mübarek kendisinin yanında pek bir insancıl görünüyor şu kısa sürede yaptıklarından sonra. gider mi bilinmez ama gitse bile onbinlerce ölüyü ardında bırakacağa benziyor. kendisinden insan hakları ödülü alanlar an itibariyle sessiz.
ben bu adamın yerine olsam yağmacıların üzerine önce keskin nişancıları sonrada ağır makinalı tüfek kullananları sürerdim. 3-5 bin yağmacının ölümü 6 milyonluk ülkenin geleceği için ilaç gibi gelir.
bu adamı yıkmak bin ali ve mübarek'i yıkmak kadar kolay olmayacaktır.
kaddafi ordusuna dahi güvenmemekte ve afrika'nın diğer ülkelerinden getirdiği paralı askerleri muhalif gösterileri bastırmak için kullanmaktadır.
hal böyle olunca da paralı askerler halk malk dinlemeyip önüne geleni indiriyor.
kendisine karşı yapılan halk ayaklanmasında halka keskin nişancılarla saldırılması emrini veren ve tahminen şu ana kadar 200 kişinin öldüğü,yıkılması ve gitmesi hüsnü mübarek kadar kolay olmayan kişi.
italya'da saygın bir yeri olan para babası diktatör. libya'da yaşamış bir arkadaşımdan duyduğuma göre tüm ülkenin kaynaklarını kendine bağlamış italya'da 300 milyar dolar serveti olduğu yönünde. toplam serveti 800 milyar dolar.
ayaklanan halkla beraber meydanda çadır kurup, kendi getirdiği hükümet aleyhinde "evet ya, canımıza tak etti" şeklinde hesapta başkaldırı yapacak kadar komik bir insan kendisi.
tabii ilk günlerde " ne oluyo lan" şeklinde tepki veren halk da bunun ne yaptığını anladı çadırını başına yıktılar geçen gün.
geçen hafta çok gülmeme sebep olan diktatör. olay, başbakan erdoğan'ın libya'ya kendisine verilecek olan kaddafi insan hakları ödülü'nü almaya gitmesiydi.
böylece öğrenmiş olduk ki kaddafi insan hakları ödülü diye bir şey var. böyle bir şeyin varlığına mı gülersiniz, bunu kaddafi'nin vermesine mi, yoksa erdoğan'ın bunu ciddiye alıp ödülü almaya gitmesine mi ?
türkiye'de harp okulu okumuş libyalı 'diktatör'.
siyasi hayatı 2004 öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayrılmalı aslında.
şaşırtıcıdır 2004 oncesi ve dönüşümü sonrası yaptıkları.
ayrıca w.bush ve rte'ye insan hakları ödülü verecek kadar da barışa ve barış elçilerine(!) sahip çıkan siyasi.
http://cablegate.wikileak...2009/09/09TRIPOLI771.html
wikileaks belgelerine göre 35 basamaktan fazlasını çıkamıyormuş ayrıca su üzerinde ucuş yapmaktan da hoşlanmıyormuş. ukraynalı hemşiresini de her yere götürüyormuş.
12 yıl önce bir çadırda yapılan basın toplantısında erbakan'ı yerin dibine sokan devlet lideri.
(gün itibariyle tayyip erdoğan'la yaptığı toplantıda libya ya girişin vizesiz olacağı açıklandı.)
Her ne kadar çok tekin bir adam olmasa bile geçtiğimiz ay Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda söylediği bazı sözlere katılmadan edemediğim 40 yıldır iktidarda olan Libya lideri. Kaddafi, konuşmasında Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyi üyelerinin veto hakkına sahip olmasının Birleşmiş Milletler şartnamesine aykırı olduğunu söylemiş, Birleşmiş Milletler'i 1945 yılından bu yana geçen yaklaşık 65 yılda 65 savaşı önlemekte başarısız olmakla suçlamıştı. Daimi üyelerin veto hakkına da karşı çıkan Kaddafi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde bu hakkı elinde bulunduran ABD, Rusya, Çin, ingiltere ve Fransa'yı kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmekle suçlamıştı. Konuşmasını küçük ve büyük ülkeler eşit olmalı,bunun içinde kurum içinde ciddi reformlar yapılması gerektiğini söyleyerek noktalamıştı. Her ne kadar konuşmasının bitiminde elindeki birleşmiş milletler şartnamesinin yazılı olduğu kitapçığı BM kurul başkanı Ali treki'ye fırlatması aşırı bir davranış olsa da söylediklerinin yanlış olduğunu kimse söyleyemez.
paramla sizi döverim diyen libya devlet başkanı. bu ara avrupa liderlerinin bir çoğu peşinde koşuyor. önce fransa sonra italya bu aralar ingiltere ile dalga geçiyor.
gün itibariyle iktidarının 40. yılı münasebetiyle olsa gerek washington'da toplanan bm genel kurulunda ilk defa konuşma yapan konuşmasını domuz gribinin bir küresel komplodan ibaret olduğu konusundan girip birleşmiş milletlerin ikinci dünya savaşından sonra almanya'ya karşı kurulan bir oluşum olup şimdi ise ekonomik küreselleşmenin maşası olduğu kosundan çıkarak kurulu iyiden iyiye kahvehaneye çeviren diktatör.
bugün ak dediğine yarın kara diyebilecek libya lideri. ayrıca türkleri sevmez kıbrıs harekatındaki desteğinin tek sebebi amerika'Nın ambargo uygulamasıdır. abd'ye kafa tututorum demek için yapmıştır. günümüze göre örnek verirsek diyelim kıbrıs'a yeniden harekat düzenledik iran bize büyük ihtimalle destek vermez ama abd ambargo uyguluyorum derse iran bizim için seferber olur o hesap.
çölün ortasından çok büyük miktarlarda su çıkararak tarım yapan diktatör.
ayrıca zamanında yolcu uçakları için türkiye'den pilot isteyen, sonra da libya hava yolunda ve libya hava sahasında çalışmaya başlayan türk pilotların bulunduğu uçağa roket atarak silah denemesi yapan türk düşmanı.
ülkesini dev sunni göllerle zenginleştirmeyi planlayan ve bu sayede afrika'nın en gariban ülkelerinden işçi alarak yarattığı istihdamın yanında zengin petrol gelirleriyle büyüyen ülkesinin özellikle inşaat sektöründe türk müteahhiteri ihya etmekte olan devlet adamı.
italya'yı soykırımdan mahkum edilmesine de öncü olmuştur.
ne olursa olsun diktatördür. vahabi-mağrip karışımı değişik bir yaşamı vardır.
libya sokaklarında boy boy resimleri asılı olan devlet adamı. kendisi, elektik ve suyu halka bedava verir. benzin de sudan ucuz. ama halk gene fakir gene fakir. karizmatik ne de olsa.
