aynı zamanda leydilerin sapık olduğu oyun. sarranid sultanlığından bir leydiyle ziyafette görüşdüydüm kız bildiğin kapalı anadolu kadını gibi giyinikti. lakin beni özel ziyaretine çağırıp baş başa kaldığımızda kız leydilikten çıktı bildiğin hilal cebeciye bağladı. yanımda bikiniyle takılıyor. o değilde bi lord felan görücek olan bana olacak arkadaş ya.
ortaçağ'ı kendinizle bütünleştiren, müzikleriyle sanki o savaşı gerçekten sen yapıyormuşsun hissi veren oyundur. muhteşem bir ruh haline bürünmenizi sağlayan, feodalizmi, ortaçağ halklarının ne kadar yorgun ve ezilmiş olduğunu anlamanızı gösteren bir başyapıttır. o korkunç büyüklükteki kalelerde, köyünden koparılıp getirilen delikanlıların delilerce savaşmasını, lordların ne kadar rahat yaşamları olduğunu görmenizi sağlar. hanlara girdiğinizde başlayan müziklerde, ortaçağ'ın o eski kokusunu alırsınız. kimi zaman eski tahta masa üzerinde duran çeyrek somun, ocağın üstünde pişen sanki şifa kokan ve dumanı üstünde o yemek ya da pencereden yansıyan o ışık seni ortaçağ'ın tam merkezinde kılar. hep uzak diyarlardan 2-3 günde gelen haberler, hiç bilinemeyen efsanevi olayların tadı beyninize işler sanki...
oyunu türkler yaptı diye övmek istemiyorum ama tam aranan beklenen oyunlardan biriydi şahsen büyülü, sihirli, skilli, oyunlar yerine gerçekte var olmuş savaşları birebir oynamak çok daha aranan bir beklentiydi. oyunun türkçe dil desteğine sahip olması küçük büyük herkesin oyundan keyif almasını sağlamıştır.
not: oyunu türk programcılar yaptı ama malesef bu arkadaşarın maaş aldıkları firma (bkz: tale worlds) yabancıdır. ilk çıkardıkları versiyonda türkçe dil desteği bile yoktu. keske millet olarak bu arkadaşlarımızı kazanabilseydik gerekli desteği verebilseydik.
kısacası her boku yaptım e allahsız tonju baba 1 yıl içinde evlenmek ne lan ! nişanı takmışım zaten ayasu' ya 4-5 ay nişanlılık yetmez mi ?? * adam 1 yıl içinde evlendirecek bizi dur bakalım ondan sonra kergit asileri devletini kurmayı planlıyorum. *
rpg ögeleri biraz olsun geliştirilse ve daha derin bir hikaye kurgulansa ortada skyrim ,dragon age bırakmayacak oyundur.
ama işte yok arkadaş illa saçma sapan fire and sword ,napoleon wars çıkarsınlar.
sarranid okçusunu öldürdüğüm halde kendimi müslüman katili suçluluğu hissetttiren oyundur. aslında bu oyun hiçbir dini yansıtmadan yapılmıştır. diyaloglarda tanrı diye geçiyor ve biliyorsunuz ki tanrı genel bir kelimedir. (tanrı yoktur Allah vardır diyen yobazlara burdan kapak yolluyorum).
bağımlı yapmaya zorlayan oyun olmasıyla beraber gözlük takmamın yegane sebebidir. müthiş bir oyun ancak daha iyi olabilirdi (yurdum insanı kafa yormak istememiş ama iyi oyun yapmış).
tam da lady gaeta uğruna duel eyleyip, save edip kapattığım anda sol frame de görünce irkildiğim oyundur. acaba yarı uykulu halde ben mi hortlattım bu başlığı diye. neyse ki ben değilmişim, şu saatte yalnız da değilmişim lordlar kamarasında.
singleplayer modundan sıkıldıktan sonra çoklu oyuncu savaşlarına başladığım oyun. sırf gelen kılıç darbelerini doğru dürüst bloklamak için 4 haftamı verdim. anam ağladı resmen... çoklu oyunculuktan çıkıp, tek kişilik senaryoya girince calradia'nın spartacus'ü gibi birşey oluyorsunuz. karşınıza çıkan iki parça halinde ayrılıyor. *
güzel bir savaş oyunu. bu oyunu oynayan iyi bilen biri bana yardımcı olabilir mi? birkaç sorum var. oyuna başladıktan 10 dk sonra tıkanıyorum. bu oyunun amacı tam olarak ne? bozkırda çapulcu doğramaktan,etrafta gezmekten başka birşey yapamıyorum. lordlardan görev almaya gidiyorum kalede olmuyorlar. belli bir süreden sonra gönüllüde toplayamıyorum..
masaüstümden bana el sallayan oyundur kendisi. yarramı yesin. kral graveth'e buradan selam olsun. o siktiğim 300 kişiyi nereden buluyorsun bre allahsız!