta öldü Necmi (necmi dediği ürolog), saant 10.30 oldu nerede kaldın
-Tamam Nazan hanım trafik vardı o yüzden...
-Ya bırak allah aşkına sen gene gittin içtin değil mi cık cık cık.
Erkek doktor kadın bir hastaya bakacaksa kadın bir hemşire veya sekreter de çağırması gerekiyor zaten bize tıpta böyle öğretiyorlar. Dünyanın bnbir türlü hali var sen yine yanına çağır da bi şey yapmasa da olur o senin işini düzgün yaptığını gösterecek insan çünkü.
neden durduğunu hiç düşünmediniz değil mi a dostlar? söyleyeyim; eğer ki doktor tıbbi bi müdahale ya da muayene esnasında yapmasa dahi siz dışarda ya da şikayet ettiğiniz üste "tohtor beni elledi taciz etti tecavüz etti" diye yalan atmayasınız diye. doktorun yapmadığını kanıtlayacak biri olmalı işte!
yani biz sevgili hastalar yüzünden!
şimdiden yiyeceğim eksiler üzerine : siz öyle olmayabilirsiniz şekerim, ama insanlar iftiraya uğramasa bu kural konmazdı.
küçük bir yerde yaşıyorsanız sinir bozucu bir durumla karşı karşıya kalabilirsiniz. nitekim herkesin birbirini tanıdığı ya da o sekreterle karşılaşma olasılığı yüksek olan bir yerde yaşıyorsanız hele hele mahremiyet içeren bir hastalığınız varsa çok can sıkabilir. sonuçta doktor tıp aleminde. o bu mahremiyeti bir doktor gözüyle göreceği için sıkıntı yok ama o sekreter ve geneli hatta benim gördüklerimin hepsi kız. hem de daha liseyi henüz bitirmiş daha ergen muhabbetlerini yapabilecek kişiler. bunlar hastanede çalışıyorlar diye bir doktor gözüyle hastaya bakmaları mümkün değildir.
bir arkadaşımın başına geldi benim değil. kasık bölgesindeki kaşıntıdan dolayı doktora çıkmıştı kendisi. cildiye doktoruna çıkıyor bir bakıyor ki liseden bir kız arkadaşı doktorun yanında sekreter. ee ne desin şimdi kasıklarımda inanılmaz bir kaşıntı var. genital bölgeye doğru sirayet etmek üzere mi desin? doktor ne diyecek? elbette bi aç bakalım diyecek. garibim bizimki odaya girmiş bulundu. artık birşeyler uydurmak zorunda. çok terliyorum ne yapmam lazım diyerek işten sıyrılmış tabi içinden binlerce kez küfür ederek. ulan böyle bir şey olabilir mi? tamam doktora yardımcı oluyordur elbet ama tıpta mahremiyet denen bir şey var ve bu hastayla doktor arasında kalmak zorunda. bunun başka bir yolu bulunmalıdır. ne sikime böyle mal gibi hem de sınıfın en mal kızıydı bu kız. hee ne sikime orda öyle adamı zor duruma sokuyor bu sekreterler. buna bir an önce çare bulunmalı ve hasta mahremiyeti korunmalı. teşekkürler
es kaza bir yerde rastladığında yanındaki kaşar arkadaşıyla " şunun basuru var biliyo musun hem de kafam kadar ihihih" diyaloğu yaşaması muhtemel sekreterdir.
arkadaş bu ne salak, ne gerizekalıca bir sistemdir ya. Yani sağlık yönetim biriminde çalışan o kadar insan varken, o sekreterin muayene olan insanı rahatsız ettiğini; muayene olan insanın sekreterin yanında rahat rahat kendini ifade edemediğini nasıl kimse akıl etmez?
Doktor şikayetiniz nedir diye sorarken, sıçarken zorlanıyorum, basurum var, kabızım a.q 1 haftadır, yediklerimi hayvan gibi kusuyorum derken o sekreterin orada durmasını istemiyorum arkadaş. bu kadar basit, siktirsin gitsin başka bir odaya veya dışarı çıksın ben muayene olurken. Bir bok yedikleri de yok, doktor ilacın ismini söylüyor, kız da programdan buluyor. Sanki içerde atomu yeniden keşfediyor o sekreter a.q. Doktor sanki yapamayacak onun yaptığını. Mecbur muyum ben başkasının yanında derdimi, şikayetimi anlatmaya. Özeli de böyle devlet hastanesi de böyle. Sokayım böyle sisteme.