siz iki üniversite okumuş , mesleğinizle ilgili tüm detayları yalamış yutmuş deli gibi çalışırken sizinle aynı işi yapan deneyimsiz , işini ciddiye almayan , beş para etmez kişinin sizden çok maaş aldığını öğrendiğiniz an *
kendinizi birine kaptırmışsınız, aranız da iyi olmuş, herşey yoluna giriyo derken tam, o kişiyi sevgilisiyle gördüğünüz ve sevgilisi varmış dediğiniz an..
üniversiteyi bitirmiş, yüksek lisans yapmış olduğunuz ve çok çalıştığınız halde hiç haketmeyen ve sizden daha az seviyede birinin sizin üstünüz olması ve bununla yaşamayı öğrenmek...
anneniz ile gittiğiniz bir alışveriş sırasında pantolon denerken soyunma kabininde kilo aldığınızı fark ettiğiniz , " nasıl vericem ben bu kiloları " diye gün boyu kendinizi yediğiniz daha sonra anneyi eve göndermek için minibüse bindirirken minibüsten zihinsel engelli oülunu kucağında indiren adamı ve etrafa boş gözlerle bakan belki de iyileşmesi imkansız hasta çocuğu gördüğünüzde ...
size deliler gibi aşık olan sevgilinizin gecen birkac yıl sonunda artık , yanınızda geyirdiğini,anlattıklarınızı dinlemediğini, artık hep eski günleri özlediğinizi farkettiğiniz ; velhasıl eskidiğinizi iliklerinize kadar hissettiğiniz andır..
(bkz: doğa kanunu)
(bkz: allah baska dert vermesin)
sevgiliyi delicesine özlemek ve onu hiçbir zaman dilediğiniz gibi karşınızda bulamayacağınızı düşünmek ve bunun sonucu ortaya çıkan sinir oynaması yüzünden ağlamaktan duyulan mazoşistçe duygunun yükseldiği anlardır kanımca...
yoğun bir pazartesi ard arda gelen aksilikler ve işin tüm yoğunluğuna rağmen deli gibi koşturup " tüm işleri hallediyorum sorun yok müdür de memnun " diye içten içe sevinirken saati geri almadığınız için müdür tarafından fırça yediğiniz an .
çoğaldıklarında ve bedensel yorgunlukla birleştiklerinde insanı içinden çıkılması zor durumlara sürükleyen anlardır. üzerinde çok fazla durulmadan unutulmaya çalışılması gerekir. **
akşamdan buzdolabından soteye yerleştirdiğiniz, en sevdiğiniz 2 dilim pastanın dolabı açtığınızda yok olduğunu gördüğünüz an.
eve gelene kadar bir avuntu içerisinde yiyeceğiniz pastayı düşlüyorsunuz ama kalleş kardeş sormadan yemiş bitirmiş bile, kafasını kırmışımdır yapılır mı bu bana be.
yorgun bir cumartesi akşamüstünde en manyak dehlizlere saklanmış bir adet absolut citron ve bir adet jack daniel's in yerinde yeller estiğini görerek alınan 5-10 şişe efes ile ağlayarak kafayı bulup unutmaya çalışmak...
Sevdiğin bir arkadaşınla, pazar günü kendi halinde çengelköy çınaraltında takılırken, patronunun seni bir saat içinde sorumlu olduğun işinle alakalı kısa sorular sorarak 13 defa araması, moralinin ciddi şekilde bozulmasına ve bu moral bozukluğunun tavan yapmasına neden olur.