dinlenme tesislerinde yarım saatlik molanın 28 dakikası geçmiştir. muavin otobüse doğru gelir biran kendini mercedes 0403 ün sahibi sanarak sağa sola bakınır ve kaptan koltuğuna oturur, marşa basar aynalara falan bakar iki kez ııııın ııınn die ses çıkartır otobüsten, o an aklı başına gelir ve muavin olduğunu hatırlar, buyrun kaptan diyerek aşağıda yolcu kalmasın triplerine girer.
mikrofonu ağzına dayıyarak, sanki sarhoşmuş gibi "sayın yolcularımız şu anda x mola yerine varmış bulunmaktayız. mola süremiz 15 dakka olmakla birlikte süre sonunda araçlardaki yerinizi almanız önemle rica olunur" şeklinde konuşması örnek verilebilir.
kontur muavinleri için yolculara gıcık olmak vazgeçilmezdir. sanki o otobüste para vermeden seyahat ediyormuşsunuz gibi, sanki o muavin yaptığı işten para kazanmıyorda kırbaç usulü çalışıyormuş gibi tüm yol gıcık giderler herkese. hele yanınızda bir bayanla seyahat ediyorsanız otobüste sevişecekmişsiniz gibi davranırlar. yol boyu yanınızdan geçer. geçerken kolunuza falan çarpar.
otobüse, otobüs hareket ettikten sonra uçar adım binmeleri.
yolcu almak için yavaşlayan otobüsün durmasını beklemeden koşar adım arka kapıdan inmeleri.
hani araba kalkar da, karizmasını şofer beyin bilem imzaladığı; onayladığı muavin abimiz, yaz ayında buz gibi suyu, kış aylarında da, hizmette sınır tanımayan firması, yolcuları hastalanmasın deyü sıcak muhafaza ettiği suyu, eline alır ya, - eh tabii bir de onu içecek materyal lazım; değil mi!? - yanına da, plastik bardak alır, bir elinde su sişesi varkene, diğer elinde de o plastik bardakları peçeteye sarılı tutar; kıvrak hareketlerle,
- su içer misiniz beyfendi ?
- siz hanfendi? diyerekten, üzerine boca eder, muhtemel erikli şişesini; sonra da bardağı, hagi (bkz: gheorghe hagi) nin daşşah geçercesine çalımladığı bir fitbolcu gibi, kıvrak bir hereketle çalımlar diğer pet bardakları; işte bu harekete hasta olurum; aynı zamanda, genelleme olmasa da, bu harekette hemen hemen tüm muavin abilerim için geçerlidir.
