anı yaşamaya odaklanırken eninde sonunda üzüleceğini fark ettiğin andır. seni anlık olarak mutlu eden şeylere bağlanırsın; ama sonunda onları kaybedeceğini fark ettiğinde bir arkadaşın esprisine gülerken kahkahan yarıda kesilir.
bazen herşey yolunda giderken duyduğunuz, gördüğünüz ya da yaşadığınız bir olay sonucu tüm keyfinizin birden bozulmasıdır.
bazense öyle olur ki kendinizi zorladığınız mutlu olmaya çalıştığınız anlardan birinde ufacık bir sebep yeter keyfinizi baltalamaya.. hayat dediğimizde bu değil mi zaten?
moralin zaten çokta yükselerde seyretmezken küçük bir ayrıntı, küçük bir insan , kaybedilen zamanların aniden hatırlatılması veya canlanması moralinin aniden bozulmasına neden olabilir. üç günlük dünyada senden dört gününü isterler genelde. biraz geç olsada anlarsın ki kendi hayatına kaçak yapı inşa etmişsin. üç günlüksün arkadaş.dört değil. dönüp baktığında değer verdiklerinin , zaman verdiklerinin dakikalarına bile değer olmadığını görürsün. bunu sana bir türlü ölmeyen anılar yapmadıysa o değer verdiklerin yapar.illa bir yerden fırlayıp, hatırlatmak isterler kendilerini.bu sefer tek fark moralinin aniden bozulacağı gibi aniden düzelmesidir. birkaç dakikalık.