içişleri Bakanı Sayın Muammer Gülerin Taksim konusunda ilginç bir tutumu var. Meselâ istanbul valisi olduğu dönemde Taksimi 1 Mayıs kutlamalarına kapatıp her toplumsal olayda polisin aşırı güç kullanımı yüzünden çok eleştirilmişti. Tabi burada bunu kışkırtan illegal örgütlerin ve sendikaların payı büyük, ama konumuz dün ile bugün arasında bir çözümleme yapmaktır. Daha sonra Güler milletvekili olunca, Vali Hüseyin Mutlu döneminde 2 yıl üst üste Taksime 1 Mayısta izin verilmiş ve küçük çaplı olaylar dışında olumsuz bir durum yaşanmamıştır. Ama bu yıl Muammer Gülerin içişleri Bakanı olmasıyla yeniden Taksim 1 Mayısa kapatılmış ve istanbul gibi ayda 2 milyona yakın turistin geldiği bu dünya şehri kendisine yakışmayan görüntülere sahne olmuştur. Hep söylediğimiz gibi 1 Mayıs kutlamalarını, devlete meydan okuyanların ve devletin meydan okuduklarının bir savaş arenası ve inatlaşmasından kurtarmak gerekmektedir. Özgürlük ve demokrasi adına yola çıkmış ve bir çok ilki başarmış, vizyon sahibi Ak Partiye de yakışan budur.
iktidar ve ülke yönetimi el değiştirdiği halde bu değişime direnebilen yegane dirayet şahsiyetidir, üstüne üstlük iç işleri bakanlığı seviyesine de terfi ettiğine göre kökler derinlere de uzanmakta.
"Sosyal medya bir iletişim aracıdır, provokasyon aracı olarak kullanılmamalıdır. Sosyal medya kullanıcıları teyit etmeden okuduklarına inanmamalı" diye konuşmuş son olaylarla ilgili.
iyi güzel diyorsunuz da sayın bakanım biz de medyada reyhanlı olayının istihbaratını almıştık diye açıklama yapan bir bakanın hala o koltukta oturmasını doğru bulmuyoruz. ama hala oturuyor.
engellenmiş haber alma özgürlüğünde naparsın bu tür tuhaflıklar oluyor, biz idare ediyoruz siz de öğrenin hazmedilemeyeni idare edivermesini be.
he bu kasdettiğiniz provoke şeyleri tahmin edebildiğim için böyle dedim yoksa normalde doğru...
febeli taraftarın alınmadığı inönüdeki bir derbide beşiktaş taraftarı maç boyu vali istifa diye bağırdığı için maçtan sonraki demecinde öfkeli haliyle konuşması aşırı komik olan zamanın istanbul valisi.