herkes morgu terkettikten sonra, tabuttaki ölülerin tabutlara vurarak konuşmalarını sağladıkları alfabe. örnek vermek gerekirse: 3 kısa 1 uzun "ortam müsait", 2 kısa 2 uzun "hadi çıkalım", 1 kısa 1 uzun "sana pamuk tıktılar mı" vs.
kısım 1:
Konuşmuyordum, ellerim uzandı orga
Gözümle gördüğüm delalet oldu kalbe yonga
uzuvlarım uyuştu, soluklandım yavaşça
Çok soğuktu sedye demiri, vardığında morga
Dalgalar kıyımda coştu, elimdeydi künyesi
Aslında çok kolayca, kül olmuştu fünyesi
Pek huzurlu görünüyordu, göç ettiği dünyevi
Hayatın arkası soğuk bi' ceset bölmesi
Bünyesinde saklı, çocukluğunun bilyesi
Hayatı öyle yaşadı, çok kolaydı gülmesi
ilk görüşte düşman oldum, ama beni çok severdi
Çok geç oldu, yakın tarihime dönmesi
Doktorum sanardı, hastanenin birinde
ikinci gecede kaçardım, olsaydım onun yerinde
Yazdığım kitap sandı, görünce defterimde
Anlaşılmayan yazıyla, nokta çizgi halinde
nakarat:
Şarka batmaz, garbı bilmez, yok yaşamda vadesi
Yaşarmayan bi' çift gözdü, bütün sermayesi
Helal yesin sıkarsa, görgüden yok payesi
Sabaha karşı beş buçukta, son bulur hikayesi
Saatli marif tarif etti, geçti bunca yıl
Sırlarımı defterimle, ses telimde sakladım
Cetvelimde silik yüzüm, sıfırla bir arasında
Alfabem okundu morgta, rap hayatım pahasında
Kesit:
16 yaşında, bir morg görevlisinden daha çok ceset görmüştüm.
kısım 2:
Çalışıyordum, söylediğim esasi
Grejuva bi' hastanede morg bölümü bekçisi
Soğuk bi' alfabe, ölülerin alfabesi
Kendimi bulduğum vaktin, üçüncü salyanesi
Öyle bir alfabe ki, gün ışığında konuşmaz
Ve öyledir ki, bildiğin şekilde oluşmaz
Kararı kendi verir, art süretle duruşmaz
Beni de benden alır, sayfaları buruşmaz
Aslında çok eskilerden, gelirdi günümüze
Karanlık zamanlardan, bulaştı dilimize
Gerçeği anbean, gösterirdi pusulasız
isterseniz inkar edin, çıkacaktır önünüze
Soğuk duvarlara, soluk yazılar karaladım
Hayatla rüya arasındaki, perdeyi araladım
Yavaşça, elimi kandan alıp duvarlara
Gördüklerimden, morg metnini karaladım
nakarat:
Şarka batmaz, garbı bilmez, yok yaşamda vadesi
Yaşarmayan bi' çift gözdü, bütün sermayesi
Helal yesin sıkarsa, görgüden yok payesi
Sabaha karşı beş buçukta, son bulur hikayesi
Saatli marif tarif etti, geçti bunca yıl
Sırlarımı defterimle, ses telimde sakladım
Cetvelimde silik yüzüm, sıfırla bir arasında
Alfabem okundu morgta, rap hayatım pahasında
çıkış:
People say: "What is your son do?"
And I say: "He does Hip-Hop!"
Then they say: "What instrument does he play?"
And I say: "No, no he doesn't play an instrument
He's the instrument!"
şarkıyı yazan söyleyen 1991 doğumlu birisi. mahlası grejuva. youtube'da 2008 yılında şarkının eklendiğini görebilirsiniz. 16 - 17 yaşlarında birinin bu sözleri yazdığını düşünün, kullandığı ifadeler, kullandığı kesitler.